Almanya’nın Osterholz-Scharmbeck şehrinde Kur’an ve Ehl-i Beyt Mektebi Osterholz tarafından düzenlenen Gadir-i Hum merasimi büyük bir katılım ve coşkuyla kutlandı.

Welayet News – Allah’u tealanın Peygamberimize Veda Haccı dönüşünde 120 bin sahabi önünde Hz. Ali’ye İmametle Velayeti vermekle emrettiği gün olan Gadir-i Hum olayını anmak için  Kur’an ve Ehl-i Beyt Mektebi Osterholz Merkezinde coşkulu bir merasim düzenlendi.

Kalabalık bir katılımla gerçekleşen merasim Abdullah Alban Hocanın Kur’an tilavetiyle başladı.

Merasim Yunus Çakar’ın günün ehemmiyetiyle ilgili almanca konuşmasıyla devam etti. Daha sonra Mehdi Koyun ve Musa Başçi gençler ‘’Gadir Hum olayına şahit olan sahabelerin gözüyle’’ almanca bir sunumda bulundular.

Gadir-i Hum olayının Kum Sanatı kalıbında sinevizyon olarak gösterisi sunulduktan sonra misafir konuşmacı Ruhullah Güneş Hoca kürsüye davet edildi. Güneş Hoca, Resul-i Ekrem’in buyurduğu: Herşeyin bir üstünü ve efendisi olduğunu ve Kitapların en üstünü Kur’an, 12 ayın en üstünü Ramazan ayı, Ramazan ayının en üstün vakti Kadir Gecesi, cennetin en üstünü Firdevs, meleklerin en üstünü Cebrail, Peygamberlerin en üstünü Hz. Muhammed (s.a.a) Vasilerin en üstünü Hz. Ali, amellerin en üstünü Resul-i Ekremi ve Hz. Ali’yi sevmektir’’ hadisini katılımcılara detaylı bir şekilde açıkladı.

Kapanış konuşmasını yapmak için Kur’an ve Ehl-i Beyt Mektebi Osterholz’un başkanı İbrahim Çakar Hoca kürsüye davet edildi.

İbrahim Çakar Hoca, Gadir olayının İslam tarihinde bir kırılma noktası olduğunu, eğer müslümanlar Gadir-i Hum’a sadık kalsalardı ve Resul-i Ekrem’in vasiyetine sahip çıksalardı, İslam tarihindeki ihtilafların, iç kavgaların, tahrif ve sapmaların çoğunun olmayacağını belirtti.

Çakar Hoca, konuşmasının devamında Allah’u Teala’nın Velayet ile dini kamil kıldığını ve nimetlerini de nimetlerin en büyüğü ve en değerlisi olan Velayet nimetiyle tamamladığını söyledi. Ancak Velayet anlayışını içeren bir dinden Allah’ın razı olduğunu, ve kafirlerin de ancak böylesi bir dinden ümitlerini kestiklerini belirten Cakar Hoca, günümüzde de İslam alemine bakıldığında İran İslam İnkılabı’nın zaferiyle hakim olan Velayet düşüncesi bugünkü İslam düşmanlarının korkulu rüyası haline geldiğini söyledi. Bugün İslam dini adına bir çok düşüncenin ortaya atıldığını,  ancak bunların içinde sadece İran İslam İnkılabı’yla sunulan öz Muhammedi İslam, İslam düşmanları için gerçek anlamda bir tehdit arz ettiğini, Suudi Arabistan ve diğer İslam ülkelerinde hakim olan sözde İslam'ın, direk veya dolaylı bir şekilde ABD başta olmak üzere müstekbir güçlere hizmet ettiğini vurguladı.

Çakar Hoca, Velayete inanan kişilerin İslam İnkılabının zaferiyle ve Velayetin hakim olmasıyla artık ‘’keşke ben de Resuli Ekremin zamanında, İmam Ali’nin zamanında yaşasaydım onlara yardım etseydim, ya da İmam Mehdi’nin askerlerinden olsaydım ona yardım etseydim deme bahanesi kalmadığını belirtti.

İnsanlar hangi dönemde yaşadıklarının pek bir önemi olmadığını, önemli olan insanın kendi bulunduğu çağda Velayet makamına karşı sorumluluk ve vazife bilincinde olmasıdır. Biz bugün vazife ve sorumluluktan kaçarsak, inanın Peygamerin zamanında yaşasaydık yine de sorumluluktan kaçanlardan olurduk…

Biz bugün hakkın, adaletin, ahlakın yeryüzünde hakim olması için mücadele etmiyorsak, yarın İmamı Zaman zuhur ettiğinde de bunu yapmayacağız.

Merasim akşam namazından sonra katılımcılara ikram edilen pasta ve tatlıyla son buldu.

Kur’an ve Ehl-i Beyt Mektebi

Welayet News