Welayet News - İslam Devrimi Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamanei bugün sabah saatlerinde 18 Şubat 1978 senesindeki Tebriz ayaklanmasının yıldönümü dolayısıyla Doğu Azerbaycan eyaletinin farklı kesimlerinden binlerce kişiyle görüştü.

İslam Devrimi Lideri’nin beyanatından öne çıkanlar şu şekilde:

İran milleti 11 Şubat yürüyüşlrinde büyük bir destana imza attı; aldığımız bilgilere göre neredeyse ülkenin dört bir köşesinde bu senedeki katılım daha yoğundu.

Fakat düşmanlar bu yoğun katılımı görmezden geliyor, lakin buna rağmen olayın gerçeğini fark ederek böyle sahnede bulunan bir halkın asla onlara karşı yenilmeyeceğini iyi biliyorlar.

Ülkenin güvenliği yönünde canını feda eden gençlerimizle ilgili de önemli bir noktaya değinmem gerekiyor: Bu olaylar sahip olduğumuz güvenlik nimetinin hangi bedellerle elde edildiğini bize gösteriyor. Söz konusu güvenlikten yararlanarak işini, sporunu ve bunun gibi şeyleri yapanlar ancak arkasından nankörlük gibi tavırlarda bulunan kimseler bunu iyi bilmeli. Görkemli bir cenaze töreni düzenleyen İsfahan halkına selamlar olsun. Devrim Muhafızları ve emniyet güçleri gibi ülkede güvenliği sağlayan tüm unsurlara da selamlar olsun.

Yetkililerimiz dostla düşmanı tanıyarak aldanmamalı. Ara sıra göz dağı veren düşman, bazen tokat atıp bazen de gülümsüyor; bunların arasında herhangi bir fark söz konsu değil ve onların gülümsemesi bile bize karşı hasımlarından kaynaklanıyor.

ABD’nin düşmanlığı apaçık ortadayken Avrupa da günümüzde hile yapıyor. Ben sorumlulara ne yapmalarını söylemek istemiyorum ancak düşmanın görünüşüne aldanmamalarını talep ediyorum. Bir şey yapmak istedikleri için öylesine ülkeyi krize sokmamalılar; Allahın her şeyin üstün olduğunu bilmeniz lazım.

Tebriz halkının 18 Şubat 1978 senesindeki ayaklanmasını takdir ediyor Azerbaycan halkının devrimin ikinci adımı programında da eskisi gibi öncülük etmesi gerektiğini belirtmek isterim. Günümüzde ise hükümet, yetkililer ile milletimiz ve özellikle gençler birleşerek ülkenin daha kullanılmayan kabiliyetlerini tespit edip yürürlüğe sokmalılar.

Kendileriyle işbirliği yapan bazı güçsüz ve korkak devletleri İran karşıtı Varşova Konferansı’na davet eden ABD’nin aklı bozuk yöneticileri tüm çabalarına rağmen başarısız kaldı; bunların hepsi onların zafiyetini ortaya koyuyor ve güçsüz konuma düşen düşman da işte bu yüzden sorun çıkarmaya çalışıyor.

Görünüşte Müslüman olarak bilinen bazı ülkelerin yetkilileri başarısız kalan Varşova Konferansı’nda Siyonist Rejim ve ABD ile haşır neşir oldukları için kendi milletlerinin nezdinde bile onurunu kaybetmiştir.