İşgalci İsrail Arap ülkelerinden para toplayarak mültecilerin meselesini çözmek istiyor. Oysa mülteciler kendi topraklarına geri dönmelidir. Bu hareketin sembolü, her hafta Gazze’de temrini yapılan geri dönüş yürüyüşüdür ve ilhamını Kudüs Günü’nünden almıştır. Geri dönüş yürüyüşünün sloganı, ‘eve dönüş’tür ve makul bir slogandır. Eğer bu slogan yayılırsa ve dünyanın her noktasındaki her Filistinli eve dönmek istiyorum derse  İsrail’den geriye bir şey kalmaz.

Welayet News - Uluslararası uzmanı Hüseyin Şeyhülislam, İslam İnkılabı Liderinin devlet yetkilileriyle görüşmesinde Filistin meselesinin önemine ilişkin açıklamalarına işaretle, şöyle dedi: “Biz iki cepheyle karşı karşıyayız. Biri, istikbar cephesidir; Siyonist rejim, Amerika ve bazı Arap ülkeleri bu cephenin parçalarıdır. Geçmişte İran Şah’ı da bu cephede yer alıyordu. Diğeri de mazlumların, mültecilerin ve Filistin, Lübnan ve Yemen gibi kendilerine zulüm yapılmış olan milletlerin cephesidir. Bu iki cephe birbiriyle çatışma halindedir. Bu çatışmanın sembolü de Filistin ve Mescidül Aksa’dır”.

Siyonistlerin geçmişte Nil’den Fırat’a kadar uzanan bölgeyi ele geçirmek istediğini ve petrolün dünyanın diğer bölgelerine intikalini sağlayan güzergahları ve coğrafyanın en önemli noktaları sayılan Süveyş Kanalı, Babul Mendep ve Hürmüz boğazları gibi stratejik su yollarını ve bu bölgenin petrol ve asli servetini barındıran bütün sahaları kontrol altına almayı hedeflediğini belirten  Şeyhülislam, “Bu ilerleme bu şekilde devam etti. 1982’de Beyrut’u işgal etmeyi başardılar. Amerika, İsrail ve Fransa Lübnan’a askeri güç gönderdiler ve bu işgali değil sadece siyasi açıdan, askeri açıdan da destekliyorlardı ve işe öylesine güçlü başlamışlardı ki Yaser Arafat’ı gemiye bindirip Beyrut’tan çıkarmışlardı. Binlerce Filistinli mülteci Sabra ve Şatilla’da falanjistler tarafından katledildi ve İsrailliler, Beşir Cemayel’i Lübnan’ın Cumhurbaşkanı olarak seçtiler” diye ifade etti.

“Tam da bu noktadan itibaren direniş şekillendi, aşama aşama savaşarak İsraillileri geri püskürttü ve 2000 yılında bütün Lübnan özgürleşti” diyen İslami Mezhepleri Yakınlaştıma Kurulu’nun uluslararası sorumlusu, “Bu, Siyonistlerin ilk yenilgisiydi ve o günden sonra kazandıkları bir zafer olmadı. 2005’den itibaren Gazze’yi boşalttılar. 2006’da Lübnan’a saldırdılar ama başaramadılar. 2008’de Gazze’yi 22 gün ateş altına aldılar ama başaramadılar. 2014’de 50 günden fazla Gazze’yi hedef aldılar yine başaramadılar. Son aylarda ise İsrail saldırısı 48 saat sürdü ve kendileri ateşkes çağrısı yaptılar” hatırlatmasında bulundu.

 “Geçmişte sürekli Araplar yeniliyordu ve ateşkez talebinde bulunuyorlardı ama şimdi İsrail geri çekilme talebinde bulunuyor” diyen Şeyhülislam, “Bugün Gazze güçlü bir şekilde meydana çıkabilir ve Siyonistlerin demir kubbesi de işe yaramaz. İki cephenin şu anki durumu böyle ve kurdukları korku denklemi bozulmuştur. Mazlumların ve mültecilerin cephesi olan direniş cephesi şimdi direnecek ve teslim olmayacak güçtedir. Güç dengesi bölgede tersyüz olmuş ve Filistin meselesi bu karşılaşmanın sembolüdür” ifadelerini kullandı.

Şeyhülislam, devamla şunları belirtti: “Sömürgeci güçler de bunu anlamış bulunuyorlar, canilerin ve büyük şeytanın cephesi her geçen gün biraz daha zayıflamakta ve elinden gelen her işi aynı gün içinde yapıyor, çünkü o işi gelecek yıl bitirebilir mi bitiremez mi, belli değil. Bu nedenle, yüzyıl anlaşmasını öne sürmüştür”.

Uluslararası uzmanı, ‘yüzyıl anlaşması Filistin davasını ortadan kaldırmak içindir ve Filistin meselesi, Mescdül Aksa’yı ve çeşitli ülkelerdeki Filistinli mültecileri ilgilendiren bir toprak meselesi ve siyasi bir konudur’ diyerek, şöyle dedi: “İşgalci İsrail Arap ülkelerinden para toplayarak mültecilerin meselesini çözmek istiyor. Oysa mülteciler kendi topraklarına geri dönmelidir. Bu hareketin sembolü, her hafta Gazze’de temrini yapılan geri dönüş yürüyüşüdür ve ilhamını Kudüs Günü’nünden almıştır. Geri dönüş yürüyüşünün sloganı, “eve dönüş”tür ve makul bir slogandır. Eğer bu slogan yayılırsa ve dünyanın her noktasındaki her Filistinli ‘eve dönmek istiyorum’ derse, İsrail’den geriye bir şey kalmaz”.

Welayet News