Batı Asya’da 20 yıllık direniş ve vizyonu
25 Mayıs 2000 tarihi, batı Asya gelişmelerinde bir dönüm noktasıdır, öyle ki 20 yılın ardından bu bölge açık şekilde değişime uğramıştır.
Welayet News - Lübnan Hizbullah savaşçıları 25 Mayıs 2000 tarihinde Siyonist rejimin, işgal askelerini Lübnan’ın güneyinden geri çekmeye mecbur bıraktılar. Bu utanç verici geri çekilme, güney Lübnan’ın 22 yıllık işgali ardından gerçekleşerek, batı Asya bölgesinde büyük gelişmeler ve değişimlerin ortamını hazırladı.
Bu gelişmelerin birincisi geri çekilme sayesinde Siyonist rejim ordusunun yenilmezlik efsanesi sona erdi ve sonraki yenilgiler özellikle de 2006 yılında 33 günlük savaşın ortamını hazırladı.
İkincisi, korsan rejim İsrail’in 2006 yılında 33 günlük savaşın ardından şimdiye kadar bir kez daha Lübnan Hizbullah’ına karşı saldırıya geçme cesareti bulamamasıdır.
Önemli gelişmelerin üçüncüsü ise Lübnan Hizbullah’ının 2011’den sonra faaliyet coğrafyası ve görev alanını daha da genişletmesidir. Hizbullah Lübnan sınırlarını aşarak Suriye coğrafyasında terörizm ile mücadelede daha koyu ve etkin rol ifa etti. Aslında terör örgütleri ile mücadele, Siyonist rejim ile savaşın yansıra Hizbullah’ın görevlerine eklendi.
Korsan rejimin güney Lübnan’dan çekilmesi ardından yaşanan önemli sonuçların dördüncüsü ise, batı Asya bölgesinde direniş gruplarının kendilerine özel ağırlıkları ve seçkin konuma sahip olmalarıdır; bu sayede bölge güçlerinin dengesinde ciddi değişiklikler yaşandı. Uzlaşma ekseni bölgede kendi konumunun düşüşte olduğuna şahit olurken, direniş ekseni ise bölgedeki konumunun açıkça yükselmesi ve oyuncuların artmasına tanıklık etti.
Ensarullah, uzlaşma ekseninin en önemli oyuncusu ve batı Asya bölgesinde Yemen’e karşı savaşın büyük güçlerinden olan Arabistan’ı dize getiren bölgedeki yeni direniş oyuncusudur. Irak’ta ise Haşdi Şabi ve direniş grupları ise Amerikan işgal askerlerini bu ülkeden ihraç bayrağını taşıyan direnişin diğer oyuncularıdır.
Güney Lübnan’dan korsan rejim askerlerinin kaçışı sonucu bölgede yaşanan önemli olayların altıncısı, İsrail rejimin Gazze şeridinde direniş ile savaş süresinin 48 saate kadar düşmesidir. Üstelik Gazze şeridi 2006 yılından itibaren korsan rejimin kapsamlı ambargosu ve kuşatması altında olduğu halde.
Direniş gruplarının batı Asya bölgesindeki bu başarıları, günümüzdeki bir çok yorumcunun İran İslam Cumhuriyeti liderliğinde batı Asya bölgesinde direniş jeopolitiğin şekillenmesinden söz etmelerine neden oluyor. Bu önemli kazanım son 20 yılda bölgede direniş eksenini zayıflatmak için hiçbir çalışmadan geri kalmayan Siyonist rejim ve başta Amerika olmak üzere batılı güçlerin başarısızlığı anlamındadır.
Bu bağlamda Yemen Ensarullah hareketi sözcüsü Muhammed Abdusselam Lübnan Hizbullah’ını tebrik mesajında yaptığı açıklamada, “Siyonist düşman 2000 yılında kayıtsız şartsız yenildi, Siyonist ve Amerika’nın bölgedeki projesinin ardı ardına yenilgisine sebep olan tarihi bir yenilgi” dedi.
Aslında batı Asya bölgesinde Siyonist rejime desteği, kendilerinin en önemli stratejisi olarak gören batılı güçler, direniş ekseninin son 20 yıldaki başarıları ve batı Asya bölgesinde direniş jeopolitiğin şekillenmesi nedeni ile, direniş gruplar ve liderlerinin mal varlıklarına el koymak, onlara yaptırım uygulamak, iddia ettikleri terörist listeye almak gibi siyasi araçlardan yararlanmaya çalışıyorlar. Bunun en son örneği Almanya’nın Lübnan Hizbullah’ına karşı geçen ay aldığı kararla bizzat teröristlerle mücadelede etkin olan Hizbullah’ı terör listeye almasıdır.
Yeni yorum ekle