Devrim Lideri, Şehit Murtaza Mutahari'nin şehadet yıldönümü ve Öğretmenler Günü vesilesiyle İran’ın dört bir yanından gelen bir grup öğretmen ve aydın ile bir araya geldi.

Welayet News  - Devrim Lideri, İmam Hamanei Murtaza Mutahari'nin şehadet yıldönümü ve Öğretmenler Günü vesilesiyle İran’ın dört bir yanından gelen bir grup öğretmen ve aydın ile bu sabah bir görüşme gerçekleştirdi.

Devrim Lideri’nin konuşmasından bazı önemli noktalar şöyle:

- Eğitim ülkedeki diğer kurumlar gibi bir kurum değildir aksine ülkenin tüm merkezlerine insan kaynağını sunan bir kurumdur.

- Diğer kurumlar insan gücünü kullanır, eğitim kurumu ise insan gücünün kaynağıdır. Eğitimde insan kaynağının kimliği oluşur. Öğretmen sahada aktif olarak yer aldığında aslında bir kimlik oluşturmaktadır.

- Ülkemizde de her yerde olduğu gibi güvenliğimiz, ilerlememiz, sağlığımız, refahımız, bilimimiz, araştırmalarımız, tüm insani ve İslami değerlerimiz insan gücüne muhtaçtır. Bu insan kaynakları eğitimle oluşuyor, dolayısıyla eğitim konusunda çok konuşmamız gerekiyor.

-Herkes öğretmenlere minnettar olmalıdır. Çocuklarımızı yetiştiren, öğreten, hayata hazırlayan sizlersiniz.

- Akademik ve mesleki eğitimlerde yer alan personeli ilgilendiren bir diğer konu da ülkenin temel çıkarlarının ve İslam Cumhuriyeti sisteminin açıklanmasıdır. Yetiştirdiğimiz gençlik, sistemin temel çıkarlarını bilmeli, ülkesinin çıkarlarını bilmeli, ülkesinin dost ve düşman cephelerini bilmeli, ülkesinin ihtiyaç duyduğu temel konuları bilmeli, böylece düşmanların ülke kamuoyunu yanıltmak için propaganda ve diğer çalışmalar için gösterdikleri milyarlarca çabası boşa çıkacaktır.

- Gençlerimiz bu alanda bilinçlendirilirse yaygın bir tabirle sağduyu ile entelektüel olarak aşılanırsa bu düşmanların propagandaları etkisiz hale getirilecektir.

- Gazze meselesi bugün dünyanın birinci meselesidir. Uluslararası düzeyde Siyonistler ve onların Amerikalı ve Avrupalı ​​destekçileri ne yaparsa yapsın Gazze konusunu dünya kamuoyunun gündeminden çıkaramazlar. Şimdi, şu Amerikan üniversitelerine bakın; Her gün -bugün birkaç üniversitenin daha eklendiğini haberlerde tekrar okudum- Avustralya'da, Avrupa'da çeşitli Avrupa ülkeleri yani milletler Gazze meselesine duyarlı. Bu dünyanın bugün ilk meselesidir. Bu meselenin dünya halklarının uluslararası kamuoyunun gözünden kaçmasına izin vermemeliyiz, bu ilk mesele olarak konumunu korumalı, Siyonist rejim üzerindeki baskılar her geçen gün artmalı.

- Amerikalılar ve bağlantılı kuruluşların sadece İsrail'e karşı söz muhalefetine bile bakın neler yapıyorlar! Amerikan üniversitelerinin öğrencileri yıkmadı, yok etme sloganları atmadı, kimseyi öldürmedi, hiçbir yeri ateşe vermedi, cam kırmadı; Onlara bu şekilde davranılıyor.

- Amerikalıların bu davranışı, İslam Cumhuriyeti'nin Amerika'ya yönelik karamsar tutumunun doğruluğunu da gösterdi; Yani aslında sizin şimdi söylediğiniz ‘Amerika'ya ölüm’ sloganlarının doğrulayıcısı oldu. Amerika'nın onların suç ortağı olduğunu herkese gösterdi. Arada belki bir iki kelime ile bu yaşananların sadece bir merhamet göstergesi olduğunu söyleyebilirler, bu tamamen gerçeğe aykırı bir yalan.

- İnsanların pratikte gözlemlediği şey, Amerika'nın bu büyük suçta, bu affedilmez günahta Siyonist rejimle suç ortaklığını ve ona desteğini göstermektedir. Bunlar suçların ortakları. Böyle bir sistemden, böyle bir rejimden insan nasıl iyimser olabilir? Bu nasıl mümkün olabilir veya onların sözüne nasıl güven olabilir.

-Filistin asıl sahiplerine dönmelidir. Siyonist rejimle ilişkilerin normalleştirilmesi Batı Asya sorununu asla çözmeyecektir.