İran Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin Irak’a giderek, Tahran’ın nüfuzu altındaki direniş gruplarından hazırlık yapmalarını istediği ileri sürüldü.

Welayet News - İngiliz The Guardian gazetesinin haberine göre, Süleymani bu talebi üç hafta önce Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) milislerinin liderleri ile Bağdat’ta yaptığı toplantıda dile getirdi. Martin Chulov imzalı haberin kaynağı ise, İngiliz istihbaratına mensup iki üst düzey yetkili.

Süleymani’nin düzenli aralıklarla milis liderleri ile toplandığını belirten istihbarat yetkilileri, ancak bu kez toplantının, bölgede artan gerilimle bağlantılı olarak daha farklı bir atmosferde geçtiğini söylemişler. Martin Chulov, işte bu toplantıdan sonra, “Tahran ile Washington arasında sıcak çatışma yaşanmasını istemeyen ve böyle bir çatışmada Irak’ın cephe haline gelmesinden endişe eden İngiliz, Amerikalı ve Iraklı yetkililer” arasındaki diplomatik aktivitenin arttığını yazıyor.  

ABD, geçen hafta bölgedeki Amerikan hedeflerine yönelik saldırı hazırlığı yapıldığına dair istihbarat duyumlarını gerekçe göstererek Ortadoğu’daki askeri varlığını artırma kararı almış, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da, 8 Mayıs’ta Almanya Başbakanı Merkel ile toplantısını iptal edip, sürpriz bir şekilde Irak’a gitmişti. Amerikan Dışişleri Bakanlığı, salı günü ise, acil görevi olmayan personeline, Irak’taki Amerikan diplomatik temsilciliklerinden ayrılmaları için talimat verdi. Bu talimat da yine İran’ın bölgedeki “vekil” güçleri aracılığıyla saldırı düzenleyebileceğine dair istihbarat duyumlarına dayandırıldı.

İngiltere Irak’taki personelini artan güvenlik riskine karşı uyardı

Daha önce ABD’nin İran’la ilgili tehdit algısını paylaşmadığını söyleyen İngiltere, perşembe günü itibariyle çark etmiş görünüyor. İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, İran ve/veya milislerinin bölgede ABD veya diğer müttefik güçlere karşı saldırı düzenleyebileceğine dair Washington’ın dile getirdiği “güvenlik endişesi”ni paylaştıklarını duyurdu. Hunt, Twitter’da şu paylaşımı yaptı: “ABD Dışişleri Bakanı Pompeo ile geçen hafta Londra’da, pazartesi günü ise Brüksel’de İran’ı görüştük. İran tehdidinin arttığı değerlendirmesini paylaşıyoruz. Her zamanki gibi ABD ile yakın çalışıyoruz.”

Hunt’ın paylaşımından kısa süre sonra da, Londra’nın Irak’taki İngiliz personelini artan güvenlik riskine karşı uyardığı haberi geldi.

NYT: İran’la ilgili tehdit algısının kaynağı uyduyla çekilmiş fotoğraflar

New York Times (NYT) gazetesi ise, ABD’nin İran’a karşı alarma geçerek Körfez bölgesine askeri yığınak yapmasını, farklı bir gerekçeye dayandırdı. Gazetenin üç Amerikalı istihbarat yetkilisine dayandırdığı habere göre, İranlı paramilis güçler Basra Körfezi’nde askeri botlara füze yerleştirirken uydu aracılığıyla görüntülenmiş. Bu fotoğrafları gören Washington da, İran Devrim Muhafızları’nın bu füzeleri bölgedeki Amerika güçlerine karşı kullanabileceği endişesiyle önlem almış. NYT, ABD yönetimi içinde bu fotoğrafları İran’ın saldırı hazırlığı olarak yorumlayanlar – Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ve Dışişleri Bakanı Mike Pompeo- olduğu gibi, savunma amaçlı değerlendirenlerin de olduğunu yazıyor.

2003’teki gibi asılsız iddialarla savaşa bahane mi üretiliyor?

Trump yönetiminin “istihbarat duyumlarına” dayanarak bölgeye askeri yığınak yapma kararı, kamuoyuyla paylaşılan bir kanıt olmadığı için, Amerikan medyası tarafından Irak savaşı öncesinde olduğu gibi, asılsız iddialarla İran’la savaşa bahane üretildiği yorumlarına neden olmuştu. ABD ve İngiltere, Birleşmiş Milletler’in aksi yöndeki raporlarına rağmen, Saddam Hüseyin’in kitle imha silahlarına sahip olduğunu ileri sürerek, 2003’te Irak’a saldırmıştı. Var denilen kitle imha silahları asla bulunamadı.