Pakistan, Devrim Muhafızlarına Teşekkür Etmelidir
Pakistan hükümetinin, Devrim Muhafızları'nın teröristlerin karargâhlarına yönelik saldırısından ve bu teröristlerin şerrini ortadan kaldırmasından memnun olması gerekiyor. Çünkü terörle mücadele etmek, iki kardeş ülke olan İran ve Pakistan'ın ortak hedeflerinden biridir. Bu iki ülkenin ortak bağları zarara uğramayacak kadar fazla ve güçlüdür.
Welayet News - Keyhan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Şeriatmedari kaleme aldığı makalesinde şunları yazdı:
1.Devrim Muhafızları'nın, kendilerini “Ceyşü’l Adl olarak adlandıran "Ceyşü’l Zulüm” terör örgütünün iki karargâhına füze ve İHA saldırısının ardından, Pakistan hükümeti bu saldırıya itiraz ederek İran büyükelçisini çağırdı. Pakistan hükümeti, İran'ın kendi topraklarına yönelik saldırılarının (teröristlerin karargahlarına düzenlediği saldırının) yasa dışı olduğunu ve cevap hakkının saklı olduğunu söyledi.
2. Aynı zamanda İran Dışişleri Bakanı da Pakistanlı mevkidaşı ile yaptığı telefon görüşmesinde, İran'ın terörle mücadele operasyonunun İranlı bir terör grubuna yönelik olduğunu ve bu operasyonda hiçbir Pakistan vatandaşına saldırı yapılmadığını belirtmiş ve şunu vurgulamıştır: ‘İran İslam Cumhuriyeti, dostu, kardeşi ve komşusu Pakistan'ın egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı duymaktadır.’ Pakistan Dışişleri Bakanı Jilani de iki ülke arasındaki birçok işbirliği alanına değinerek İran dışişleri bakanından Pakistan topraklarında adı geçen terör örgütüyle ilgili bilgilerin bu ülkeye iletilmesini istedi.
3. İran Dışişleri Bakanı'nın Pakistan Dışişleri Bakanı ile yaptığı telefon görüşmesinde vurguladığı üzere “Ceyşü’l Zulüm” terör örgütünün üyeleri İranlıdır ve adı geçen grup, İran halkına yönelik terör operasyonlarının ardından yayınladığı onlarca açıklamasında da kendisini İranlı olarak adlandırmaktadır! Şimdi bu konuyla ilgili birkaç soru gündeme gelmektedir…
A. Acaba bu grubun üyeleri o ülkede Pakistan hükümetinin yasal izniyle mi bulunuyor? Yoksa onların varlığı yasa dışı mı? Onların varlıkları yasal ise ve Pakistan hükümetinden oturma izni aldılarsa, sıradaki soru şu, Pakistan hükümeti, İran halkına karşı terör operasyonları yürütmek için defalarca açıklamalar yapan bu terör örgütünün kendi topraklarında bulunmasına ve terör faaliyetleri yürütmesine neden izin verdi?!
B. Eğer bu teröristler Pakistan'da yasa dışı olarak bulunuyorsa, bu durumda Pakistan hükümetinin, bunca yıldır ülkelerinde var olan bu teröristleri neden sınır dışı etmediği sorusu gündeme gelmektedir?!
C. Pakistan hükümetinin bu grubun varlığından ve terör faaliyetlerinden habersiz olduğu yönündeki herhangi bir mazereti kabul edilemez çünkü adı geçen teröristler her terör operasyonunu gerçekleştirdikten hemen sonra terör operasyonuna ilişkin haber bülteni yayınlayıp, İran askeri güçlerinin elinden Pakistan'a kaçmaktadır.
D. Eğer bu terör örgütünün üyeleri Pakistan vatandaşıysa (ki değiller), Pakistan hükümeti İran İslam Cumhuriyeti'ne karşı düzenlenen terör eylemlerinin sorumluluğunu istemeden kabul etmiştir!
4. Görevden alınan ve bir süre tutuklu kalan Pakistan'ın eski Başbakanı İmran Han, hapishane parmaklıkları arkasından yazıp yayınladığı notta bazı noktalara dikkat çekmiştir ve bunları tekrar okumak Pakistanlı devlet adamlarının faydası olacaktır.
İmran Khan notunda, kendisine yönelik iki suikast girişiminden bahsediyor ve şunları yazıyor: ‘Partim "PTI’nin”, uluslararası bir ankete göre halk oylarının %66'sını almasına rağmen seçimlere katılmasına izin verilmedi! Ve ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili, Pakistan'ın Washington büyükelçisini tehdit etti ve benim istifa etmem halinde ABD'nin Pakistan'ın tüm eksikliklerini affedeceğini söyledi"!
Bahsedilen olaylar, Amerikan hükümetinin baskısı altındaki bazı Pakistanlı yetkililerin Ceyşü’l-Zulüm teröristlerini bastıramama ihtimalini güçlendiriyor!
5. Yukarıdaki hususlar göz önüne alındığında, Pakistan hükümetinin, Devrim Muhafızları'nın teröristlerin karargâhlarına yönelik saldırısından ve bu teröristlerin şerrini ortadan kaldırmasından memnun olması gerekiyor. Çünkü terörle mücadele etmek, iki kardeş ülke olan İran ve Pakistan'ın ortak hedeflerinden biridir. Bu iki ülkenin ortak bağları zarara uğramayacak kadar fazla ve güçlüdür.
Yeni yorum ekle