Suudi Arabistan ve BAE vekalet güçleri arasındaki çatışmaların devam etmesi ile Aden'de müstafi Mansur Hadi hükümetinden boşalan Maaşık cumhurbaşkanlık sarayı, BAE vekalet güçlerince sadece birkaç gün işgalin ardından ele geçirildi.

Welayet News - Müstafi ve firari Mansur hadi hükümeti Ocak 2015'te Ensarullah güçleri ile çatışma sonucu başkent Sana'dan kaçması ile Yemen'in başkenti pratikte Ensarullah'ın kontrolüne geçti. Suudi Arabistan kurduğu koalisyonla Yemen'e saldırarak, başkentin kontrolünü Ensarullah'tan geri almaya çalıştı, fakat 53 ayın ardından Ensarullah'ın Sana'daki iktidarı daha da güçlenerek pekişti.

Sana'nın Ensarullah tarafından kontrol altına alınması ardından ülkenin ikinci büyük ve stratejik Aden kenti, müstafi hükümetin merkezi olarak seçildi. Buna rağmen Aden de son 53 ayda hiçbir zaman entegre ve tutarlı hükümete şahit olmadı, üstelik BAE, Arabistan ile rekabet içinde Yemen'in güneyinde paralel bir hükümet kurdu. Bu hükümet ise sadece bir haftalık kısa bir süre zarfında Riyad desteğindeki Mansur Hadi hükümetine galip gelerek Aden cumhurbaşkanlık sarayını kontrol altına almayı başardı. Bu olay ise hiç şüphesiz Arabistan için büyük bir yenilgidir. Mansur Hadi sözde yönetimi enformasyon bakanını açıklamaları da Al-i Suud'un Aden'deki büyük yenilgisini açıklıyor.

Mansur Hadi hükümeti enformasyon bakanı Muammer el-Riyani, Maaşık cumhurbaşkanlık sarayı ve Aden kentinin düşmesine tepki olarak, hadi hükümetinin bu zor dönemde, Suudi Arabistan koalisyonu üzerine hesap açtığını söyledi.

Şimdi acaba Yemen'de Suudi Arabistan'ın büyük yenilgisi ve Aden kentinin düşme sebepleri nelerdir?

Her şeyden önce Aden'in düşmesindeki en önemli neden, müstafi Mansur Hadi hükümeti cephesindeki güçlerin kendisine  bağlı olmamalarıdır.

El-Muhit Press haber web sitesi, Mansur hadi güçleri arasında kıdemli bir kaynağa dayanarak verdiği haberde, Aden kentinin düşüş sebebinin bazı komutanların ihaneti olduğunu belirterek, BAE'nin kendi planı ile Aden'de hem Mansur Hadi hükümetine ve hem Suudi Arabistan'a karşı zafer kazanmasına sebep olduğunu, kenti adeta iki elle Geçiş Konseyine sunduğunu belirtti.

Gerçi bu konu, BAE vekalet güçlerinin de bu ülkeye sadık oldukları anlamına gelmez fakat Abu Dabi vekalet güçleri ve Riyad vekalet güçleri arasındaki motivasyon farkı, kentin düşmesinin ikinci sebebidir. Mansur Hadi güçleri ve komutanları, müstafi hükümetin verimsizliğinin farkına varınca, böyle bir hükümetin komuta altında görev almak için gereken motivasyona sahip olmazlar. Buna karşı BAE vekalet güçleri, askerleri ve komutanları ise bireysel ve toplumsal motivasyona sahiptirler.

BAE'ne bağlı olan Güney Geçiş Konseyi Başkanı عیدروس الزبیدی Aydarus ez-Zubeydi, 2017 yılında Mansur Hadi tarafından Aden valiliğinden azledilmişti ve bu yüzden Maaşık sarayını düşürmek için gereken motivasyona sahipti.

Aden'in düşmesinin üçüncü sebebi ise Mansur Hadi komutasındaki askerler ve komutanların bir çoğu, savaşın uzaması ve bundan kaynaklanan Yemen halkına yönelik insani sonuçları nedeni ile savaş motivasyonuna sahip değiller. Üstelik bazı komutanlar ve askerler de müstafi hükümetten ayrılarak Güney Geçiş Konseyine katıldılar.

Söylentilere göre bu grup, "Yemenlilerin kanının akıtılmasını engellemek" ve "halkın istek ve seçeneklerine itaat etmek" hedefi ile Mansur Hadi hükümetinden ayrıldılar.

Aslında müstafi hükümetin Riyad'dan emir alması ve Riyad yönetiminin ise savaşta yüksek can kaybını önemsememesi, bir çok asker ve komutanın Mansur hadi güçlerinden ayrılması ve onların Güney Geçiş Konseyine katılarak Aden'in düşmesine sebep olmuştur.