David Friedman: Trump İsrail'in Beyaz Saray'da oturacak en büyük dostu
Kısaca AIPAC olarak bilinen Amerikan İsrail Halkla İlişkiler Komitesi'nin 2019 konferansı dün sona erdi. Konferansın ikinci gününün akşam bölümünde ABD'nin Birleşmiş Milletler eski daimi temsilcisi Nikki Haley konuştu.
Welayet News - Nikki Haley'in konuşması Gazze'den Tel Aviv'e atılan roketin yankıları henüz sürerken yapıldı. Birleşmiş Milletler'de çalıştığı dönem hakkında sorulan soruya Haley kuruluşun İsrail'e karşı önyargılı olduğunu iddia eden cümlelerle cevap verdi.
Haley en önemli başarılarını da UNESCO'dan çıkmak, İran ile yapılan nükleer anlaşmadan ayrılmak ve İran'ı hedefe oturtmak olarak sıraladı. İnsan Hakları Konseyi'nden de çıkarak geride kalan ülkelerin üzerine İsrail karşıtı önyargı yükünü bıraktıklarını ekledi. Ayrıca Birleşmiş Milletler'in Hamas'ı tanımasını sağladıklarını öne sürdü. Elçiliği Kudüs'e taşıdıklarını hatırtlattı.
Nikki Haley sürekli olarak İsrail'in zorbalığa maruz kaldığı iddiasını tekrarladı. İsrail'in Son derece tehlikeli bir bölgede sağlam bir demokrasiye sahip olduğunu öne süren Haley komşu ülkelerin İsrail'i desteklemek yerine ona vurduklarını da savundu. İsrail'in yanında durulması gerektiğini öne süren Haley İsrail'in de saldırılara cevap verdiğini söyledi.
Haley Birleşmiş Milletler'de olduğunu iddia ettiği İsrail karşıtı ön yargıyı 1967 savaşından mağlup ayrılan Arap rejimlerinin silahla yapamadıklarını petrol ve diğer zenginliklerini kullanarak parayla yapmaya çalışmalarına bağladı.
Haley konu İran'a gelince İran'ın da Kuzey Kore gibi halkına baskı uygulayan bir devlet olduğunu ve izole edilmesi gerektiğini öne sürdü. Avrupalıların da nükleer anlaşmanın sürdürülebilir olmadığını fark ettiklerini ve başka seçenekler düşüneceklerini iddia etti.
Nikki Haley ayrıca Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Güney Sudan, Suriye ve Venezuela yönetimlerini kendi halklarına zulmetmekle suçladı.
David Friedman: Beyaz Saray'daki ekip İsrail açısından büyük şans
AIPAC konferansının üçüncü ve son günüde ABD'nin İsrail Büyükelçisi David Friedman da bir konuşma yaptı. Firedman da söze Gazze'den Tel Aviv'e atılan roket ile başladı. Roketin ayrım gözetmeden tüm Yahudileri ve İsrail rejimini hedef aldığını söyledi. Aynı şekilde ayrım yapmadan tüm Yahudilerin ve İsrail rejiminin desteklenmesi gerektiğini öne sürdü.
Friedman daha sonra ABD Başkanı Donal Trump'ın on ay önce verdiği elçiliği Kudüs'e taşıma kararını hatırlattı. Geride kalan on ay boyunca elçiliğin sürekli genişletildiğini söyledi. Elçiliğin taşınmasının Yahudilerin 2 bin yıldır devam eden Siyon'a yani Kudüs'e dönme çabası için bir dönüm noktası olduğunu ifade etti.
Golan'ın İsrail'e verilmesinin de Siyonist rejimin güvenliği açısından önemine dikkat çeken Friedman Başkan Trump'ın İsrail'in Beyaz Saray'da oturacak en büyük dostu olduğunu söyledi.
İran ile yapılan nükleer anlaşmaya da değinen Friedman anlaşmanın İran'a büyük avantajlar sağladığını ancak bölgedeki örgütlere destek vermesi ya da ABD ve İsrail'i tehdit etmeyi durdurması gibi maddeler içermediği için oldukça zayıf olduğunu öne sürdü.
Friedman Filistin meselesi ile ilgili olarak da konuştu. ABD yönetiminin İsrail'in karşı karşıya kaldığı güvenlik tehditlerinin farkında olan bir ekipten oluştuğunu söyledi. Başkan Trump, yardımcısı Mike Pence, Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Jared Kushner, Jason Greenblatt ve hatta Friedman gibi isimlerin İsrail açısından büyük bir şans olduğunu ifade etti.
Yeni yorum ekle