İslam Devrimi Muhafızları Genel Komutanı, Amerika'nın tüm İslam dünyasını hedef aldığını söyleyerek şunları vurguladı: Doğu Akdeniz'de düşmanın yolunu kapatıyoruz, düşmanın bölünmesi için cepheyi genişletiyoruz.

Welayet News  - İslam Devrimi Muhafızları Ordusu Genel Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami, Siyonist rejimin İran’ın Şam’daki Konsolosluğuna düzenlediği saldırıda şehit olan Komutan Zahidi ve İran’ın üst düzey danışmanlarının şehadetinin kırkıncı günü dolayısıyla düzenlenen anma töreninde şunları söyledi: Bu şehitler cihat sahasını seçmişler ve aradıklarını elde etmişlerdir.

Tümgeneral Selami şöyle devam etti: Bu İslam çocuklarının şehadetinin ardındaki derin felsefe ve misyon, İran'ın şanlı İslami devrim misyonu doğrultusundadır.

Devrim Muhafızları Genel Komutanı, devrimin asıl amacının, İslam'ın büyüklüğünü yeniden canlandırmak ve İslam milletini esaretten kurtarmak olduğunu belirterek şunları vurguladı: Dünyadaki şer odaklarının baskısı altındaki mazlum Müslümanlar için mücadele etmek, İslam Devrim Muhafızları olan bizler için en güzel sorumluluk ve görevdir.

Hüseyin Selami Amerika’nın tüm Müslüman dünyasını hedef aldığını, Amerika’nın tüm Müslümanlara tahakküm kurarak kültürel kimliklerine ve zenginliklerine el koymak istediğini vurguladı: ‘Yani bütün Müslümanlar aynı gemidedir. Eğer düşman İslam topraklarında ayrılık yaratmayı başarabilirse bu kopuşu geliştirecektir. Müstekbirlerin tasallut yolu kapatılmalıdır’ ifadelerini kullandı.

Doğu Akdeniz'de düşmana giden yolu kapattıklarını vurgulayan Tümgeneral Selami şunları vurguladı: ‘Düşmanın bölünmesi için cepheyi genişletiyoruz. İslam toprakları müstekbirlere karşı cihat alanı olmalıdır. Çünkü ortak düşmanımız, ortak kaderimiz ve idealimiz var. Birbirimizden ayrı yaşayamayız.

‘İslam İnkılabı, İslam topraklarının kuşatılmaması için müstekbirlere karşı kırk altı yıldır mücadele veriyor’ diyen Devrim Muhafızları Genel Komutanı sözlerine şöyle devam etti: Sermayemizi ve kimliklerimizi savunmalıyız. Kudüs Gücü'nün görevi, düşmanın İslam dünyasına nüfuz ettiği köşeleri korumaktır. Böylece hem ülkemizin milli güvenliğini hem de diğer Müslümanların güvenlik ve onurunu savunduk. İslam dünyasında müstekbirlerin varlığı yıkımdan başka bir şey getirmedi. Ayak bastıkları her yerde yoksulluğa, yerinden edilmeye ve ölümlere sebep oldular.

Tümgeneral Hüseyin Selami: ‘Aksa Tufanı İsrail'i beyin ölümünün eşiğine getirerek bu rejimin ne kadar savunmasız olduğunu, örümcek ağından bile zayıf olduğunu gösterdi. İstikrardan yoksunlar. Yeryüzünde en nefret edilen rejim İsrail ve onu savunan Amerika'dır. Amerika'nın askeri ve siyasi desteği ve Batı'nın suni teneffüsleri sayesinde bu hayatı sonunun eşiğine ancak ulaşabildi’ ifadelerini kullandı.

Hüseyin Selami konuşmasına şöyle devam etti: ‘Aksa Tufanı işgal rejimi için tam bir istihbarat başarısızlığıydı ancak bu korkunç tufanın devamında Gerçek Vaad, bu vahşi rejimin bünyesine ölümcül bir darbe indirdi ve Amerika, İngiltere, Fransa ve bazı Arap ülkelerinin desteğiyle dünyanın en yoğun savunulan bölgesinin sadece sınırlı bir saldırıya karşı ne kadar kırılgan olduğunu gösterdi.’

İşgal rejiminin siyasi hayatının sonuna yaklaştığını belirten Hüseyin Selami şunları vurguladı: Bugün Amerika'nın dünyada siyasi coğrafyası küçülmüş ve dünyada ahlaki açıdan iflas etmiş durumda. Amerika sahte bir şekilde kendisini insan haklarının, demokrasinin ve refahın savunucusu olarak göstermek istedi ancak çöküşü yıllar önce başladı.