Yandaş medyanın  mezhepçi damarları yeniden nüksetmeye başladı. Emrinde oldukları çevrelerin dış siyasetteki basiretsizliği, hataları ve kısacası  başarısızlıklarının  üzerini örtmek için suçu  başkasının üzerine atma yöntemine sarılmış  bulunuyorlar.

Welayet News  - Görevlendirilmiş veya yönlendirilmiş  haset ve taassup ehli kalemşörler açıkça halk arasında fitne ve düşmanlık tohumları ekmekte ve daha da  kötüsü devleti de bu fitneye alet etmek istediklerini açıkça ortaya koymaktalar.

Yandaşların  amiral gemisi Yeni Şafak Gazetesi  bu fitneye  öncülük edenlerdendir. Bu çevreler bilerek veya kör taassubun etkisinde kalarak ümmete, millete karşı içlerindeki pislikleri saçarak rota şaşırtmaya,  emperyalist efendilerine hizmet etmeye devam ediyorlar.

İslam ümmetinin baş düşmanı uluslararası siyonizm ve sulta sisteminin Filistin, Afganistan, Yemen ve Suriye gibi ülkelerde sürdürdüğü cinayetleri görmezden gelen bu  basiret ve akıl fukarası çevreler işin kolayını bulmuş ve ülkemizde İslam inkılabı ve direniş cephesine gönül vermiş, bu çizginin haklılığına inanmış çevreleri ajan olarak tanıtmak,  halk arasında açıkça kin, nefret ve  kışkırtıcılğa sevk etmek  gibi bir gaflete düşmüştür.

Yeni Şafak Gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan 9 Mayıs 2021 tarihinde ‘Bazı sorulara bazı cevaplar’ başlığı altında kaleme aldığı yazısında İran’ı ve İran taraftarlarını suçlamış,  uluslararası ilişkilerde efendilerinden farklı düşünen vatandaşlara aşağılık, rezil herifler, rafiziler diyerek hakarette bulunmuş, devletin bunları ajan olarak görmesi ve ona göre muamelede bulunmasını istemiştir. 

Bu kışkırtıcı kalemşör hızını alamayarak bununla da yetinmemiş ve  “ eğer devlet bunu yapmazsa Türkiye Müslümanları bir şey yapacaktır” diye hedef göstererek  iç savaş çığırtkanlığında bulunmuştur.  Efendi  haddini aşarak fütursuzca bu iç savaşı can-ı gönülden istediğini dile getirme küstahlığında da bulunmuştur.

ABD, Siyonist rejim ve onların İslam ülkelerindeki işbirlikçileri ve maşalarının bölgemizde yaptıkları zulümlerin üstünü örtmeye çalışırcasına hedef saptırmalar bu ülkeye, bu millete ve İslam dünyasına ihanet değildir de peki nedir? 

Bu gibi yazılar  açıkça halkı kin ve nefrete sürüklemek ve halkın bir kesimini hedef göstererek iç savaş çığırtkanlığı yapmaktan başka nasıl  tanımlanabilir?

Dünyanın her yanında olduğu gibi ülkemizde de Müslüman halkların birliğe, beraberliğe ve barışa  en fazla ihtiyaç duyduğu bir zamanda böyle bir çığırtkanlığı yapan gazete ve onun  kışkırtıcı kalemşörü  hakkında yetkili makamları göreve davet ediyoruz.