Trump’ın uslu Arap liderlerine verdiği hediye: Hakaret ve aşağılama
Arap liderler kendi bekaları için Trump’ın yaptığı onca hakarete, aşağılamaya karşı sadece gülümsemekle yetiniyorlar.
Welayet News - Amerika Birleşik Devletleri kendi tarihinde Trump gibi bir politikacıyı daha görmüş değildir; öyle bir başkan ki, tilkilik yapmak, aptallık, yalan söylemek, ülke içinde ve küresel düzeyde kriz çıkarmak, ırksal ayrımlıcılık yapmak ve duyguları galayana getirmekte önceki bütün başkanları sollamış görünüyor.
ABD Başkanı Trump’ın tutarsız ve akıl dışı girişimleri, üst üste söylediği yalanlar nedeniyle Washington Post gazetesi yayımladığı bir haberde, Trump’ın iş başına geldiğinden bu yana 10 binden fazla asılsız ya da saptırıcı iddiayı ve 5 binden fazla yalanı 601 gün zarfında söylediğine dikkat çekti.
Trump’ın yalanları, aptallıklarının yanı sıra dünyaya hakim olmak için ipini koparmış olan çılgınlığı ABD’nin gerçek yüzünü dünyaya gösterdiği gibi bu ülkeyi bir adım daha uçuruma yaklaştırmıştır. Bu arada Trump için geriye sadece Amerika’daki muhafazakar kanat, Netanyahu gibi İsrailli aşırı sağcılar ve sınırlı sayıda Arap lideri kalmıştır ki onun verdiği desteklerin karşılığını ödüyorlar.
İsrail’in Amerika taraftarı olmasında şaşılacak bir şey yoktur ama bazı Arap liderlerin ihanetinin dikkatlice değerlendirmeye tabi tutulması gerek. Trump kendi yandaşları arasında konuşurken, Suudi Arabistan’ın bir telefon görüşmesiyle 500 milyar doları Amerika’ya başettiğini ve Arabistan kralı Selam bin Abdülaziz’le yaptığı telefon görüşmesinde, ‘Amerika’nın Arap ülkelerini desteklemek için kendini yırttığını ve Arabistan’ın bu desteğin maliyetini petrol dolarlarından ödemesi gerektiğini” kendisine ilettiğini söylemişti. Bu açıklama şu anlama geliyor; önceki ABD başkanları Arap ülkelerinin servetlerini yağmalamak için işe böyle başlamamışlardı ve bu şeref(!) ona aittir.
Arap yöneticileri Amerika’nın sahte gücü karşısında o denli pısırıklaşmış ve telim olmuşlar ki Trump aşağılayıcı bir dille Arap milleti, devlet ve liderleriyle konuşuyor ama Al-ı Suud, Al-ı Halife veya Al-ı Nahyan gibi hakim Arap hanedanlar, bir gün tahtları sallanır da koltuklarını elden verirler diye böyle hakaretlere karşı ABD ile diplomatik veya ticari ilişkilerini keseceklerine, sadece bir gülümsemeyle yetiniyorlar.
Amerika yıllarca diktatör Arap krallarını himaye etmiş ve yeşil ışık yakarak onlardan her türlü itirazı ve çığlığı en feci biçimde bastırmalarını istemiştir. Anlaşmanın şekli şöyle: Amerika yol haritasını çizer ve karşılığında, yaptığı planlamanın maliyetini yüksek bir mablağla Suudilerden alır.
Genel olarak Amerika ve özel olarakta Trump İslam ümmetine karşı düşmanlığını göstermek için elinden ne geliyorsa yapmakta ve Arap ülkelerinde sanki hiçbir lider veya millet yokmuş gibi bu ülkelere davranmaktadır. Filistin’i, Kudüs’ü ve Golan’ı rahatça ve bir imzayla Netanyahu’ya verdi Arap yöneticileri kaşlarını bile çatmadılar. Arap yöneticileri iktidarda kalmak için her türlü adımı atacaklardır; ister bu, Amerika’yla işbirliği yaparak Filistin davasına ihanet etmek olsun ister mazlum Yemen ve Bahreyn halkının katledilmesi olsun yapmayacakları bir şey yoktur.
Amerika’nın İslam ümmetine karşı izlediği düşmanca ve hasmane politikalar bölgenin mazlum milletlerini gaflet uykusundan uyandırmış ve onların bilincini yüksek bir boyuta taşımıştır. İslam ümmeti, küresel istikbarın sadece zorun ve gücün dilinden anlandığını bilmelidir, zira güçle alınan şey ancak güçle geri alınır.
Welayet News
Yeni yorum ekle