Al-Alam haber kanalına konuşan Lübnan'daki Filistin İslami Cihad hareketinin temsilcisi ve siyasi ofisinin üyelerinden İhsan Ataya, “Önümüzdeki hafta Kudüs Günü; dünyanın her yerinde insanları Filistin’e destek için ayaklandıracak çok önemli bir gün” dedi.

Welayet News  - İhsan Ataya, Al-Alam haber kanalına verdiği özel röportajda şu açıklamalarda bulundu: "Biz İslami Cihad hareketi olarak Siyonist düşmanın her türlü barbarlığı yapmaya açık olduğunu biliyoruz. ABD gibi Batılı ülkeler, Akdeniz'e silah ve gemi ya da uçak gemileri göndererek Gazze'ye yönelik saldırıya doğrudan ya da dolaylı olarak katıldı. Bu gişimler onların kanunlarının orman kanunu olduğunu açıkça ortaya koydu.

Siyonist düşman 1948'den bu yana Filistin halkına karşı suç işliyor. Son dönemde Gazze'ye yönelik saldırının elbette büyük sonuçları olacaktır.İranlı yetkililerle yaptığımız görüşmede bizim zaferimizin ve Siyonist düşmanın yenilgisinin kesin olduğu bize kanıtlandı. Direniş her zaman hazır olmuştur, hazırdır ve  olacaktır ve düşmana insan gücü ve teçhizat bakımından ağır darbeler indirmiştir.

Düşman, Refah'ta özellikle yerinden edilmiş insanların yaşadığı yerlere karşı her gün suç işliyor. Direniş, Siyonist düşmanın Refah'a yönelik kara saldırısına karşı hazırdır. Düşman açlıkla direnişi kırmaya çalışıyor ama bu tür planlarla Gazze halkının iradesi kırılmayacaktır. Gazze halkı sahip olduğu imanla ve çelik iradesiyle düşmanı yenebilecek güçtedir.”

Ataya, sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: “Amerikan hükümeti bu barbar savaşın asli bir ortağıdır ve Siyonist rejime her türlü silahı göndererek savaşın yürütülmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Amerikan hükümeti savaşa ve Gazze halkının katledilmesine karşıymış gibi görünmeye çalışıyor ama elleri bu insanların kanına bulanmış durumda. Amerika, Gazze'deki duruma ilişkin gerçekleri çarpıtarak insanların bu suçlara yönelik öfkesini kontrol etmeye çalışıyor ancak halk gerçeği anladı. Güvenlik Konseyi'ndeki Amerikan temsilcisi, bu konseyin Gazze ile ilgili son kararının İsrail açısından bağlayıcı olmadığını söyledi ve böylece bu kararın kağıt üzerinde mürekkep olduğunu kanıtlamış oldu. Dolayısıyla bu kararın bizim için bir ehemmiyeti yoktur. Siyonist düşman şu ana kadar Güvenlik Konseyi'nin ve Birleşmiş Milletler'in Filistin'e ilişkin tek bir kararını hayata geçirmemiştir.

Gazze'deki savaş devam ediyor, bitmedi ve uzun sürecek. Düşmanın Gazze savaşının bitiminden sonraki günle ilgili senaryolarının bir önemi bulunmuyor. Savaş sahnesinin şartları savaşın kaderini belirleyecektir. Savaşın sonucu cephede belirlenecektir. Eğer bu savaşı kazanırsak –ki kesinlikle kazanacağız – ondan sonra hiçbir taraf Gazze'nin yönetim şekli konusunda kendi görüşünü bize dayatamaz. Düşman yeniden imar meselesi üzerinden direnişe baskı yapmaya çalışacak ama başarısız olacaktır. Direniş, düşmanın ne kadar istikrarsız ve kırılgan olduğunu kanıtlamıştır.”

İslami Cihad Siyasi Bürosu üyesi şunları söyledi: “Bu savaşta Amerika'nın imajı lekelendi. Gazze'nin direnişi düşmanın savaştaki amaçlarının gerçekleşmesini engellemeyi başarmıştır. Açlığa, cinayete, yıkıma karşı sabreden bir insan asla başarısızlığa uğramaz ve Siyonist düşmana teslim olmaz. Düşman direniş şartlarını kabul etmediği sürece her türlü müzakere sonuçsuz kalacaktır. Direniş asla beyaz bayrak kaldırmayacaktır.”

Ataya son olarak önümüzdeki hafta Kudüs Günü olduğunu belirterek “Kudus Günü dünyanın her yerinde insanları Filistin'e destek için ayaklandıracak çok önemli bir gün” dedi.

Welayet News