İmam Hamanei Gönüllü Halk Güçleriyle (Besic) yaptığı görüşmede şunları vurguladı: ‘Tarihi Aksa Tufanı, ABD’nin bu bölgedeki planlarını tam anlamıyla altüst etmeyi başardı ve Allah'ın izniyle bu fırtına devam ederse bu planları ortadan kaldıracaktır.

Welayet News  - Besic haftası (Gönüllü Halk Güçleri) vesilesiyle İran’ın dört bir yanından binlerce Besic, İslam İnkılabı Rehberi İmam Hamanei ile bir araya geldi.

Bu görüşmede yaptığı konuşmada Gazze'deki gelişmelere değinen İmam Hamanei şunları vurguladı: ‘Tarihi Aksa Tufanı, Siyonist rejime karşıdır ama Amerika’nın planlarını da ortadan kaldıracaktır.

Bu tarihi olay, Amerika'nın bu bölgedeki planlarını tam anlamıyla altüst edebilir ve Allah'ın izniyle bu fırtına devam ederse bu planları ortadan kaldıracaktır.

Siyonist rejimin Gazze halkına karşı işlediği barbar ve zalim eylem, sadece bu rejimin itibarını değil aynı zamanda Amerika'nın itibarını da zedeledi ve meşhur Avrupa ülkelerinin itibarını ortadan kaldırdığı gibi Batı medeniyetinin ve kültürünün de itibarını yok etti.

Batı kültürü ve medeniyeti, fosfor bombasıyla 5 bin çocuk şehit olduğunda, İsrail'in kendini savunduğunu söyleyen medeniyettir. Bu nefsi müdafaa mı? Batı kültürü budur. Bu olayda Batı kültürünün haysiyetsizliği ortaya çıkmıştır.

Son 50 günde yaşanan facialar, Siyonist rejimin Filistin'deki 75 yıllık suçlarının özetidir. Aksa Tufanı söndürülebilecek bir operasyon değildir ve bilin ki, bu durum böyle devam etmeyecektir.

İran İslam Cumhuriyeti, Filistin'de referanduma ve halkın kanaatine inanmaktadır. İran İslam Cumhuriyeti'nin görüşü Siyonistleri ve Yahudileri denize atmak değildir.

Besic, İmam'ın (r.a) bu ülke için kıymetli bir hatırasıdır. İmam (r.a) Besic'in kurucusu ve Besic'in babasıdır ama hal böyle iken “Besic’in bir üyesi olmaktan gurur duyuyorum” demektedir. Besic’in şanı budur.

İmam'ın (r.a) açıklamalarından hareketle Besic’le ilgili birkaç noktaya değineceğim. Birinci nokta, Besic’in mantığı ülkeyi tehdit ve tehlikelere karşı mümkün olduğu kadar güçlü kılmaktır.

Besic, ülkenin her türlü tehlikeye, her türlü tehdide karşı direnme ihtimalini en üst düzeye çıkarmaktır. Bu mantık Besic’in oluşmasındaki temel etkendi. Bugün de aynı mantık var ve bu mantık günceldir. Bugün bile Besic’in varlığı gereklidir.

Besic’in kırk yıllık geçmişi onun hedeflerinin doğruluğunu ve İmam’ın (r.a) öngörü ve basiretinin isabetli oluşunu gösteriyor. Azizlerim, bu ülkede öyle zamanlar oldu ki, Besic’in varlığı ülke için belirleyici oldu.

İmam (r.a) bir yerde şöyle diyor: Besic Allah'ın sadık ordusudur. Allah'ın sadık ordusu, sözlerine dikkat edin. Başka bir yerde İmam (r.a) şöyle diyor: Besic aşk okuludur. Şimdi, bu iki tanımlamayı yan yana koyalım. Allah'ın sadık ordusu tabiri, besicin savaşçı olduğunu ve savaş için bir ordu olduğunu gösteriyor. Savaşçı olmak ne anlama geliyor? Hem maddi hem de fiziki güce sahip olmak, manevi irade ve cesarete sahip olmak, savaş strateji ve taktiklerini bilmek demektir. İmam Ali’nin (a.s) Amr bin Abdud'la karşı karşıya gelmesi de bunun örneğidir. Allah’ın sadık ordusu ne anlama geliyor? Yani bu kıymetli birikim, şahsi olarak güce ulaşmak için değildir.

Diğer yandan, Besic bir aşk okuludur ve Besic âşıktır, gönül vermiştir. Ama bu aşk gereksiz ve hedefi olmayan bir aşk değildir, bu aşk bir okulun kapasitesinde ve kabiliyetinde bir aşktır.

Onun kapasitesi hedefli ve düzenlidir demek ne anlama geliyor? Yani Allah aşkı, maneviyat aşkı, insan aşkı, hareket edilen yol aşkı ve âşıkane bir şekilde hareket etmek demektir. Okul yani bu demektir. Aşk okulu bu demektir. Besic’in âşık olması bu demektir. Besic bir aşk okuludur diyorlar. Besic aşkı belirli bir hedef ve doğrultuda öğretmektedir.

Besic kültürü herkese hizmet etmektir; Herkese! Sel geldiğinde su basan evi temizlemek için diz boyu çamura battı ve ev sahibine adın nedir, dinin nedir, etnik kökenin nedir, siyasi görüşün nedir? diye sormadı, her ne olursa olsun ve her kim olursa olsun gitti ve hizmet etti.’

İmam Hamanei Besiclere hitap ederek şunları söyledi: ‘Sahte iki kutupluluktan kaçının. İslam'ın esaslarını, ilkelerini, inkılabı, velayet-i fakihi kabul edenler hatta farklı düşüncelere sahip olsalar da sizin kardeşlerinizdir.

Süleymani, Seyyad Şirazi, Himmet, Babai, Şirverdi, Hemedani, Fahrizade ve Kazimi Aştiyani Besic’in zirveleridir.

Besic'in ulus ötesi yönü çok önemlidir. Bu, İmam'ın beyanında da vardır. İmam (r.a), dikkat ettiğiniz üzere küresel direniş tabirini kullanmaktadır. Bu Besic’dir. Bizim Besic’imiz (Gönüllü Güçler) değil, onların kendi kültüründeki kendi besicidir. Küresel direnişin çekirdekleridir. Küresel direnişin çekirdeklerinin oluşumudur. Bu gerçekleşecektir. Bunun örneklerini bölgemizde görüyorsunuz.

İmam’ın (r.a) haberini verdiği ve müjdelediği bu direniş çekirdekleri bugün bu bölgenin kaderini belirlemektedir.  Bölgemizin kaderini direniş çekirdekleri belirlemektedir. Bunun bir örneği de Aksa Tufanı’dır.

Besic’in mantığı ülkeyi tehditlere ve tehlikelere karşı mümkün olduğu kadar güçlü kılmaktır.’