Nijer’de neler oluyor?
Orta Afrika Cumhuriyeti, Burkina Faso, Mali ve şimdi de Nijer... Fransa’nın uzun yıllar sömürdüğü ve sonrasında ise bağlarını koparmadığı Sahel ülkeleri bir bir Rusya ile yakınlaşıyor. Nijer’de gerçekleşen darbe, Moskova’ya yeni bir kapı aralıyor.
Welayet News - Sahra altı Afrika’nın önemli ülkelerinden Nijer’de geçtiğimiz hafta bir grup asker yönetime el koyduğunu açıkladı.
Yarbay Amadou Abdramane, beraberindeki dokuz subayla birlikte kameralar karşısına çıktı ve ülkenin içinde bulunduğu sosyo-ekonomik kriz nedeniyle Devlet Başkanı Muhammed Bazoum'un devrildiği, anayasanın da askıya alındığını duyurdu.
Cumhurbaşkanı Mohamed Bazoum, bundan iki yıl önce de iki darbe girişimiyle karşı karşıya kalmıştı. Şubat 2021'de seçilmiş ve henüz yemin edemeden 31 Mart 2021'de darbe girişimi yaşamış, bu girişim kısa sürede bastırılmıştı.
Bir ziyaret için Türkiye'de bulunan Bazoum, Mart 2022'de bir darbe girişimi daha atlatmış ve hemen ülkesine dönmüştü.
Yaşananların arkasındaki isim ise, 10 yıldır Cumhurbaşkanı Muhafız Alayı komutanı olarak görev yapan General Omar Tchiani.
Cumhurbaşkanlığı Muhafızları’nın Devlet Başkanı Bazoum’un saatlerce alıkonulması, akıllara direkt bu ismi getirmişti. Zira Tchiani, 10 yıldır yürüttüğü Cumhurbaşkanlığı Muhafızlığı’nda önemli bir nüfuz elde etmişti. Ayrıca ülkedeki birçok birlikten daha fazla teçhizat ile iyi eğitimli yaklaşık bin askere sahipti.
General Tchiani’nin geçiş yönetiminin başında olduğu bilgisini paylaşması ise, iddiaları doğru çıkardı.
Ülkenin kalabalık topluluklarından birine mensup Tchiani, Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü kapsamında birçok yerde ülkesinin temsil eden bir asker. Esasen ismi 2015 yılında da darbe girişimiyle anılmış ama o iddiaları yalanlayarak, görevine devam etmişti.
Peki, perde arkasında neler oluyor?
26 milyonluk nüfusu ile Nijer, Libya, Çad, Cezayir, Benin, Nijerya, Mali ve Burkina Faso ile komşu. Bu komşulardan Cezayir hariç hepsinde ya iç karışıklık ya da iç savaş var. Üstelik söz konusu komşulardan pek çoğu, terör örgütlerine karşı ya da iç savaşta Rusya’dan destek alıyor.
1960’da Fransa’dan bağımsızlığını kazanan ve neredeyse her Fransız sömürgesinde olduğu gibi uzun yıllar üst üste yapılan darbelerle yönetilen ülke, ilk demokratik seçimini ancak 2021’de yapabildi.
Ülke eğitimden kültüre, savunmadan ekonomiye iyi bir Fransız müttefikiydi. Hatta Sahel bölgesinde Mali ve Burkina Faso’dan kovulmasının ardından Paris’in bölgedeki en önemli müttefikiydi bile denilebilir.
Nijer’de yaşanan hadiselere gelen tepkiler de komşularında yaşananlar gibi gelişmelerin beklenebileceğini gösterdi.
Öncelikle darbeye en büyük tepki Fransa’dan geldi. Paris, darbe haberinin hemen akabinde Nijer’e yaptığı mali destek ve yardımları askıya aldı. Ülkede bir askeri üs bulunduran ABD de yine darbeye sert tepki gösterenler arasındaydı. Her iki ülke de yeni yönetimi tanımayacaklarını deklare etti.
