Zamanın Musa’sı
Şüphesiz biz Musa'ya, “(Size) Yetişilmesinden korkmadan ve endişeye kapılmadan kullarımı geceleyin yürüyüşe geçir ve onlara denizde kuru bir yol aç” diye vahyettik. (Taha 77)
Firavun ve afanelerinin işleye geldikleri cinayetlerinin aynısını günümüz Firafunlarıda yapa gelmektedir. Peygamberlerin onca müjde, ikaz ve uyarısına rağmen kulluğa yanaşmayıp ilahlık hayalerine kapılan zalimler her asır ve devirde insanlığa bela olmuşlardır.
Hak cephesi sürekli olarak bunlara karşı ilahı kelimetulah mücadelesi vermiştir eğer Firavun ve Hz Musa’nın kısası incelenirse adeta bugümüzü yansıtığı görülmekedir.
Bir farkla dünün zülm edilen İsrailoğuları bugünün zülm eden Firavun siyonist İsrailoğları yani bir adıda İsrail olan Yakup peygamberin çocukları.
Aancak bugün tıpkı Nuh peygamberin oğlu Kenan’ın konumundadırlar. Allah buyurdu ailesini kurtarma sözü verdiği peygamberine o senden değildir şeytanın adımlarına tabi olanlar Peygamber evladı olsalar dahi onlardan sayılmamaktadır.
Kuran ayetleri İsrail’i yani Hz Yakub’u ve ondan olanları takvalı, Allah’tan korkanlar olarak tanıtır ve bu tanımlamaya zere uymayan günümüz Yahudi vede iktidarların adı artık siyonist’tir SİYONİZİMDİR .
Yüce kitabın değimiyle geduv ahde vefasız tahribcidir çünkü onlar babaları ve atalarının tabi oldukları ilaha asla teslim olmayıp Rab adına kanun koyarak kendini üstün görme ve kibir hastalığından dolayı Firavun gibi ilah olmayı ve insanlarıda köleleştirmeyi ilke ve hedef edinmişlerdir.
Bugün siyonizimin tutuşturtuğu ateşte en başta inananlar ve hata inançla alakadar olmayan toplumlar dahi çayır çayır yanmaktadır. Bu öyle bir ateştir ki tefrika fitne bunun fitilidir.
Eğer bu devirde bu ateşte yanmayan birileri varsada dumanıyla herkes istisnasız nefes alamaz ve uzağı göremez hale getirilmiştir. Bu fitne basireti yok etme hamlesidir, Samiri buzağısını andıran günümüz medyası bu zulüm ve zalimleri kendini müdafa eden mazlumlar adletmiştir.
Düşünme yetisi kaybolmamış bu şerle mücadele eden ferasetli insanlarsa terörist olarak damgalanmıştır. Hangi konumda olursanız hata isterseniz hatip yada haremin koruyucusu olun bu kirli siyasete karşı durmadığınız sürece siyonistlerin değimiyle onların dostusunuzdur.
Tüm çaba hile ve entrikalar kopartılan feryatlar çağımız insanlığının günümüz Musa’sı ve İbrahim’ile tanışmaması içindir. Tefrika ve Fitne girdabında Firavuni ordularca çepe çevre sarılan insanlık Musa’sına ulaşamadığı için can çekişmektedir. Özünde hak perest olan insanın zülme baş kaldırıda Musa’sının yol göstericiliğinden mahrum edilmesi yeryüzündeki kanların akıtılmasında nedendir.
Eğer Hz Musa’nın onca mucizeyle Firavuna gitmesi ve tüm çabalara rağmen onun iman etmemesine bakıldığında aynı şeyi günümüz İsrail, Amerika ve yardımcıları içinde görmekteyiz. Yani zülme bulaşanlar birbirilerini ancak kötülükte desteklerler, tıpkı iman etmeyi düşünen Firavunun haman tarafından vaz geçilmesi gibi yada menfaati için Firavuna meyl eden Karun gibi bugünde bu kafir cephe her şeyi zamanın Musa’sına karşı kullanmakta, müslümanların içinde bulunduğu durumun müssesebi olarak onu hedef göstermesi.
Yaptırım ve ambargoları şu anlama gelmekte biz koskaca Firavun’lar burda elimizi öpmeyik ayaklarımızı yalamayan menfaatlerimize hizmet etmeyen bir İlahtan bahs edip yıllarca binbir fitneyle köleleştirdiklerimizi uyandıran Musa yok edilmelidir, cahilerin fikirleriyle, ahmakların elliyle ve belamların ilmiyle pak olanı pak olamayan düşüncelerle bulanık göstererek.
