BM’den 'Gazze'de Ateşkes' Kararı İçin 'Bağlayıcı Değil' Diyen ABD’ye Tepki
BM ve bazı üye ülkeler, Güvenlik Konseyi'nin Gazze'de ateşkes talep eden kararı için "bağlayıcı değil" açıklaması yapan ABD'ye tepki gösterdi, kararın bağlayıcı olduğunu vurguladı.
Welayet News - Birleşmiş Milletler (BM) ile bazı üye ülkeler, ABD'nin BM Güvenlik Konseyinde (BMGK) kabul edilen ve Gazze'de acilen ateşkes talep eden kararı "bağlayıcı değil" şeklinde nitelendirmesine tepki göstererek, kararın bağlayıcı olduğunu vurguladı.
Kararın 15 üyeli BMGK'de 14 "evet" oyuyla kabul edilmesinin ardından kararı hazırlayan BMGK'nin geçici 10 üyesi ortak basın toplantısı düzenledi.
Grup adına açıklamada bulunan Mozambik'in BM Daimi Temsilcisi Filipe Chidumo, kendisinin 15 yıl boyunca BM Genel Kurulu tarafından atanan Uluslararası Hukuk Komisyonunun üyesi ve bir dönem başkanı olduğunu anımsattı.
Chidumo, "Tüm BM Güvenlik Konseyi kararları bağlayıcıdır ve bunlara uyulması zorunludur." vurgusunu yaptı.
Bunun ardından BM'deki Arap ülkelerinden oluşan Arap Grubu basına açıklamada bulundu.
Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, "Artık bir mola verin. Genel Kurula gidiyoruz, kararlar 'bağlayıcı değil, uygulanamaz' diyorlar. Güvenlik Konseyine gidiyoruz, 'kararları bağlayıcı değil' diyorlar. Tüm BMGK kuralları bağlayıcıdır. İsrail bunlara uymazsa BMGK Şartı'nın 7'nci maddesi uyarınca cezalandırıcı karar alınmak zorundadır" değerlendirmesinde bulundu.
Ürdün'ün BM Daimi Temsilcisi Mahmoud Daifallah da "BM Şartı'nın 25. maddesi açık bir şekilde tüm üye ülkelerin BMGK kararlarını uygulamak zorunda olduğunu belirtir" dedi.
BMGK'de kabul edilen kararın "talep" dilini kullanarak, ateşkes talep ettiğine dikkati çeken Daifallah, bunun BM Şartı'nın 25. maddesine dayandığının ve bağlayıcı olduğunun altını çizdi.
İngiltere'nin BM Daimi Temsilcisi Barbara Woodward da basına yaptığı açıklamada, BMGK kararının uygulanması gerektiğinin altını çizdi.
"Tüm BMGK kararlarının uygulanması gerekiyor. Bugün alınan kararın da diğerlerinden farkı yok ve talepler çok açık" diyen Woodward, ülkesinin kararı desteklediğinin altını çizdi.
BM Sözcü Yardımcısı Farhan Haq da günlük basın toplantısında, "Tüm BMGK kararları uluslararası hukuktur. Uluslararası hukuk nasıl bağlayıcıysa BMGK kararları da o şekilde bağlayıcıdır" diye konuştu.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de karar alındıktan sonra yaptığı paylaşımda, "Bu tasarı mutlaka uygulanmalıdır, başarısız olması affedilemez" vurgusunda bulunmuştu.
ABD'nin kararın bağlayıcı olmadığı yönündeki söylemi, kararda, BM Şartı'nın 7. maddesine göre "ateşkesin gerekliliğine karar verir" yerine "ateşkes talep edilir" ifadesi kullanılmasıyla bağlantılandırılıyor.
Ancak BM Şartı'nın 25. maddesine göre, kararların bağlayıcı olması için 7. maddeye atıfta bulunma zorunluluğu bulunmuyor.
ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, BM Güvenlik Konseyi'nde kabul edilen ve bağlayıcılığı olan Gazze'de acilen ateşkes sağlanması kararı için "bağlayıcı olmayan" nitelemesini kullandı.
Greenfield, 15 üyeli BMGK'de geçici 10 üye ülke tarafından sunulan tasarının kabulünden sonra söz aldı.
Kararda ABD'nin, eklenmesini talep ettiği Hamas'ın kınanması gibi bazı ana konuların yer almadığını belirten Greenfield, bu nedenle oylamada "evet" oyu vermediklerini kaydetti.
Greenfield, "Ancak daha önce de söylediğim gibi, bağlayıcı olmayan bu kararın bazı kritik hedeflerini tamamen destekliyoruz" ifadesini kullandı.
