Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, Siyonist düşmanla mücadeleye ilişkin son gelişmelere dair açıklamada bulundu. 

Welayet News  - Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Naim Kasım, Siyonist düşmanla mücadeleye ilişkin son gelişmelere dair yaptığı açıklamada şunları duyurdu: Lübnan'ın güneyindeki düşmanla yüzleşmemiz Gazze ve Lübnan'ın yararınadır, böylece düşman, çatışmaların ikinci aşamasını düşündüğünde bu sefer sıranın bizde olduğunu ve ne pahasına olursa olsun zorluklarla yüzleşmeye tamamen hazır olduğumuzu bilsin.

Beyrut'ta düzenlenen anma töreninde Şeyh Naim Kasım şunları söyledi: Savaşta zararın büyük ve çok olacağını biliyoruz ama onlar (Siyonistler) kendilerine verilecek zararın da çok büyük olacağını bilmeli. Bizimle onlar arasındaki fark şu ki, biz hak sahibiyiz ve Cenab-ı Allah'a inanıyoruz, kazanacağız ama onlar batıl taraftır ve geri çekilmeye zorlanacak ve başarısızlığa uğrayacaklardır. Tıpkı 2006'da ve Gazze'yle yapılan önceki savaşlarda başarısız oldukları gibi.

Siyonistlerin suçlarına ancak silahla ve direnişle karşı çıkabiliriz

Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı şunları ekledi: Alemlerin Rabbinin bize bildirdiği gerçek şudur: Siz Allah'a yardım ederseniz, Allah da size yardım eder ve adımlarınızı sağlamlaştırır.

Naim Kasım, işgalin Filistin halkına karşı işlediği suçlar konusunda dünyanın sessizliğini eleştirdi ve yalnızca siyasi duruşların ve görünürdeki protestoların Siyonist düşmanın suçlarını durdurmasını sağlamayacağını söyledi ve şunları vurguladı: ‘Ayrıca sadece Gazzeli çocuklar ve kadınlar için ağlamak veya işgalin saldırganlığını kınayan sayısız toplantı ve bildiri yayınlamak Siyonistleri geri çekilmeye sevk etmeyecektir.’

Şeyh Naim Kasım şunları söyledi: Dolayısıyla Siyonist düşmanın saldırılarından geri çekilmesi ancak silah ve direnişle mümkündür ve biz de bu yolu seçtik ve Lübnan'ın güney cephesinden gelen işgalcilerle yüzleşmenin kurallarını ve sınırlarını belirledik. Çünkü ancak bu kurallar ve sınırlarla Gazze'yi destekleyebilir ve Lübnan'ı savunabiliriz.

Bu Hizbullah yetkilisi, Lübnan'daki bazı partilerin düşmanın saldırganlığına karşın hain tutumlarını eleştirdi: ‘Lübnan'ı savunmak için yaptığımız çalışmaları takdir etmek ve saygı duymak, ülkedeki ortaklarımızın yapabileceği en az sadakattir. Onlara yanımızda olmalarını, çalışmalarımıza katılmalarını değil, en azından olumlu bir siyasi duruş sergilemelerini söylüyoruz çünkü Lübnan, Gazze ve tüm bölge birbirine bağlı, birbirinden ayrı değil.

Direniş Lübnan'ı İsrail'den kurtardı

Şeyh Naim Kasım ayrıca şunları vurguladı: Kimseden destek istemediğimiz açıktır ancak olumsuz pozisyonları ve kinayeli tavırları da kabul etmiyoruz. Çünkü Lübnan'ı özgürleştiren, İsrail'i ülkemizden çıkaran biziz. Vatanımızı direnişle, ordu-millet-direniş denklemiyle koruyabileceğimizi ispatlayan biziz. Aksi takdirde İsrail hâlâ Lübnan'da varlığını sürdürecek ve güneyde şu anda işgal ettiğinden çok daha geniş bir alanı işgal edecek.

O sözlerine şöyle devam etti: Eğer zayıf olsaydık, onurlu durmasaydık ve Lübnan'ın en iyi gençleri arasında yer alan bu şehitlerimizi sunmasaydık, bugün siyasi meselelere, Lübnan cumhurbaşkanının ve milletimizin temsilcilerinin seçimine karar verecek olan İsrail olurdu. Düşmanın saldırganlığına güçle karşılık veriyoruz ve İsrail'in sivillere saldırması durumunda operasyonlarımız için belirlediğimiz bazı kural ve düzenlemelerden vazgeçip, düşmana ne olursa olsun karşılık vereceğimizi defalarca söyledik.

İsrail saldırganlığı genişletmeyi düşünüyorsa direnişin cevabı daha güçlü olacaktır

Şeyh Naim Kasım, direnişin hiçbir zaman savaş başlatmaya çalışmadığına dikkat çekerek şunları söyledi: Eğer İsrailliler ileri gider ve saldırılarını genişletirse, bilin ki cevabımız daha güçlü olacaktır ve şu ana kadar savaş alanında gösterdiklerimiz yeteneklerimizin sadece küçük bir kısmıdır. Bugün Siyonist medyada dikkatimi çeken şey, Lübnan'da tehlikeli bir olayın yaşandığını, yani Hizbullah'ın İsrail'e ait bir İHA'yı düşürdüğünü söylemeleriydi.

Bu Hizbullah yetkilisi konuşmanın sonunda şunları söyledi: Dolayısıyla işgalci düşmanın saldırganlığını ve gerginliğini artırması, bizim de tepkimizin daha büyük olacağı ve hiçbir şeyin bizi durduramayacağı anlamına gelir. Çünkü her direniş kararı ülkenin çıkarlarını korumak içindir ve eğer işgalcilerin saldırganlığı Lübnan'a yayılırsa, ülkenin çıkarları, İsrail saldırganlığının daha fazla önlenmesi ve bu rejimin hedeflerine ulaşmasını engellemek için cevabımızı genişletmemizi gerektirmektedir. Her şeyi yakından takip ediyoruz ve düşmanı çok iyi tanıyor, her hareketine karşılık veriyoruz.