Ankara'da Şehit Kasım Süleymani'yi Anma ve ABD'yi Protesto Gösterisi Düzenlendi
Ankara Kudüs İnisiyatifi tarafından bugün Ulus Meydanında Büyük Şeytan ABD'nin Kudüs davasının aziz komutanı Korgeneral Kasım Süleymani'yi şehit etmesi ve ABD'nin Türkiye'ye yönelik yaptırım kararı alması düzenlenen basın açıklaması ile protesto edildi.
Welayet News - Sunuculuğunu Muhsin Telek'in yaptığı basın açıklaması Ali Cevad Samedi'nin Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Çevre illerden müminlerin de katıldığı eylemde, 'Kahrolsun ABD Kahrolsun İsrail', 'Siyonist Trump Hesap Verecek', 'Terörist NATO Türkiye'den Defol', 'Terörist ABD Türkiye'den Defol', 'Kudüs'ün Şehidi Süleymani', 'Kasım Yolun Yolumuzdur', 'Direniş Ekseni Onurumuzdur', 'Denizden Nehire Özgür Filistin', 'Kudüs'e Selam Direnişe Devam', 'Müslümanlar Kardeştir ABD Kalleştir' ve 'Biz Biriz Ümmetiz Kardeşiz' sloganları eşliğinde basın açıklamasını Kudusgunu.com yayın yönetmeni Kemal Kemahlı okudu.
Basın açıklamasının ardından kalabalık bir grup İran İslam Cumhuriyeti'nin Ankara'daki kültür müsteşarlığına giderek taziye ve tebrik ziyaretinde bulundu. Ziyarette İranlı diplomatlara İmam Hamanei'ye, Hasan Ruhani'ye ve İran milletine ulaştırılmak üzere bir mektup teslim edildi.
Okunan basın açıklamasının tam metni aşağıdaki şekildedir:
Bismillahirrahmanirrahim
Değerli basın mensupları ve muhterem vatandaşlarımız!
Hepinizi yüce Allah'ın selamıyla selamlıyoruz. Basın açıklamamıza hoş geldiniz. Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füzelerini almasının ardından ABD senatosunun ülkemize yaptırım uygulanmasını öngören tasarıyı kabul etmesi, yine senatoda sözde Ermeni soykırımının tanınması ve kumarbaz Trump’ın da bu durumu destekleyici beyanlarda bulunması üzerine NATO üsleri ozellikle de İncirlik ve Kürecik yeniden kamuoyunun gündeme geldi. Devlet yetkililerimiz ABD-NATO üslerini kapatma tehdidinde bulundular. Biz Ankara Kudüs Gönüllüleri İnisiyatifi olarak ülkemize yönelik aldığı yaptırım kararlarından dolayı büyük Şeytan Amerika'yı ve Siyonist Trump'ı şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz.
Normal şartlarda, bir ülke, aynı askeri paktta yani NATO’da yer alan müttefikine ‘askeri ambargo’ uygulayamaz. Tehdit ve şantaj dilini kullanamaz. Aleyhine bir karar alamaz. Parasını aldığı halde F-35 savaş uçaklarına el koyamaz. Bunun adı haydutluktur. Fakat büyük Şeytan ABD bunların tümünü Türkiye’ye karşı yapıyor.
Biz biliyoruz ki ABD ve diğer emperyalist ülkelerde ‘müttefiklik, dostluk, vefa’ yoktur. Onların sadece kendi menfaat ve çıkarları vardır. Türkiye, ABD ve diğer güçlerin etkisinden bir an önce kurtulmalıdır. Askeri, ekonomik ve bilhassa kültürel hegemonya ve prangaları kırmalıdır. ABD’nin Türkiye’deki İncirlik ve Kürecik başta olmak üzere birer fitne ve fesat merkezleri olan bütün üsleri kapatılmalıdır. Bağımsız, onurlu, ilkeli, halkımızın ve ümmetin menfaat ve çıkarlarını önceleyen bir iç ve dış politika takip edilmelidir. Türkiye NATO'dan çıkmalı ve Avrupa Birliği sevdasından vazgeçerek 54. Hükümetin Başbakanı merhum Erbakan hocamızın kurduğu D 8'leri canlandırmalı ve D 60 hedefine ulaşmalıdır.
Yapılan tüm kamuoyu yoklamalarında halkımızın ezici çoğunluğu Kürecik ve İncirlik başta olmak üzere tüm NATO üslerinin kapatılmasını ve NATO’dan çıkılmasını istemektedir. O halde daha ne duruyorsunuz? Boş tehditleri bırakın! ABD ve Korsan İsrail tehditten ve sözden anlamaz. Onlar ancak güçten anlar.
