Arabistan'daki Muhalifler Tedirgin
Batı Asya uzmanlarından Zengene, Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra Suudi Arabistan'daki iç itirazların Veliaht halefliğinden çok daha geniş olduğunu ve birçok muhalifin kendilerine karşı fiziki hesaplaşmaların başlayabileceğinden endişe duyduklarını belirtti.
Welayet News - Suudi Arabistan Başsavcılığı resmi bir açıklama yaparak, Cemal Kaşıkçı'nın bu ülkenin İstanbul Başkonsolosluğu'nda çıkan arbede sırasında katledildiğini duyurdu. Bu açıklamada, Kaşıkçı cinayetinin ayrıntılarına değinilmedi. Ancak Türk ve Amerikan basını bu cinayetin birçok ebadını ifşa etti. Bu açıklama birçok soru işaretleri ve çelişkileri içeriyor ki dünya genelinde siyasiler ve uzmanların eleştirilere yol açmıştır. Bu açıklamanın neden yapıldığını inceleme ve değerlendirme amacıyla Batı Asya gelişmelerini takip eden kıdemli uzmanlardan Dr. Sabah Zengene'nin görüşlerine başvurduk.
Zengene, Riyad'ın Cemal Kaşıkçı cinayetini resmen itiraf etmesine işaretle şöyle dedi: Suudi Arabistan Başsavcılığı, tüm ülkelerin muhalif gazetecinin Suudi Arabistan'ın başkonsolosluğunda öldürüldüğünü protesto etmesi ve giderek itirazların daha da büyümesini ve diğer yandan Batılı ülkeler başta olmak üzere muhtelif ülkelerin baskısının artmasını görünce Kaşıkçı cinayetini kabul etmek zorunda kaldı. Oysa ilk günlerde Suudi Kral ve Veliaht Prensi cinayeti inkar ediyorlardı. Riyad, Kaşıkçı'nın konsolosluğa gitmediğini ilk başta ileri sürdü ancak medya giriş anı görüntüleri düşünce Suudi yetkililer başka bir anlatı yaparak, Kaşıkçı'nın konsolosluktan çıktığını söylediler. Ardından yeni çıkan görüntüler yüzünden Suudi yetkilerle gerçekler karşısında teslim olarak Kaşıkçı cinayetini resmen itiraf etmiş oldular.
Suudilerin Çelişkili Açıklamaları
Batı Asya uzmanı, çelişkili açıklama yapan Suudi Arabistan'ın Başsavcılığı'nın açıklamasının ne kadar inanılır olması hakkında ise şöyle dedi: Riyad'ın bu bağlamda pozisyon değiştirme ihtimali var. Nitekim Başsavcılığın açıklama ile Suudi yetkililerin ilk günlerde yaptıkları açıklamalar arasındaki çelişkileri görmek mümkün hem de fazladır. Kaşıkçı cinayeti ile ilgili gerçekler ortaya çıkarılmalı. Riyad yönetiminin ilerleyen günlerde başka açıklamalar yapacağını düşünüyorum.
Kaşıkçı Cinayeti, Bin Selman'ın Bilgisi Dışında Olamaz
Suudi yetkililerin bir grup başına buyruk kişilerin Kaşıkçı cinayetini işlediğine dair iddiaları hakkında ise Zengene şu değerlendirmede bulundu: Bu iddiayı kabul etmek mümkün değil zira, İstanbul konsolosluğuna giden tüm kişiler, Muhammed Bin Selman'a çok yakın isimlerdir. Bunlardan bazıları askeri isim, bazıları da değil. Onlar sivil bir uçak ile Suudi Arabistan'daki askeri bir havaalanından Türkiye'ye gelip, işlerini tamamladıktan sonra aynı uçaklar geri döndüler. Bütün bunların Savunma Bakanı ve Bakanlığın izni olmadan gerçekleşmesi mümkün değil.
ABD'de Kaşıkçı Anlaşmazlığı
Zengene değerlendirmesinin başka bir bölümünde Amerikalı bazı senatörlerin Riyad'a yüklenmelerine işaretle, ABD'de Suudi Arabistan'a karşı hareket konusunda görüş ayrılığının olduğunu belirterek, ABD Başkanı ve damadının Bin Selman ile işkilli mali ilişkileri olduğu için onların Kaşıkçı cinayetini izah etmeye veya savsaklamaya çalıştıklarını, ancak ABD'deki bazı senatörlerin Bin Selman'ın Kaşıkçı cinayetinde kesinlikle rolü olduğuna inanaraktan Bin Selman'ın cezalandırılması ve hatta görevden alınması gerektiğini belirttiklerini vurguladı.
Ufak Tefek Değişiklikler Yararsız
İranlı uzman sözlerinin devamında, bu konunun Suudi Arabistan'ın ABD'nin kuklası ve hizmetkarı olduğunu gösterdiğini, öyle ki Amerikan yetkililerinin çok kolay şekilde Veliaht Prensi'ni değiştirip, yerine başka ismi getirebildiklerini belirtti.
Uzman, Amerikalı senatörlerin yaklaşımı ve Riyad'ın cezalandırılması isteklerinin onların işlerin Trump'ın istediği gibi gitmesine izin vermeyeceklerini gösterdiğini, senatörlerin Yemen savaşının durdurulması gerektiğini ve Suudi Arabistan'a ABD'nin silah sevkiyatını durdurması ve hatta Suudi Arabistan'a yaptırım yapılmasını istediklerini ifade ederek, bu isteklerin Bin Selman'ın etrafındaki 3-4 çalışanın görevden alınmasıyla ve yer değişikliği yapılması ile biteceğine inanmadığını vurguladı.
Fiziki Hesaplaşmalar
İran'ın İslam İşbirliği Teşkilatı'ndaki eski temsilcisi Zengene, Bin Selman'ın kardeşinin yerine geçebilmesi konusunda ise, bunun bir tahminden ibaret olduğunu, ancak Al-i Suud ailesi içinde gerilimin yükseldiğini ve kendilerini Veliaht koltuğu için daha uygun ve liyakatli gördüklerini, Bin Selman'ın amcalarından birinin bu olayı yatıştırmak için gündeme getirilebileceğini vurguladı. Zengene, Suudi muhalif gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra Suudi Arabistan'daki iç itirazların Veliaht halefliğinden çok daha geniş olduğunu ve birçok muhalifin kendilerine karşı fiziki hesaplaşmaların başlayabileceğinden endişe duyduklarını vurguladı.
Kraliyet Ailesinde Değişiklik Olasılığı
Zengene sözlerinin son kısmında, Suudi Arabistan'da Müslüman Kardeşler'e eğilimli olan ve ılımlı mezhebi kanatların da Bin Selman'ı protesto edenlere katıldıklarına işaretle, bunların kendi itirazlarını ciddi şekilde dillendirmeleri için uygun bir fırsatın elverdiğine inandığını kaydetti.
İranlı uzman, Bin Selman'ın gitmesinin kolay olmadığını ve bunun sonuçları olacağına inandığına işaretle, Trump, Bin Selman, Kushner ve muhtemelen Türkiye, Kaşıkçı dosyasını kapatamadıkları halinde Bin Selman'ın gideceğini ve kardeşi veya amcalarından birinin yerine geçeceğini belirterek, Al-i Suud ailesinde değişiklik ihtimalinin zayıf, ancak Türkiye ile gizli anlaşma yapılmasının güçlü olduğunu belirtti.
Yeni yorum ekle