Toplumu manevi ölümden kurtarıp ebedi hayata yönlendirmek gerekir…

Welayet News - “İslam Devrimi’nin yıldönümünde topluma, geçmiş yıllara nazaran devrimin değerleri, ilmin önemi ve üniversiteler ve havzaların kültürel yapının sütun ve merkezi olduğu anlatılmalıdır” diyen Ayetullah Cevad Amuli sözlerine şöyle devam etti:

“Allah, Kur’an ve Ehlibeyt vesilesiyle öyle bir medeniyet çadırı inşa etmiştir ki ‘Sarsılmaz Kale’ olarak isimlendirilir. Âlimler ve aydınlar, bu kalede sütun ve dayanak noktası rolünü üstlenmiştir.

Hz. Ali’nin buyurduğu gibi; “İlim sahibi kitleler, toplumun direğidir.”

Üniversite üstatları gerçekte Allah’ın tekvini sözlerinin müfessiri unvanındadır. Eğitmenlerin görevi, insanlara ölümün bir yok oluş olmadığını aksine insanı çepeçevre kuşatan kabuktan kurtulmak olduğu fikrini aşılamalarıdır.

Mümin bir insan, ölümden aldığı haz kadar hiçbir şeyden haz almaz. Çünkü bizler muhaciriz ve insan, hicret etmek için yaratılmıştır. Dolayısıyla bu dünyada misafir olanın, yol azığına ihtiyacı vardır.

Asıl ölüm; ‘İlmi Cehalet’ ve ‘Ameli Cehalet’tir. Bu nedenle toplumu manevi ölümden kurtarıp ebedi hayata yönlendirmek gerekir. Hiç bir şeyi yıkamayacağı bir medeniyet kalesi inşa etmeliyiz.”

Toplumun gönüllü neferleri özellikle de eğitmenler, dinin sütunu olmalı ve toplumu bu sütun etrafında toplamalıdır. Eğer toplumumuz İnkılâbın ilk yıllarında olduğu gibi devrime sahip çıkarsa, bu devrim sahibinin zuhur edeceği güne kadar her türlü tehlikeden âmânda olur.

Gençler, doğru yetiştirmemiz gereken ilahi emanetlerdir. Onlara ölüm anında Ehlibeyt imamlarının başucuna gelmelerine sebep olacak yaşam tarzını öğretmeliyiz.

shafaqna