Tıpkı rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın 26 Temmuz 1975’te başbakanlığa vekalet ederken yaptığı gibi siz de İncirlik ve Kürecik dahil tüm ABD-NATO üslerini derhal kapatın.
Bu arada geçtiğimiz günlerde Büyük Şeytan ABD'nin binlerce tır silahla desteklediği ve askeri eğitim verdiği terör örgütü tarafından şehit edilen 4 askerimize yüce Allah'tan rahmet diliyoruz. Ailelerinin ve milletimizin başı sağ olsun.
Kıymetli basın mensupları ve muhterem vatandaşlarımız.
Bildiğiniz gibi büyük Şeytan ABD ve Siyonist İsrail Irak’ta IŞİD’e karşı mücadele eden ve ülkelerini IŞİD işgalinden kurtaran gönüllü halk direniş güçleri Haşdi Şabi’nin üslerine vahşice saldırarak onlarca kardeşimizi şehit etti ve yaraladı. Ayrıca 3 Ocak gecesi katil ABD'nin askeri helikopterleri Bağdat havaalanı yolunda içinde Siyonistlerin ve Amerikalıların korkulu rüyası olan Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı General Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi başkan yardımcısı Ebu Mehdi El Mühendis'in de bulunduğu araca füzelerle saldırarak 8 seçkin Müslüman komutanı şehit etti. Pentagon'un yaptığı resmi açıklamaya göre, bu vahşi saldırının emrini katil Trump bizzat kendisi verdi. Bu katliamı yapan büyük Şeytan ABD, Siyonist Trump ve korsan İsrail’i şiddetle lanetliyoruz. Bu kutlu şehadetten dolayı aziz İslam Ümmetine tebrik ve tesliyetlerimizi arz ediyoruz. Şehitlerin intikamı büyük Şeytan ABD'den, katil Trump'tan ve Siyonist İsrail'den mutlaka alınacaktır. Büyük Kudüs Ordusu, Mescidi Aksa'yı çok yakında mutlaka özgürlüğüne kavuşturacaktır biiznillah. Bu arada geçtiğimiz günlerde ABD büyükelçiliğini basan Irak halkını da tebrik ediyoruz. Allah’ın izniyle işgalci ABD askerleri Batı Asya’dan çok yakında defolup gidecektir. Bu topraklarda işgalcilere yer yoktur. Direniş Cephesi eninde sonunda galip gelecektir.
Şu anda bütün yeryüzü coğrafyasında dünya müslümanları bir dönüm noktasına girmiş bulunmakta. İslam ümmetinin en azgın düşmanı büyük şeytan Amerika gerçekleştirdiği bu alçakça saldırıyla Müslümanları can evinden vurdu. Bu ümmet, Hz. Hamza misali bir şehit daha kazanarak, General Kasım Süleymani gibi en aziz bir evladını hak yolunda kurban sundu...
Bütün geçmişi, katliam, soykırım, işgal, darbe ve yıkımlarla dolu olan emperyalist Amerika, siyonist İsrail rejimi ve onların bölgedeki aşağılık işbirlikçileri, gerçekleştirdikleri bu son saldırı ile hakk batıl savaşında yeni bir dönemin kapısını açmış oldular.
Kuşkusuz ki, müstekbir ve tağutların doğasında zulüm ve saldırı, cinayet ve katliam, azgınlık ve zorbalık vardır. Onların doğasında sultacılık, tahakküm ve yağmacılık vardır. Onların doğasında insanların onurlarını çiğneme, haklarını gasp etme, yurtlarını işgal etme, zenginliklerini talan etme vardır. Onların doğasında ilahlık taslama, şeytanın bayrağını dikme vardır.
Bundan dolayıdır ki, bu müstekbir ve tağutlar, bölgedeki çıkarlarına, şeytani varlıkları ve kirli planlarına son vermek isteyen bütün Müslümanları, bütün ve direnç noktalarını yok etmek için bir an olsun durmuyorlar, geceli gündüzlü saldırılarını sürdürüyorlar.
Amerika’nın Bağdat havaalanı yolunda gerçekleştirdiği saldırısı, günümüzde gerçekleştirilen alçakça bir saldırı olduğu gibi, gerçekte bu saldırı, Nemrud ve Firavunların, Ebu leheb ve Yezid’lerin hak ehline ve hak cephesine yönelik sergilediği amansız ve azgın saldırıların günümüzdeki yeni bir tezahürüdür.
