İşgal altındaki Filistin topraklarında korona salgını nedeni ile uygulanan genel karantina ve sıkı tedbirlerin alınmasına rağmen, farklı bölgelerde protestolar devam etmekte. Protestocular Siyonist Rejim başbakanı Binyamin Netanyahu'nun istifası istenirken, Netanyahu'nun istifasına kadar protestoların devam edeceğini duyurdular.

Welayet News - Netanyahu'ya karşı protestolar  Mayıs 2020'den başlarken hala devam etmektedir.  Burada önemli olan soru  protestocuların  neden Netanyahu'nun istifa etmesine vurgu yapmalarıdır.

Görünen o ki  temel neden Binyamin Netanyahu'nun   siyasi tavırlarıdır.  2009 yılından bu yana  İsrail rejimin başbakanlığı koltuğunda oturan Binyamin Netanyahu,   Likud Partisi genel başkanı olarak  son onyılda seçimleri kazanıp başbakanlık koltuğuna otursa da   bu husus elit kesimin durgunluğuna ve dolayısı ile yolsuzluğa yol açmıştır.

Protestocular ise  Netanyahu'nun son onyıldaki görüşleri ve fikirlerinin  hepsinin pratikte uygulandığını ve şimdi de İsrail'in yeni bir fikre ihtiyacı olduğunu, ancak Netanyahu'nun iktidarda kalmakta ısrarcı olduğunu yeni fikirlerin aşılanmasına müsaade etmediğini belirtiyorlar.

Buna ilaveten Netanyahu iktidarda kalmakta ısrarcı olmakla, pratikte iç ihtilaflar ve çelişkilere yaşayan bir hükümetin ortaya çıkmasına yol açmıştır.  Mart 2019'dan Nisan 2020'ye kadar yani bir yıllık süre içerisinde işgal altındaki topraklarda üç parlamento seçimi düzenlenmiş ve sonunda da Netanyahu ve rakibi Benni Gantz  koalisyon hükümet kurmak yönünde konsensüse varmıştır.

Bu koalisyon hükümeti ise kendi içinde yaşadığı bir çok ciddi ve sayısız ihtilafları çözmekten ziyade  rakibin korkusuna göre hareket ediyor. Netanyahu ise  2021 Kasım'ında başbakanlık koltuğunu dönüşmeli olarak Benni Gantz'a bırakacağı yüzünden rahatsız görünüyor.

Bunlara ilaveten protestocular, Netanyahu'nun başbakanlık konumunu suiistimal ettiğini savunuyorlar. Gerçekte  onyıl boyunca başbakanlıkta kalmak Netanyahu'nun  defalarca yolsuzluğa baş vurmasına yol açmıştır. Şimdi de Netanyahu  iktidarda kalmayı sürdürerek  adli sürecin ve sistemin, kendi yolsuzluk dosyaları üzerinde çalışmalarını  engellemek istiyor.

İsrail basınından Haaretz ise  yazdığı raporda  Netanyahu'nun tavırları ile ilgili şu ifadelere yer verdi: "Netanyahu'nun  başbakan olarak adli sürece tabi tutulması ile hükümet de doğru dürüst faaliyet gösteremiyor. İhmal ve sorumsuzca  İsrail'i kaosa doğru sürüklüyor."

Bu yüzden   işgal altındaki topraklarda binlerce kişinin katıldığı protestoların devam etmesinin önemli nedenlerinin biri de   Netanyahu'nun kişisel tavrı olduğu söylenebilir. Bu yüzden, düzenlenen gösterilerde " Ya Demokrasi Ya Devrim" sloganları atılmaktadır.

Başka bir ifade ile  protestocular demokratik yollarla Netanyahu'yu düşüremedikleri durumda  rejimde iktidar yapısı aleyhinde ayağa kalkarak devrim yapacaklarını söylüyorlar. Belli ki Siyonistler de  iktidarın barışçıl ve demokratik yollar ile el değiştirmesinden umutlarını kesmişlerdir.

Burada sorulması gereken bir başka soru da  işgal altında Netanyahu karşıtı gösterilerin devamının  nasıl mesajlar içermesidir.

Protesto gösterilerinin başlıca iki önemli mesajı olduğu söylenebilir.  İlk mesaj Netanyahu ve Gantz'ın  iktidarı bölmek sureti ile işgal topraklarında siyasi çıkmazdan kurtulmak istemelerine rağmen halkın bu yöntemi kabul etmemesi ve Gantz ve Netanyahu'nun kaybeden taraflar olmasıdır.

Bir başka mesaj ise   Siyonist Rejim İsrail'in BAE ve Bahreyn ile ilişkilerini normalleştirilmesinin işgal altındaki topraklarda yaşayanlar için pek önemli olmamasıdır.  Başka bir ifade ile Netanyahu normalleşme planları ile hedefine yani protestoları azalmayı başaramamıştır. Siyonistler şimdi de daha çok iç siyasete dayalı olarak hareket etmektedir.