Sakın yılmayın, gevşemeyin, üzüntüye kapılmayın. Eğer inanmışsanız, üstün gelecek olan sizsiniz. 3/139

Eğer mümin iseniz, yılmayınız, üzüntüye kapılmayınız! Çünkü siz hep üstünsünüz.

Siz, konum bakımından daha üstün iken üzülmeyin dik durun, eğilmeyin, üstün bir kimliğe sahip olduğunuzu kanıtlayın, zira siz ilahi kelimetullah için kıyam etmiş müminlersiniz

21. Asrın karanlık dünyasına aydınlatıcı bir nur olarak yükselmekte olan Hizbullahi ses, mümin gönüllerde aşk yaratırken nifak dolu kalplere ise korku yaratmaktadır. Lübnan’daki yapılan seçimlerin seçim sonuçları bir daha munafıkları ye’se, ümitsizliğe düşürmüştür. Büyük şeytan Amerika’nın ona bağlı batılı devletlerin ve bölgedeki munafık yapılı işbirlikçi devletlerin birlikte çalışmalarına rağmen Hizbullahın zaferi ile seçimlerin sonuçlanması İslam devriminin ve velayet inancının gücünü bir daha ortaya koymuş bulunmaktadır.

İlahi aşkın yükselen sesi, büyük şeytan Amerika’ya kölelik yapmakta olan müslüman ülkelere gerçekten inanmışsanız ümütsizliğe kapılmayınız, eğer direnir kıyam ederseniz üstünlük ve zafer sizindir çağrısını yapmaktadır.

Teknolojisine ve parasına güvenen ve kendini güçlü gösteren müstekbirler geçen şu kırk yıl sürecinde nekadar güçsüz ve korkak oldukları görebilen gözler tarafından müşahede edilmektedir. Sadece güç ve kuvvetin maddede olduğuna inanıp boyun eğenler Allah, şöyle bir uyarıda bulunur.

‘’Allah’tan başka hami, sığınacak bir güç ve kuvvete baş vuranların durumu, tıpkı kendine yuva yapan örümceğin haline benzer. Halbuki en çürük yuva örümcek ağıdır.’’ 29/41

Semavi dinlere ve velayet makamına düşman olanlar kendilerini yenilmeyen, kolu bükülmeyen güç olduklarını gösteren müstekbirler ve onların maddi gücüne teslim olanlar, velayet aşıklarının gücü karşısında örümceğin yapmış olduğu yuvadan daha zayıf olduğunu İslamın dilaver geçleri batı asyada verdikleri ilahi mücadele ile kanıtlamışlardır.

Velayet inancı dünya siyasetinin merkezine oturunca yeniden direnme ve kıyam etme aşkı mümin kalpleri harekete geçirmiştir. Dünyayı yalan siyasetlerle yöneten müstekbirlerin ve munafık yapılı müslüman görünümlü olanların yüzlerindeki maskeyi düşürerek mazlumların uyanışına vesile olmuştur ve iman ehline Allah şu haberi vermiştir.

‘’Ey iman edeler! Eğer siz Allah’a (Allah’ın dinine) yardım ederseniz Allah’da size yardım eder, ayaklarınızı (ilahi davada) sabit kılar.’’ 47/7

Ayetin verdiği habere gönülden inanan müminler yiğit duruş sergiliyerek siyasi, iktisadi ve askeri sahada üstün başarılarıyla batıl cephesine acı hatıralar yaşatmaktalar. Batıl cephesi ise bütün varlıklarını, velayete gönül vermiş olan müslümanları hedeflerinden caydırmak için büyük harcamalar yapmaktalar. Yaptıkları harcamalara rağmen müminler velayet çizgisinden taviz vermeden azimli bir mücadele ile batıl karşısında durmaktalar. Yüce Allah batıl cephesinin halini şöyle açıklar.

‘’Batıl cephesi, insanları Allah yolundan uzaklaştırmak için mallarını harcıyorlar. Daha da harcıyacaklar! Ama sonunda bu, onlara yürek acısı ve en sonunda mağlup olacaklar. Batılda ısrar ederler ise cehenneme toplanacaklardır.’’ 8/36

Bu uyanış, zalim ve müstekbirlerin tüm harcamalarına rağmen gün geçtikçe kayıp etmekte oldukları güç ve siyasetleri onların ne yapacaklarının ve nasıl hareket edeceklerinin şaşkınlığını onlara yaşatmaktadır. Bunların misalı vadiyi halı gören tilkinin misalıdır. Tilki vadiyi halı gördüğünde ben buranın kralıyım der ve güçsüz varlıklara çalım satarak güç gösterisi yapan. Kurnaz tilki karşısında aslanı görünce ne yapacağını ve nereye kaçacağının hesabını yapmaya başlar. İlk işi korktuğunu hisettirmemek için yüksek sesle vadiyi çınlatan bir sesle aslanın vadiye indiğini duyurur ve müttefikleriyle birlikte aslana saldırmaya davet eder. Bilhassa vadide krallık sevdasıyla yaşamakta olan çakallara sonunuz geldi korkusunu yaratarak onlarında kendisile birlikte ses yükseltmelerini ister. Yükselen bu korku sesi karşısında ağır ağır adımlarla ilerleyen aslan, ezilmekte olan varlıkları tilkilere ve çakallara karşı kıyam etmelerini ve korkmamalarını ister. Aslanın bu çağrısı vadiyi sömürmekte olan kraliyet saraylarında oturanları vahşete düşürmüştür!..

Amerika başkanı korkak ve titrek bir sesle şiddete baş vuracaklarını dile getirerek korku polikasını geliştirmek istemektedir ve bu politika ile kendilerini teselli etmekteler. Çünkü Amerikan başkanı kayıp ettiği değerlerini İran’a karşı tavırlarıyla belki kazanırım diye ümidiyle yaşamaktadır. Halbuki İran kırk yıldır Amerikan başkanları ve siyonist İsrailin yapmış oldukları tehditler karşısında dik duruşlarıyla ve teknoloji yükselişiyle onlara diz çöktürmek ister. Artık bölgedeki ilahi ve manevi ses tilkinin ve dostlarının yerini daratmıştır. İlhamını velayetten alan Hizbullahın Lübnan’daki başarısı müminlerin derin bir nefes almalarını ve munafıklarında büyük bir yenilgiye uğradıklarını dünyaya arz etmiştir.

Velayet çizgisinde batı asyada azimli duruş sergileyen müminler, hergün bir başarı sağlıyarak karanlık dünyaya aydınlık meşalesini yakmaktalar. Suriye’deki müminler gasıp İsrailin elindeki golan tepelerini füzelerle döğerek üst düzey komutanlarını öldürerek siyonistlerin dünyasını karatmışlardır. Müminlerin bu direnişi gelecekteki doğacak güneşe zemin hazırlamaktadır, bunabinaen her mümin velayet eksenli çalışmalarını imanının gereği olarak yerine getirmelidir.

Tilkilerin bağırmasından korkmayın, geri adım atmayın, gevşemeyin, birliğinizi koruyun inanmışsanız zafer sizin olacaktır.

Emirelmüminin Ali (a.s): „Başkasının kölesi olma Allah seni hür yaratmış”

Muhammed Avci