Devrim Muhafızları Ordusu Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Ali Fedevi, "ABD bize karşı harekete geçmezken şer güçlerinin kötü eylem yapmasına izin vermeyiz." dedi.

Welayet News  - Devrim Muhafızları Ordusu Komutan Yardımcısı Tuğgeneral Ali Fedevi, konuk olduğu bir devlet televizyonu kanalında gündemi değerlendirdi.

Tuğgeneral Fedevi, ABD’nin bölgedeki askeri varlığına ilişkin, “Amerika’nın ülkemizin doğusunda, batısında, güneyinde ve Suriye ile Lübnan'daki varlığının amacı İslam Devrimi'ne karşı zafer elde edebilmek içindir, ancak onlar tek bir zafer elde edemediler. Amerikalılar (bizden) korkuyorlar. Onlar arka bahçelerine girdiğimizi ve bunu durduramayacaklarını itiraf ediyorlar.” dedi.

ABD'nin 20 yıllık Afganistan işgalini eleştiren Tuğgeneral Fedevi, “Amerikalıların bölgeden kaçışı son günlerdeki olanlarla ilgili değil. Onların kaçışı bir şekilde İslam Devriminin başlangıcından itibaren başladı. Tüm dünya halkları ve Amerikan halkı anlamalı ki, Amerikalıların karşısında hak cephesi olduğu için kaçıyorlar. Bu cepheye karşı galip gelmek mümkün değildir, çünkü bu Allah'ın vaadidir.

ABD'nin Afganistan’dan kaçışının Afgan halkının direnişi ve İslam Devrimi’nin bereketi ile bölgede ortaya çıkan tüm akımların etkisi sonucu gerçekleştiğini tüm dünya biliyor.” ifadelerini kullandı.

Tuğgeneral Fedevi, Devrim Muhafızları’nın Fars Körfezi’ndeki rolü hakkında, şunları kaydetti:

"Amerikalılar bölgede ittifak kuramadılar ve yapmak istedikleri her şeyde başarısız oldular, çünkü dünyada güvensizlik kaynağı olan birinin başka yerlerde güvenlik kurması mümkün değil. Biz ise güvenlik kaynağıyız. Niyet ve pratikte milletlerin çıkarlarına karşı hareket etmedik ve bulunduğumuz her yerde bizim varlığımızdan sonra güvenlik sağlandı."

Tuğgeneral Fedevi, "Amerikalılar hiçbir şekilde güvenlik yaratamazlar çünkü amaçları başka ülkelere güvenlik getirmek değil, hedefi kendi projelerini yürütmektir." açıklamasında bulundu.

Terör gruplarının faaliyetlerine ilişkin Tuğgeneral Fedevi, “İslam Devrimi zaferinin başlangıcından itibaren ABD, bölgedeki tüm şer güçleriyle bağlantılıydı. ABD çaresiz kaldığında ve İran’a karşı doğrudan harekete geçemediğinde, kaçınılmaz olarak birkaç vekalet ve şer güçlerine baş vuruyor. Elbette ki ABD bize karşı harekete geçmezken şer güçlerinin kötü eylem yapmasına izin vermeyiz.” diye konuştu.