Sahel bölgesi, Fransa’nın yıllarca sömürdüğü ülkelerden oluşuyor. Ülkeler bağımsızlığını kazansa da Fransa ile güçlü bağları devam ediyor. Özellikle 2010’lu yıllardan itibaren bölgede artan terör, Batı’nın askeri anlamda bölgeye tekrar dönüşünü simgeliyor.
Ancak bu gerçekler bir süredir değişiyor. Orta Afrika Cumhuriyeti’yle başlayan sonra Burkina Faso ve Mali ile devam eden olaylara bakıldığında görünen salt gerçeklik, Paris’in bölgede nüfuzunu ciddi oranda kaybettiği yönünde.
Fransa’nın mali yardım ve destekleri askıya almasının ardından başkent Niamey başta olmak üzere birçok kentte sokaklara dökülen halkın tepkisi de bu söylenenleri teyit ediyor.
Fransız Büyükelçiliğinin önünde toplanan binlerce kişi elçilik binasını hedef alarak protesto düzenledi. Göstericiler Fransız karşıtı sloganlar atarken bazı göstericilerin Rusya yanlısı pankart açması ve sloganlar atması dikkati çekti.
Her ne kadar Rusya’dan yaşanan olaylara dair diplomatik açıklamalar gelse de Nijer’in de komşu ülkeler gibi Rusya ile yakınlaşmasını beklemek yanlış olmaz. Rusya ile yakınlaşmak ise, Afrika’da oldukça etkin olan Rus paralı milis grubu Wagner ile çalışmak demek. Zira, bölge ülkelerinin en büyük problemelerinden biri güvenlik.
Hem isyancılar hem de terör örgütleriyle mücadele eden ülkeler, Batı’lılardan yeteri desteği göremediklerini ya da “iki yüzlü” bir destek gördüklerini belirtiyor. Örneğin Fransız askerlerin kovulduğu Mali’de, ülkenin önemli yetkilileri, terörle mücadele için asker bulunduran Paris’i terör örgütleriyle iş tutmakla suçladı.
Dolayısıyla Nijer’in yeni güvenlik partnerinin Wagner olacağı beklentisi bir hayli yüksek.
Zaten Wagner'in lideri Yevgeni Prigojin de darbeye açıktan destek vererek bu pozisyonu teyit etti:
"Yaşananlar, Nijer halkının sömürgecilerle mücadelesidir"
Yine Kremlin'e yakın siyaset bilimci Alexander Dugin de darbeyi memnuniyetle karşıladı.
Müdahale edilebilir mi?
Başkent Niamey’de Fransız büyükelçiliğinin göstericiler tarafından hedef alınması ve Paris’ten gelen açıklama “müdahale” söylentilerinin artmasına neden oldu.
Ülke basınının Elysee Sarayı'nı kaynak gösterdiği haberlere göre, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Nijer'de ülkesinin çıkarlarına yönelik herhangi bir saldırıya müsamaha göstermeyeceğini belirtti.
Elysee Sarayı, Fransa'nın çıkarlarına veya vatandaşlarına yönelik herhangi bir saldırıya ise derhal ve sert bir şekilde karşılık vereceğini açıkladı.
Öte yandan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS), Bazoum’a yönetimi iade etmek için cuntaya bir hafta süre tanıdı.
“Ülkede anayasal düzeni sağlamak için güç kullanımı da dahil her türlü yola başvurulacaktır.”
Aralarında Nijer’in de bulunduğu 15 üyeli ECOWAS’ın yaptırım yetkisi bulunurken, askeri müdahale imkânı olup olmadığı ise tartışmalı.
Geçen yıl gruba üye devletler, terör örgütleri ve darbelere karşı bir ortak güvenlik gücü oluşturmakta uzlaşmıştı. Ancak nasıl oluşturulacağı ve yönetileceği belirsiz kuvvetin kurulmasına dair henüz karar alınmadı.
Uzmanlar da ne Fransa’dan ne de ECOWAS’tan ekonomik yaptırımların haricinde bir müdahale beklemiyor.(TRT)
Yeni yorum ekle