Putkıran İbrahim Halilullah ve tağut yıkan Musa Kelimullah’a yönelik şiddet ve saldırıların anlam ve amacı ne ise, Kasım Süleymani ve Ebu Mehdi Mühendis gibi, İslam kahramanlarına yönelik sergilenen bu kanlı saldırının amacı da odur.
Çünkü bu aziz şehidlerimizin varlığı ve verdikleri mücadele, zamanın Firavun ve Nemrud’larının İslam dünyasındaki işgal, sulta ve zorbalıklarına tamamen son vermek içindi.
Değerleri kardeşlerimiz,
Kudüs gücü komutanı Şehid Kasım Süleymani ümmetimizin siyonizme ve küresel müstekbirlere karşı mücadelesinde yetiştirdiği emsalsiz bir şahsiyetti. O sadece bir ülkenin ve bir halkın evladı değildi. O bütün İslam ümmetinin atan bir kalbi, izzet ve azamet dolu bir yüreği idi. Bütün ömrü cihad ve mukavemet siperlerinde, hususen Filistin ve Mescid-i Aksa’nın savunulmasında geçen, Allah’tan başka hiçbir güçten korkmayan, zillete boyun eğmeyen bir mücahiddi.
Onun içindir ki, Süleymani’nin şehadetiyle acıların en büyüğüne gark olanların başında şerefli Filistin halkı gelmektedir. Bütün Filistin direniş hareketlerinin yayınladıkları taziye mesajları, kurdukları yas çadırları, Şehid Kasım Süleymani’nin onlar nezdinde ne büyük bir değer ve aynı zamanda ne büyük bir kayıp olduğunu göstermektedir.
Hamas lideri İsmail Heniyye şehit general Süleymani'yi şu veciz cümle ile tanımlamaktadır: 'Kasım Süleymani Kudüs şehididir. O ömrünü Filistin direnişine adadı.'
Büyük şeytan Amerika, böylesi bir lideri ve komutanı attığı füzelerle parça parça etse de, aslında parçalanan kendi şeytani düzenidir. Şehid Süleymani’nin yanmış bedeni, Amerikan emperyalizmininin bütün dünyada nasıl ateşler içinde kalacağının sebebi ve müjdesi olmuştur. Amerika bu meşum saldırısı ile her yandan kendisini saracak olan cehennem alevlerini üzerine çekmiştir.
Artık kalemler tarihi yazarken, Amerikan emperyalizminin ayaklarının yeryüzünün her bir yanında nasıl kırıldığını, ellerinin nasıl kesildiğini ve başının nasıl dağıtıldığını yazacaktır.
Kalemler zamanın Firavunu olan bu büyük şeytanın ayaklarının altındaki toprağın kendini nasıl sarsıp savurduğunu yazacaktır.
Kalemler, artık İslam dünyasında Amerikan sultacılığından bir eser kalmadığı günleri yazacaktır. Tarih, denizden nehire, bütün Filistin’in özgürleştiği, Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın siyonist işgalden kurtulduğu günleri yazacaktır.
Kardeşlerim bacılarım,
Hiç kimsenin en küçük şüphesi olmasın, İslam beldeleri ve Müslüman halkların Amerikan çizmeleri altında kaldığı dönem kapanmak üzeredir. Kendini yeryüzünün ilahı sanan bu büyük şeytan, Ümmetimizin kahraman savaşçılarının, izzet ve azamet dolu direniş cephesinin ayakları altında ezilecektir.
Zamanın tağut ve müstekbirleri kendilerini bekleyen mukadder akibeti geciktirmek, o karanlık ömürlerini biraz daha uzatmak için ellerinden gelen her yola başvuruyorlar. Başvurdukları ilk yol, İslam ümmeti arasında ayrılık, ihtilaf ve çatışma çıkarmaktır. Ne yazık ki tarih boyunca başvurdukları bu yolda başarılı olmuşlar, Müslümanları etnik, mezhebi ayrılıklar üzerinden birbirine düşürmüşlerdir.
Rabbimiz Kur’an’da bize düşman olarak Amerika gibi azgın müstekbirleri, İsrail gibi gasıp Siyonistleri tanıtıyor. Onun içindir ki, bizim en büyük düşmanımız büyük şeytan Amerika ve gasıp siyonist İsrail rejimidir. Öfkemiz onlaradır, kavgamız da onlarladır. Düşmanların kirli oyunlarına, tuzak ve komplolarına düşmeden her vesileyle ümmet olarak birbirimizle ellerimizi birleştirmeli, kardeşliğimizi ve vahdetimizi güçlendirmeliyiz. Sözlerimiz ve amellerimiz hem düşmanların oyunlarını bozmalı, hem de kardeşliğimizi daha da güçlendirmelidir.
