ABD'nin Yenilgisinin Derinliği ve İsrail'in Hizbullah'a Karşı Kafa Karışıklığı
Askeri ilişkiler analisti ve stratejik ilişkiler uzmanı olan Emin Hatit, ABD'nin Hizbullah'a yeni bir yenilgi vermek için Siyonist rejimin başrol oynadığı Şebaa'nın işgal altındaki alanlarında gülünç bir oyun düzenlendiğini yazdı.
Welayet News - Suriye ve Direniş Ekseninin ABD'nin bölgedeki hedeflerini yok etmesinin ardından, ABD'nin terörist unsurlara güvenme stratejisi başarısız oldu. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo hedeflerinin başarısızlığını telafi etmek adına Lübnan için alternatif bir plan çizdi. Böylece Suriye'yi boykot etti, bu şekilde Suriye üzerinden Lübnan'daki yenilgisini telafi etmek istedi.
Bu bağlamda Pompeo, Hizbullah'ı ortadan kaldırmayı ve direnişi silahsızlandırmayı amaçlayan Lübnan için akıllı stratejiyi benimsedi. Amerika Birleşik Devletleri de yaptırımların uygulanmasıyla Lübnan'da kaos ve ayaklanma yaratmaya çalıştı ve Lübnan'a dayatılan siyasi boşluğu göz önüne alarak, Siyonist rejimi, hedeflerini ilerletmek adına Lübnan'daki direnişi bastırmak için görevlendirdi.
Pompeo'nun planı Lübnan direnişini bastırmak ve Lübnanlıların moralini zayıflatarak onları hedeflerinden vazgeçirmek ve direnişi ABD’nin emirlerini yerine getirmeye zorlamaktı. Böylece Amerika Birleşik Devletleri, Lübnan'ı hak ve menfaatleri doğrultusunda savunmak ve aynı zamanda Lübnan’daki sömürgeci planlarını ilerletebilmek için bir kuvvet oluşturmak istedi.
Bununla birlikte, ABD'nin en kötü Dışişleri Bakanı olarak bilinen Pompeo, ana hedefine ulaşamadı; öyle görünüyor ki çabasını sadece direnişi mali ve politik olarak zayıflatma yönünde sınırladı; Öyle ki Siyonist rejimin başrol oynadığı Şebaa çiftliklerinde gülünç bir oyun sergiledi ve oyunun tamamı başarısız oldu.
Amerika Birleşik Devletleri, eski Lübnan Başbakanı Saad el-Hariri'nin hükümetini Lübnan'da siyasi bir boşluk yaratmak için devirmeyi planladı, ancak Lübnan’a kendisine itaat eden ve desteği altında bir hükümet getirme konusunda başarısız oldu. Çünkü Lübnan’da müttefikler ve direniş ekseni, kirli hedeflere ve bu ülkede hükümetin Amerika tarafından seçilmesine engel oldular. Sömürge planının başarısız olmasından sonra Washington, Lübnan'a yaptırımlar uygulamaya başladı ve ABD destekli bireyler aracılığıyla Lübnan’ın ulusal para birimini çökertmeye karar verdi. Böylece Amerika Birleşik Devletleri, Lübnan'ı dar boğaza soktu ve bu ülkenin politikalarında yolsuzluğun yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri'ne hizmet eden bazı Lübnanlı yetkililer arasında hırs ve açgözlülüğü yaydı.
ABD şimdiye kadar direniş ile Lübnan halkının ve hükümetinin arasını açma konusunda başarısız oldu ve ABD yaptırımlarından kaynaklanan ekonomik sıkıntılara rağmen direniş güçleri düşmana direnmeye devam ediyor. Washington, Lübnan'da tarafsız politika denilen bir plan oluşturma konusunda da başarısız oldu ve Lübnan, ABD’nin kirli planının tuzağına düşmedi, bu yüzden Pompeo, Lübnan'a siyasi müdahale için herhangi bir etki görmedi ve planın başarılı olamayacağını anladı.
Bugün, Lübnan'a karşı Pompeo planının uygulanmasından 16 ay sonra direniş hala güçlü kaldı ve ABD ekonomik yaptırımlar uygulayarak ve Lübnan halkını aç bırakarak direnişe ve Hizbullah'a diz çöktüremedi. Aksine onların güçleri her geçen gün artıyor. Direnişin bu heybeti ve gücü, Siyonist rejimi dehşete ve karmaşıklığa sürükleyen bu rejimin korku ve endişesinde açıkça görülebilir ve bu yenilgi, yenilmezlik iddia eden bir rejim için Şebaa çiftliklerinde sergilediği saçma gösteride oldukça belirgindir, öyle ki Siyonist güçler Şebaa çiftliklerinde direniş kuvvetlerine benzeyen kişileri görüyor, sonra korku ve panik içinde ateş ediyor ve hazır ol konumuna geçiyorlar ve ardından Hizbullah'ın nüfuzunu engellediklerini iddia ediyorlar ve bu iddiaları medya aracılığıyla kamuoyuna açıklıyorlar.
Hizbullah'ın, Hizbullah savaşçısı Ali Muhsen Kamil'in Suriye topraklarında şehit edilmesinden sonra İsrail’in bu saldırısı karşısında başlayan sessizliği Siyonist rejimin korkusunu arttırdı ve işgalci rejim güçlerini tetikledi.
Direniş ekseni, Pompeo’nun planının başarısızlığını, Hizbullah'ın varlığını inkâr etmesinde ve onu silahsızlandırmaya çalışmasında gördü ve bugün Siyonist rejime karşı bir sessizlik stratejisi benimsedi ve bu rejimin karışıklığına ve korkusuna neden oldu; Peki bir sessizlik stratejisi ile düşmana nasıl saldırabilir ve hassas füzeler kullanabilir?
Siyonist rejimin bu saçma oyununun birçok yorumu var; Ancak Hizbullah'ın hiçbir eylemede bulunmadığı kanıtlandığı için iki varsayım ortaya çıkıyor:
İlk olarak, Siyonist rejim direnişin kendilerine saldırdığını ve daha sonra etkili kişilerin onları öldürdüğünü sandı ve bu hezeyan ve yanılsamalar direnişten korkmanın bir sonucudur.
İkinci varsayım da Siyonist yerleşke sakinleri tarafından protesto edilen Netanyahu'nun, Hizbullah ile hayali bir çatışma yaratarak Siyonist kamuoyunu kötüleşen siyasi durumdan ve askeri çatışmadan uzaklaştırmaya çalıştığıdır.
Ancak Siyonist rejimin bu oyununu direniş kazandı ve Suriye'de Siyonist işgalciler tarafından Hizbullah askerinin şehit edilmesinden sonra benimsediği sessizlik stratejisi ile zaferini gösterdi. Siyonist rejimin bu oyunu, bu rejimin ve tüm gözlemcilerin korku ve dehşet içinde Hizbullah’ın yanıtını beklemelerine ve Siyonist rejimin iddia ettiği her şeyin bir yalan olduğunu anlamalarına neden oldu.
Öte yandan Pompeo da Lübnan'daki kirli hedeflerini ilerletemedi ve direnişi yenemedi; Hatta Dışişleri Bakanlığı'nda kalan günlerinin Lübnan'daki komplosunu yerine getirmesi için yeterli olmadığını ve Siyonist rejimi kafa karışıklığı ve korku durumundan çıkarmak için çalışamayacağını, çünkü başarısız olduğunu ve ABD yaptırımları karşısında Lübnan halkının acı çekmesine rağmen direnişin zayıflamadığını anladı.’
Yeni yorum ekle