Fransa'dan Sömürgecilik İtirafı
Fransa'nın sömürgecilik döneminde özellikle de Afrika kıtası ülkelerinde işlediği cinayetler herkesçe bilinirken Fransız makamlar bu sömürgeciliğe itiraf edip eski siyasetlerini kınamakla Paris’ten yeni profil çizmeye çalışıyorlar. Bu doğrultuda Fransa kültür bakanı bu ülkenin sömürgeciliğinin cinayet ve vahşilik olduğunu söyledi.
Welayet News - Fransa kültür bakanı Roselyne Bachelot, Fransa'nın sömürgecilik döneminin vahşilik ve cinayet dönemi olduğuna itiraf etmesi zaruretine vurgu yaparak, "Fransa senatosu ve milli derneğinin oy birliği ile Senegal ve Benin'e ait bazı kültürel mülkleri bu ülkelere iade edecek tasarıyı onayladığını” duyurdu. "
Fransa 18'inci yüzyıldan beri Afrika kıtasında askeri ve siyasi sömürgecilik sürecini başlatmış ve özellikle de Afrika Kuzeyinde, merkezinde ve Batısında 20'inci yüzyılın ikinci yarısına kadar da varlığını manda ve sömürgecilik şeklinde devam ettirmiştir. Tarihi kanıtlar ise Afrika kıtasının Batı ve Kuzeyinde 20 ülkenin Fransa işgalinde olduğunu gösteriyor. Senegal ve Fildişi Sahili gibi ülkeler Fransa tarafından köle ticareti merkezine dönüştürülmüştü .
Bu doğrultuda Fransa Afrika ülkelerini yağmalayarak kendine servet biriktiriyordu. Fransa'nın özellikle de Afrikalı sömürge ülkelerinde işledikleri cinayetler hala da uluslararası toplumun vicdanını sızlatmaktadır. Fransa'nın Cezayir'deki cinayetler ve işlediği soykırımın izleri hala eserleri bir kara leke olarak tarihe yerini koruyor. İstatistiklere göre Cezayirlilerin bağımsızlık mücadelesi sırasında 1 milyonu aşkın Cezayirli mücadeleci Fransızlar tarafından katliam edildi.
Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun'un tarihi işler danışmanı Abdülmecid Şeyhi ise Fransızların, Cezayir'in sömürgecilik dönemi belgeleri ve görüntülerini yaymasını engellemeye çalıştığına değinerek “Fransızların sömürgecilik döneminde bu ülkede Cezayirlilerin kemiklerinden sabun üretimi ve toz şeker tasfiyesinde yararlandıklarını” söyledi.
Fransızlar ayrıca Ruanda’nın büyük soykırımında da bulunarak Hutu etnik grubunu desteklediler.
Fransızlar yıllarca bu cinayeti örtbas ve inkar etme siyaseti izleseler de son yıllarda farklı Afrika ülkelerinde yaşanan cinayetlerdeki müdahaleleri ile ilgili belgeler ifşa olundukça bu ülke makamları da bu hususları itiraf etmiş ve bir şekilde zarar gören ülkelerin gönlünü kazanmaya çalışmışlardır.
Nitekim Fransız cumhurbaşkanı Emmanuel Macron son dönemde Afrika'ya yaptığı yolculukta sömürgeciliğin Fransa tarihinin büyük hatası olduğunu, kendisinin de sömürgeci kuşağa ait olmadığını söyledi.
Bu arada Fransa'da bazı Sivil Toplum Kuruluşları da Fransa'nın kolonyalizm döneminde yağma, cinayet ve insanlık dışı girişimlerin sembolü sayılan kişilerin heykellerinin kaldırılmasını istediler.
Bu tarihi gerçeklere rağmen Fransız makamları sadece bazı cinayetlere itiraf etmiş ve pratikte resmi bir özür veya tazminat ödeme gibi çağrıda bulunmamıştır. Buna ilaveten Afrikalı ülkelerin mevcut koşulları da Fransa gibi ülkelerin hala Afrika'da ciddi varlıklarının sürdüğünün sonucudur.
Aslında sömürgeci ülkeler yeni kılıf ve görünüşte Afrika kıtasında varlıklarını sürdürüyorlar. Fransız askerlerin özellikle de önemli ve zengin sahil havzası ülkelerinde bulunması, ayrıca Libya ve Sudan özellikle de Darfur'da bulunması başlı başına başka bir cinayet dosyasıdır.
İnsan Hakları Uluslararası Federasyonu da son dönemde Twitter'den paylaştığı mesajda STK'ların Ağustos ayında Fransa'da Fransız BNP Paribas bankasına karşı Sudan'da “insanlık aleyhinde cinayet” araştırma dosyası başlatabildiklerini bildirdi.
Aslına Fransız makamların ülkelerinin işlediği cinayetlere itirafı yeterli bir durum değildir. Ayrıca bu siyaset değiştirilmeli, resmi özür dilenmeli ve zayıf ve Afrika ülkelerle ilişkiler ve davranışlar gözden geçirilmelidir. Böylece Fransa'nın bu çerçevede yeni bir döneme ayak bastığı da inandırıcı olacaktır.
Yeni yorum ekle