Ancak günümüzün Musa’sı bunların tüm hilelerini bir bir teşir edip onları rusva etsede tıpkı Hz Musa (a.s) kısasındaki gibi kendi dindaşlarının düşmanın hilelerine aldanmaları imanlarının eksikliğinden dolayı peşlerinden gelen bu Firavun ordusundan kurtararak denizdeki kuru yolu açamamaktadır. Henüz kula kul olmayı red eden tefekür gerçekleşmediği için siyonist Firavunları boğacak deniz kabarmıyor. Hz Musa’nın en büyük sorunu bir türlü teslim olmayan siparış verircesine Rabine şunu de bunu yap diyen o zamanın müslümanlarıydı ki Firavun’dan kurtulur kurtulmaz bize Firavunun kine benzer bir ilah yap demişlerdir.
Bugünde İslam inkılabının dahihane siyasetlerinin düşmanı tarumar etmesine karşın yok edici darbenin önündeki engel yine ümmet libasi giyinen sözde müslümanlar ve de yöneticilerdir, Firavunun silahıyla kardeşlerini kadledenler Haman ve de Karun’un kardeşleridirler ki bu ilahi lanet azgınlıkların neticesidir. Yeryüzünün tümünde var ola gelen zulüm istikrarsızlık zamanın Firavun’larının kendilerini Musa, Musa’yı da haşa fesat çıkaran adl etmelerinin neticesidir.
Köleştirilme projesi olarak yüzyıllardır sömürülen insanlık hür düşünemesin diye medya olanğan üstü bir eforla çalışmakta zulmü meşrulaştırma dinden ve kültürlerinden uzaklaştırma bir kimyasal gibi etki etmekte. Firavunun karanlık cehresine vakıf olmayan ümmet zamanın Musa’sına sırtı çevirmekte ve kurtarıcı mucizenin bereketine erişememekte, nasıl ki Hz Musa İsrailoğullarının biz artık bu çölde yapamıyoruz şehre inelim demelerinin ardından buyurdu: Kalkın Allah’ın adını anarak şehre inelim dediğinde onlara bir tembelik ve horluk geldi ve horluğa uğradılarsa İsrailoğularının şehre inmesi 40 sene ertelendi.
Bugün coğrafyamızdan akan kan yükselen feryat ertelenen ilahi nusret müslümanların ve de insanların Firavunu zalimlerden bağlarını koparmayıp zamanının Musa’sını tanımaması ve de ona tabi olmamalarının kurtuluşu zalimleri uşaklığında görmelerinin eseridir. Kimler tarafından hangi amaçla kurulup kimlere hizmet ettiği aşikar olan Nato’nun durumu malumken kendi toprağını Nato toprağı kendini müteffik adl edip kabul etmek ve bunu müslüman bir halkın yönetiminden tekrar tekrar duymak, öte yandan dini bir kimliği kullanmak zamanın Musa’sının Musa’yı tanıyamamış o zavalı ashabının misali gibidir.
Tarih belamın onca bilgeliğine karşın nasıl Hz Musa’yla çatıştığını anlatırken cehaletten arınmadan iman edenlerin düşmanın elini ne kadar kuvvetlendirdiğini esefle görmekteyiz. Orta Asya ve diğer tüm kıtalarda ezilen sömürülen insanlığın can çekişme sesleri yükselmektedir ölüler ve diriler düşmanın malı olmuştur, mühmin müslüman insan ni kimliklerini muhafaza edenler haclı İŞİD ordusuyla mücadele ederken basiretsiz din tacirleri sayesinde Amerika siyonistleri kendilerine bağladıkları bu kulları sayesinde 200 yıldan fazla savaşan ve sonunda yok olup kaçmak zorunda kalan haçlı ordusunun yapamadığı tahribatı İran-Irak savaşı ve onun ardından işleme konulan Arap baharı Suriye işgaliyle başarmıştır. Zamanın Musa’sı tüm bu fitnelerden ümmeti kurtarabilmek için büyük bir siyası medarlıkla, ilahi bir uyanış ilahi bir direniş gerçekleştirmektedir.
Sihirleri yutan Asasını yere bırakmış sırası gelen bir bir yok olurken ancak bunun idrakinden yoksun munafıklar ve munafık itifaklar ilahi zaferi ertelemektedir. Fitne denizi olan çağımız Firavuni inançsız yönetimleri insanlığı ablukaya sokmuştur, Firavuni sarayların Karun’ların, Haham ve şovalyelerin elinden insanlığı kurtaracak bir Musa öyle bir Musa’ki Muhammed nefesi taşıyan, ta ki Mustazaf inananlar için denizdeki o kuru yolu açsn ve insanlık bu fitneden ve musibeten düzmece ilahlardan kurtulabilsin.
Kevser Şimşek
Yeni yorum ekle