Ne zaman mazlum, susuz ve öldürülmüş bir çocuktan bahsetsek, kalbimiz Kerbela'yı anıyor. Gözler yaşarıyor ve kalpler sızlıyor...

Welayet News  - Ali Asgar'ın Şehadeti

Ali Asgar'ın Kerbela'da şehadeti tarihin en acı anlarından biridir. İmam Hüseyin'in (a.s) bütün ashabı ve yarenleri  sahaya çıktılar ve şehit oldular. Hakk'ın  cephesinde yalnızca iki Erkek kalmıştı: Hüseyin (a.s.) ve İmam Seccad (a.s.).  İmam Seccad o gün Allah'ın dilemesiyle hayatta kalmak ve İmam Hüseyin'den (a.s) sonra ümmetin imametini  devralmak için hastaydı.

Ali Asgar  6 ayılık bir bebekti, Çadırlarda onun susuzluğunu giderecek su yoktu, annesi "Rabab"ın da ona verecek sütü yoktu.

İmam  Hüseyin (a.s.) Ali Asgar'ı kucağına aldı ve düşmana doğru ilerledi. Yezid'in ordusunun önünde durdu ve şöyle dedi: "Ey insanlar! Bana merhamet etmiyorsanız, bu çocuğa merhamet edin..."

Ama sanki taş yüreklerine merhamet tohumu serpilmemiş, dünyanın bütün kötülükleri varlıklarının derinliklerine kök salmıştı; Çünkü, Resûlullah (s.a.v.)'in çocuğuna bir avuç su ikram etmek yerine, Beni Esad'dan (ki "Harmele bin Kehl" olduğu rivayet edilir) bir okçu, yaya bir ok saplayıp çocuğun boğazını hedef aldı. Aniden İmam'ın (a.s) elleri ve göğsü kana bulanmıştı... Bebeğin küçük başı ve narin boynu vücuttan ayrılmıştı.

 İmam Hüseyin'in acısının türü farklı" demeleri Ali Asgar'ın acısından ya da onun susuzluk hikayesinden kaynaklanıyor olabilir. Ali Asgar'ın şehadetinin acısı Kerbela'nın sıcak topraklarından daha yakıcıydı. Her insanın kemiklerini yakan Gazzeli çocukların hikayesi gibi.

Bu olay 1400 yıl önce kerbelada yaşanmıştı ve şimdi bu asırda gözlerimizin önünde yeniden yaşanıyor.  İmam Humeyni'nin buyurduğu gibi.

"Her gün Aşura , her yer kerbela"

Şehit Ayetullah Mutahari, "Şimr 1400 yıl önce öldü, zamanınızın Şimrin'i tanıyın" sözlerini derken sanki bu günleri görmüş ve bizlere sesleniyor. Bugünün Şimr'i , Harmelesi , Yezidi işgal altındaki Filistin topraklarında siyonist israildir. Bugünün kerbelası Filistindir.

Bugünlerde Filistin'de yaşananlar, Gazze'nin savunmasız ve mazlum çocuklarının masumca katledilmesi, işgalci ve çocuk öldüren İsrail rejiminin kitlesel katliamları akıllara şu soruyu getiriyor: 1400 yıllık Aşura'dan sonra insanlık başka bir Aşura görecek mi? ?

 İsrail'in Gazze'ye saldırmasından önce Gazze halkının kuşatılması, Hz. Hüseyin (as) ve yandaşlarının Aşura hadisesinden önce kuşatılmasına benziyor ve bu bizzat, içinde bulunduğumuz dönemde bir başka Aşura'nın yaşanacağının habercisi olmuştur. çocukların, kadınların ve yaralıların su ve gıdaya ulaşmasının engellenmesi, çocukların babalarının kucağında şehit edilmesi, Siyonistlerin kadınlara ve yaşlılara yönelik zalimce davranışları, Gazze halkının öldürülmesi, yağmalanması ve soykırımı. Peki bunlar Zaman'ın Yezidleri olduklarından  başka bir şeyi mi gösteriyor?

İmam Hüseyin (a.s)'ın kıyamı'nın devam etmesi ve Ali Asgar'ın (a.s) babasının kollarında kana bulanmış boynu, dönemin Yezidileri yani İsrail tarafından bir kez daha dünyaya sergilendi. Nasıl ki Aşura günü Yezid'in zulmü uzun sürmediyse, İsrail'in zulmü de uzun sürmeyecek. Filistin halkının direnişi ve istikrarı, İsrail'in yok olmasına zemin hazırlayacaktır.

Welayet News