Colani Washington'la Filistinliler üzerine pazarlık yapıyor

Çar, 23/04/2025 - 09:09

ABD’nin Suriye’ye yönelik yeni politikalarında, Şam’a Filistinli silahlı grupların ülkeden çıkarılması gibi şartlar gündeme gelmişti; HTŞ'nin iki Filistinli lideri tutuklaması Washington’a ve dolaylı olarak İsrail’e bir “iyi niyet göstergesi” olarak yorumlandı.

Welayet News  - Suriye'de faaliyet gösteren Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) örgütünün militanları iki Filistinli liderin tutuklanması, Suriye'deki Filistinli topluluklar arasında derin bir endişe yaratırken Alman Haber Ajansı'na konuşan Filistinli kaynaklar, tutuklamaların birkaç gün önce gerçekleştiğini belirtti.

İslami Cihad’ın silahlı kanadı Kudüs Tugayları, olayın ardından yaptığı açıklamayla tutuklamaları doğruladı ve yapılan açıklamada, tutuklanan kişilerin Kudüs Tugayları'nın Suriye sorumlusu Halid Halid (Ebu el-Hasan) ve organizasyon komitesi sorumlusu Yasir el-Zaferi (Ebu Ali) olduğu bildirildi.

Hareket, Suriye'deki HTŞ rejimine acilen liderlerin serbest bırakılması çağrısında bulundu; Şam’daki Filistinli kaynaklar ise tutuklamaların gerekçesinin halen belirsiz olduğunu ifade etti. Aynı kaynaklar, Arap ve Filistinli çevrelerin serbest bırakılmaları için yoğun diplomatik çaba sarf ettiğini bildirdi.

İslami Cihad’a yakın bir kaynak, tutuklamaların örgütün Suriye’deki faaliyetleriyle ilgisinin olmadığını ve bu faaliyetlerin sadece insani yardım çalışmalarıyla sınırlı olduğunu savundu.

Yardım operasyonlarının son Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in hükümeti döneminde başladığı ve darbe gününden sonra da devam ettiği ifade edildi.

Tutuklamaların, Mahmud Abbas’ın kısa süre önce yaptığı Şam ziyaretiyle aynı zamana denk gelmesi ise soru işaretleri doğurdu. Ayrıca Wall Street Journal, Trump yönetiminin yeni bir Suriye politikası üzerinde çalıştığını bildirdi.

Habere göre Washington, Esed hükümetine uygulanan bazı yaptırımları hafifletmeyi teklif etti. Ancak bu teklifin karşılığında Şam’dan radikal gruplara karşı sert tedbirler alınması talep edildi. Ayrıca Filistinli silahlı grupların Suriye’den çıkarılması şartı da gündeme getirildi.

ABD'nin bu şartları, İsrail’in güvenlik endişelerini gidermeye yönelik bir stratejinin parçası olarak değerlendiriliyor. 

Kudüs Tugayları ise yapılan tutuklamalara sert tepki gösterdi. Hareket, liderlerinin hiçbir gerekçe sunulmadan gözaltına alındığını savundu. Yapılan açıklamada, Suriye’nin her zaman mazlumlara kucak açan bir ülke olduğuna dair inanç vurgulanırken tutuklamaların Filistinli hareketlerin itibarsızlaştırılması amacını taşıyabileceği öne sürüldü.

Filistinli liderler, Suriye’de yaşanan kriz dönemlerinde halkla dayanışma içerisinde olduklarını hatırlattı. Özellikle kıtlık dönemlerinde insani yardımların öncüsü olduklarının altı çizildi. Kudüs Tugayları, tutuklanan iki ismin Filistin davasına önemli katkılar sunduğunu ifade etti.

Bu liderlerin “kutsal bir amaç uğruna çalışan devrimciler” olarak tanımlandığı açıklamada, Arap ülkelerine de dayanışma çağrısı yapıldı, kuruluşundan bu yana yalnızca İsrail’i hedef aldıklarını belirterek, silahlarının yönünü değiştirmediklerini vurguladı.

Suriye topraklarını hiçbir zaman saldırı üssü olarak kullanmadıklarını savunan direnişçiler, şehit olan direnişçilerin daima Filistin cephelerinde hayatlarını kaybettiğinin altını çizdi.

Bu gelişme, Şam'daki yeni yönetimin Filistinli gruplara yönelik politikasında bir kırılma noktası olarak yorumlanırken El-Ahbar gazetesi bu tutuklamanın türünün ilk örneği olduğuna işaret ediyor.

İslami Cihad, yıllar boyunca Suriye'de tarafsız bir pozisyon sürdürdü ne hükümetin safında ne de muhalif kampta yer aldı. Bu yönüyle, rejimin devrilmesinden sonra ülkeden ayrılan Fetih el-İntifada ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi - Genel Komutanlık gibi gruplardan ayrışıyor. (YDH)



Yeni yorum ekle