"Konseyin, ateşkesin tüm rehinelerin serbest bırakılmasıyla gelmesi gerektiğini açıkça ifade etmesinin önemli olduğuna inanıyoruz" diye konuşan Greenfield, Hamas tarafından ilk rehinenin serbest bırakılmasıyla Gazze'de ateşkesin hemen başlayabileceğini söyledi.
Greenfield'in BMGK kararı için "bağlayıcı olmayan" ifadesini kullanması sosyal medyada hızlıca tepkilere neden oldu.
Öte yandan Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, BM Güvenlik Konseyi'nde alınan Gazze'de ramazan ayında acilen ateşkes sağlanması kararına ilişkin, "Ramazan sonunda ne olacak, maalesef orası açık değil" ifadesini kullandı.
Nebenzia, BM Güvenlik Konseyi'nde geçici üyeler tarafından sunulan karar tasarısının oylanmasının ardından konuştu.
Sadece ramazan ayı ile sınırlı olsa bile BMGK'nin ilk kez acil ateşkes konusunda karar almasının önemli olduğunu vurgulayan Nebenzia, ancak söz konusu ateşkes için "Ramazandan sonra ne olacak, maalesef orası açık değil" değerlendirmesinde bulundu.
Nebenzia, ABD'nin karar metnindeki "daimi ateşkes" kelimesini oylama öncesi "kalıcı" şeklinde değiştirmesini eleştirerek, "İsrail'e koruma sağlayanlar hâlâ ona serbestlik vermek istiyor. Bu ifadenin İsrail'in Filistinlilere yönelik insanlık dışı operasyonunu ilerletmek yerine barışın yararına kullanılacağına inanmayı çok istiyoruz" dedi.
ABD'nin yaptığı değişikliği "hayal kırıklığı" olarak niteleyen Nebenzia, buna rağmen Rusya'nın barış için ateşkes kararına "evet" dediğini kaydetti.
Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur da Konsey'de yaptığı konuşmada, acil ateşkes kararından memnuniyetini dile getirerek, "Bu, 6 ay aldı. 100 binden fazla Filistinli öldürüldü ve yaralandı. 2 milyon kişi yerinden edildi, aç bırakıldı ve bu Konsey sonunda acil ateşkes isteyebildi" ifadelerini kullandı.
Mansur, "İsrail'e o kadar uzun süredir hukukun üstünde bir devlet muamelesi yapıldı ki artık kanun dışı bir devlet gibi hareket ederken saklanmak zorunda olmadığını düşünüyor. Etnik temizlikten soykırıma, acımız İsrail'in eylemlerinin yanı sıra aynı zamanda ülkelerin bunu durdurmak için kararlı önlemler almaması nedeniyle sağlanan cezasızlıktan da kaynaklanıyor ve pek çoğu, bu tür vahşetleri gerçekleştirirken bile hala onu müttefik olarak adlandırmaya devam ediyor" dedi.
BMGK'de alınan ateşkes kararının artık bir dönüm noktası olması gerektiğini vurgulayan Mansur, "Bu, halkımıza yönelik zulüm saldırılarının sona erdiğinin sinyali olmalıdır. On yıllardır bir millet katlediliyor, mülksüzleştiriliyor ve yerinden ediliyor" diye konuştu.
Mansur, Gazze'deki Filistinlilerin bütün haykırışlarına rağmen hâlâ ölümle karşı karşıya olduklarına işaret ederek, "Evlerini, sevdiklerini kaybettiler, bazı aile üyeleri hala yıkıntıların altında. Çocukları yıkıntıların altında kalan bir aile olarak geride kalanlar için yaşamak zorunda olduğunuzu hayal edin" ifadelerini kullandı.
Ateşkes ilan edilse ve abluka kaldırılsa bile Gazellilerin nesiller boyu yıkıntı ve travmalarla yüzleşmek zorunda kalacağının altını çizen Mansur, "1948'den 2024'e hayatta kalmayı başardık, ölümle yüzleşmek için yine ayağa kalktık ve artık Gazze'de hayat kazanmak zorunda" dedi.
BMGK'de yapılan oylamada, Gazze'de kalıcı ve sürdürülebilir ateşkese dönüşecek şekilde ramazan ayında acilen ateşkes sağlanması talep edilen karar tasarısı kabul edilmişti.
7 Ekim 2023'ün ardından BMGK'de ilk kez Gazze'de ateşkes talep edilen bir karar kabul edilmiş oldu.
Yeni yorum ekle