Biz biriz, ümmetiz ve kardeşiz. Büyük şeytan Amerika’nın karşısında Ümmet olarak ayakta duracak, ümmet olarak direnecek ve ümmet olarak kazanacağız. Allah’ın izniyle pek yakında ümmet olarak özgür Kudüs’ümüze ulaşacağız…
Bugün burada kendilerini rahmetle ve minnetle andığımız Kasım Süleymani ve Ebu Mehdi Mühendis gibi aziz şehidlerimiz, bundan önce kutlu bir cihadla birlikte şehadete ulaşan Abbas Musavi, Ahmed Yasin, Fethi Şikaki ve Abdulaziz Rantisi gibi büyük kurbanlarımız bize bu yolu öğrettiler. Onların kendileri bu yolda yürüdüler. Bu yolda mücadele ettiler ve bu yolda şehadete ulaştılar...
Hepimize düşen en büyük görev de, bu aziz şehidlerimizin bayrağını daha da yükseklere kaldırarak İslam ümmetinin tarihine yeni zaferleri eklemek, Kudüs’ümüzün özgürlüğüne daha da çok yakınlaşmak, İslam’ın ve ümmetin azılı düşmanlarına tarihin en ağır yenilgilerini tattırmaktır.
Bu vesileyle son söz olarak, bu vefa gününde Rabbimize söz veriyoruz:
Ya Rab! Hz. Hamza misali sana uğurladığımız bu aziz şehidimizin yolundan, müstekbir ve Siyonistlerle mücadele hattından ayrılmayacak, büyük şeytan Amerika, siyonist İsrail ve onların suç ortaklarıyla mücadeleden bir an olsun geri durmayacağız!
Ya Rab! İslam’ın ve Müslümanların en azgın düşmanı büyük şeytan Amerika’nın İslam dünyasındaki varlığına son vermek için sürdürülen her mücadelenin yanında duracak, bütün varlığımızla şehidlerimizin mirasına ve direniş cephesine sadık kalacağız.
Ya Rab! İslam ümmetinin onuru ve şerefi olan direniş ekseninin korunması için hiçbir sorumluluktan kaçmayacağız, ümmetimizin topyekun kurtuluşuna kadar cihad ve direniş siperlerinden çıkmayacak, zulüm, saldırı ve tehditlere boyun eğip teslim olmayacağız.
Ya Rab! Ümmet kardeşliğimizi bozacak tuzaklara düşmeyecek ve Müslümanları birbirine düşürecek oyunlara fırsat vermeyecek, birlik ve beraberliğimizi sonuna kadar muhafaza edeceğiz.
Ya rab! Üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sabit kıl bu azgın düşmanalara karşı bizleri zafer yollarına ulaştır!
ANKARA KUDÜS İNİSİYATİFİ
İran İslam Cumhuriyeti'nin Ankara'daki kültür müsteşarlığına teslim edilen mektubun metni aşağıdaki şekildedir:
Bismillahirrahmanirrahim
İnna lillahi ve İnna İleyhi Raciun Veliyy-i Emr-i Müslimin-i Cihan Ayetullah'ul Uzma Seyyid Ali Hamenei, İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Devleti ve Aziz İran Halkına!
İslam ümmetinin fedakar evlatları Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Korgeneral Kasım Süleymani ve silah arkadaşlarının ve ayrıca Irak Gönüllü Halk Güçleri Haşdi Şabi Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi El Mühendis'in terörist ABD Başkanı Donald Trump'ın talimatı ile katil Amerikan ordusu tarafından Irak'ta mazlumca şehit edilmesi münasebetiyle İmam-ı Zaman (af) başta olmak üzere sizlere tesliyet ve tebriklerimizi arz ederek acınızı acımız biliyor ve Rabb'ul Aleminden başta şehit aileleri olmak üzere sizlere sabrı cemil niyaz ediyoruz.
Ayrıca tüm dünyada zaman zaman meydana gelen istenmeyen uçak düşürülmesi kazalarının Tahran'da bir benzerinin yaşanması dolayısıyla hayatlarını kaybeden yolculara da Allah'tan rahmet diliyoruz.
Türkiye Müslüman Halkı
Yeni yorum ekle