Ebu Dabi ile Riyad arasında ihtilafların aleni hale gelmesi ve Ebu Dabi yönetiminin Yemen’deki asker sayısını azaltma kararı aslında Suud rejiminin Yemen’e karşı kurduğu ittifakın varlığını sürdürmesi üzerinde doğrudan tesiri bulunuyor.

Welayet News - Kuşkusuz Yemen’de BAE ordusuna bağlı asker sayısının azalmasının en önemli sonuçlarından biri, Suud rejiminin bu savaşta yalnız kalması ve pratikte başını çektiği Yemen karşıtı ittifakın çökmesidir. Zira gerçi bu ittifak 2015 yılında kurulduğu ilk günlerde Riyad yönetimi ittifaka 10 ülke katıldığını açıkladı, ancak pratikte ittifakın iki temel kanadı olduğu anlaşıldı. Bu iki kanat ise S. Arabistan ve BAE’nden ibaretti. Şimdi ise Suud rejimi ile BAE arasındaki ihtilafların gün yüzüne çıkması ve BAE yönetimi bu savaşa katılan asker sayısını azaltma kararını açıklamasından sonra Suud rejiminin başını çektiği ittifak çok zayıfladığı ve hatta dağılma noktasına geldiği anlaşılıyor.

Gerçekte BAE’nin Yemen savaşından geri çekilmesi bir yandan Suud ittifakının bu savaşta hezimete uğradığını yansıtırken, öbür yandan Suud rejiminin de Yemen’de müttefiksiz ve tek başına kaldığını gösteriyor. Nitekim bu durumda Suud rejimi Yemen savaşında izlediği esas hedefi, yani Ensarullah hareketini iktidarın başından indirme hedefinden vazgeçerek Yemen savaşına son verebileceği ve sonuçta S. Arabistan için “Arap Vietnamı” olarak anılan bu bataklıktan çıkmak isteyeceğinden söz ediliyor.

Gerçi BAE Yemen’deki asker sayısını azaltıyor, fakat bu ülkenin Yemen’de izlediği önemli stratejilerden biri, BAE’ne bağlı milis güçlerden önemli bir ağ kurmak oldu. Nitekim şimdi Ebu Dabi yönetimi Yemen’de BAE’ne bağlı milis güçlerden yararlanmayı arttırıyor. BAE yönetimi Yemen’de El Nube el Şabvaniye, El Hazam El Emni ve Ebulabbas Tugayları gibi milis örgütleri kurmuş bulunuyor ve şimdi bu örgütler Yemen gelişmelerinde daha belirgin rol ifa ediyor. Bu çerçevede Katar’ın El Cezire TV kanalı, BAE askerler geçiş konseyine üye yüzlerce kişiyi Yemen’in dışına intikal ettirdiğini ve onlara eğitim vermeye başladığını duyurdu. Lübnan’ın El Meyadin TV kanalı da BAE 500 kadar askeri eğitim vermek üzere Yemen’in Aden limanından Ebu Dabi’ye getirdiğini duyurdu.

Bu arada Mayıs 2017’de BAE’nin desteği ile kurulan ve Mansur Hadi’nin azlettiği vali Zübeydi'nin başkanlığını üstlendiği güney geçiş konseyi hali hazırda Yemen’in güneyinin önemli bir bölümünü kendi kontrolünde bulunduruyor.

Gerçi BAE’nin Yemen’deki asker sayısının azalması, Suud ittifakının Yemen savaşında yenilgiyi kabul etmesi anlamına geliyor, fakat bu durum BAE’nin Yemen’den tamamen çekildiği anlamına gelmiyor, nitekim BAE Yemen’de desteklediği milis güçlere desteğini sürdürüyor. Bu durum kuşkusuz Suud rejiminin başını çektiği ittifak içinde Riyad’a bağlı olan ve genellikle Yemen’in istifa eden Cumhurbaşkanı Mansur Hadi’yi destekleyen milis güçlerle BAE’ne bağlı milis güçlerin arasında çatışmalara yol açabilir.

Öte yandan Yemen ordusu ve Ensarullah hareketine bağlı güçlerin Yemen’in güneyine doğru ilerlemeye başlamaları durumunda bir yandan S. Arabistan ve BAE arasındaki gerginlik ve diğer yandan da Riyad ve Ebu Dabi’ye bağlı misil güçlerin arasında çatışmalar tırmanabilir. Bu durum ise hiç kuşkusuz Suud rejimi için ciddi bir güvenlik krizine dönüşebilir.

Yemen savaşının ufku ve ayrıca Suud ittifakına bağlı güçlerin Yemen’de varlığı konusunda bir kaç önemli nokta dikkat çekiyor.

İlkin, BAE’nin emirleri arasında ve özellikle Şarje, Dubai ve Ras’ul Heyme emirlikleri ile Ebu Dabi emirliği arasında Yemen savaşına katılmaya devam etme konusunda ciddi ihtilafların baş gösterdiği anlaşılıyor. Haber kaynakları söz konusu emirliklerin liderleri BAE veliaht prensi Muhammed bin Zayed’e Yemen savaşına katılma sürecine son vermesi yönünde ciddi baskı uyguladığını, zira bu savaş BAE’ne zarar vermeye başladığını belirtiyor.

Bundan başka hali hazırda Muhammed bin Salman tarafından yönetilen S. Arabistan yönetimi birçok siyasi, güvenlik ve insan hakları eksenli dosyalarla karşı karşıya bulunuyor. Buna göre BAE liderleri Suud ittifakında yer alan bir üye olarak S. Arabistan’ı ilgilendiren dosyalara ve sorunlara karışmak istemiyor. Bu yüzden Yemen savaşının devam etmesi Ebu Dabi ile Riyad arasında baş gösteren çatlağın daha da derinleşeceği ve Suud ittifakının Yemen’deki askeri varlığını daha fazla etkileyeceği anlaşılıyor.

Yemen konusunda dikkat çeken ikinci nokta, BAE ile Ensarullah hareketi arasında S. Arabistan’ın gözünden uzak bir şekilde müzakerelerin başlama ihtimalidir. Bazı haber kaynakları da BAE ile Ensarullah hareketi arasında bir dizi gizli temasların gerçekleştiğini ve iki tarafın gizlice bazı anlaşmalara vardıklarını belirtiyor. Kuşkusuz BAE ile Ensarullah hareketi arasında her türlü anlaşma, Suud ittifakının Yemen’e dayattığı savaşta kesin yenilgisi anlamına gelir. Bu durum aynı zamanda Suud rejimini daha zor durumda bıraktığı gibi, Yemen’in güneyinde Riyad ve Ebu Dabi’ye bağlı güçlerin arasında çatışmaları tırmandırabilir.

Yemen konusunda dikkat çeken üçüncü nokta, uzmanların BAE’nin Yemen’deki askerlerini geri çekmesi Riyad ile Ebu Dabi arasındaki gerginliğe yol açacağı yönündeki inancıdır. Zira bu durumda Suud rejimi Yemen savaşında izlediği taktiğini yeniden gözden geçirmek zorunda kalacaktır. Suud rejimi BAE askerlerinin çekildiği bölgelerin kontrolünü ele geçirmeye çalışıyor. Bu çerçevede bazı Suud subayların Maha ve Hoha limanlarında bir kaç askeri üssün kontrolünü ele geçirdikleri ve Suud rejimi bazı askerlerini BAE’ne bağlı milis güçlerin bulunduğu Yemen’in Aden eyaletine sevk ettiği belirtiliyor. Ancak Suud rejiminin bu hareketi Riyad ve Ebu Dabi’ye bağlı güçlerin arasındaki çatışmaları daha da tırmandıracağı ve sonuçta Suud rejiminin Yemen’deki sıkıntılarını artıracağı belirtiliyor. Zira bu durumda, Suud rejiminin Yemen’de daha fazla bölgenin kontrolünü ele geçirebileceği veya geçiremeyeceği konusu gündeme geliyor.

Yemen konusunda dikkat çeken dördüncü ve son nokta, BAE’nin Yemen savaşından çekilmesi, Suud rejiminin bu savaşta yalnız kaldığı ve Yemen ordusu ve Ensarullah hareketine karşı yenilgisinin daha da kesinleşmesi anlamına geldiği gerçeğidir. Bazı uzmanlar ise BAE’nin Yemen’deki güçlerini geri çekme kararını, Suud rejimi ve veliaht prensi Muhammed bin Salman karnesine önemli bir yenilgiyi kayda geçirmeye yönelik alınan bir karar şeklinde yorumluyor.