Mübahele hakka davet kaygısını o derece göstermektedir ki , ilk aşamada mantık ve istidlal (çıkarım) ile insanlara yol gösterilmeye çalışılmalı ve bu yol işe yaramazsa , İlahi yargı ve desteği son çare olarak düşünülmelidir. 

Welayet News - Mübahele, önemli bir dini meselede ihtilafa düşen iki veya daha fazla kişinin bir araya gelmesi ve Allah'a yalvarıp dua ederek, batıl olanı rüsva etmesini ve cezalandırmasını istemektir. İslam Peygamberi'nin Necran'da yaşayan Hristiyan temsilcilerle Mübahalesi , Peygamber'in davetinin doğruluğunu ve Ehl-i Beyt'nin yani Ali(a.s) Fatima(s.a) ,Hasan(as) ve Hüseyin'in (a.s) faziletini gösteren İslam tarihindeki büyük olayalardan biridir.

فَمَنْ حَٓاجَّكَ ف۪يهِ مِنْ بَعْدِ مَا جَٓاءَكَ مِنَ الْعِلْمِ فَقُلْ تَعَالَوْا نَدْعُ اَبْنَٓاءَنَا وَاَبْنَٓاءَكُمْ وَنِسَٓاءَنَا وَنِسَٓاءَكُمْ وَاَنْفُسَنَا وَاَنْفُسَكُمْ ثُمَّ نَبْتَهِلْ فَنَجْعَلْ لَعْنَتَ اللّٰهِ عَلَى الْكَاذِب۪ينَ

Kim sana gelen bilgiden sonra seninle bu konuda tartışırsa, de ki: Gelin oğullarımızı ve oğullarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi çağıralım, sonra mübahele (beddua) edelim de Allah'tan yalancılar üzerine lânet dileyelim.”Al-i imran/61

Peygamber efendimiz, insanlığa hidayet etme gibi önemli bir görev gereğince ve Allah'ın emriyle farklı milletleri ve dinleri İslam'a davet ediyordu , aralarında Necran bölgesi Hristiyanları da vardı, Necran Hristiyanları Medine'de bulunuyorlardı ve Peygamber efendimiz ile aralarında tartışmalar oluyordu.

Necran Hristiyanları, Hz. Peygamber'in Allah'ın birliği ve Hz. İsa (a.s)'ın şahsiyeti ile ilgili sözlerini inatla kabul etmeyince, Allah, Peygambere onları birbirlerine lanet etmelerini emretmiştir ; her iki taraf karşı karşıya gelip Allah'tan dilekte bulunsunlar ki  kim  bu konuda yalan söylüyorsa, Allah ona gazabını versin.

Belirlenen günün sabahı Resûlullah(s.a.a) geldi. Resülullah, İmam Hüseyin'i (a.s) kucağında, İmam Hasan'ın (a.s) elinden tutarken, onun arkasında Hz. Fatıma(s.a)  ve İmam Ali (a.s) yürüyorlardı. Peygamber (s.a.a) onlara : "ben dua ettiğim zaman siz amin deyin" buyurdu.  Hristiyanların büyüğü bunu görünce yanında bulunanlara şöyle dedi : Ey Hristiyan topluluğu ! Gerçekten Allah'tan dağı yerinden oynatmasını isteseler, yerinden oynatacak simalar görüyorum. Tereddüt etmeyin, yok edileceksiniz; sonra Peygambere teslim oldular ve cizye vermeyi kabul ettiler.

Mübahele Mesajları  

Mübahele , bahsettiğimiz bazı önemli mesajları içermektedir

Mübahele hakka davet kaygısını o derece göstermektedir ki , ilk aşamada mantık ve istidlal (çıkarım) ile insanlara yol gösterilmeye çalışılmalı ve bu yol işe yaramazsa , İlahi yargı ve desteği son çare olarak düşünülmelidir. 

Gayb'tan yardım dilemek, normal yetenekleri kullanmaktan sonradır.

Kızından olan torun , oğlundan olan turundan hiç bir farkı yoktur ve insanın kendi evladıdır. "Ebna'ena" ( İmam Hasan ve İmam Hüseyin (a.s).

İslam'da kadın ve erkek birlikte olduklarında değerlidir. Çeşitli vesilelerle Fatıma Zehra'nın Seyyide-tül Nisa-ül el-Alemin( dünya kadınlarının Efendisi) olarak değerli konumundan bahsedilmiştir . (Nisa'ena : kadınlarımız)

Günümüzde kadın lehine olan sloganlar sadece aldatmaca iken kadınları araç olarak kullanmaktan başka bir şey değildir.

Peygamberler ve müminler, iman ve maksat uğruna en yakın akrabalarını dahil tehlikeye atmaya razıdırlar.

Yeryüzünde en büyük dinleri olan İslam ve Hristiyanlığın ilginç karşılaşması olan Mübahele'nin kıssası, dünyada Adalet arayanlar için bir kurtuluş ilhamıdır.

Mantığa, akıl yürütmeye ve mucizelere teslim olmayan yok edilmekle tehdit edilmelidir. 

Müminin son kurtuluş yolu duadır.

Düşmanın önünde dimdik durursak, düşman geri çekilir.

Dininin tutarlılığı ve temeli  Peygamber efendimiz ve Ehl-i Beyti'dir.

Mübahele ayetine göre Hz. Ali (a.s), Peygamber (s.a.a)'in canı ve Ehl-i Beyt mektebinin meşruiyetinin önemli sebeplerinden biridir.(Enfus'ena: kendimiz)

Büyük Ehl-i Sünnet alimlerinden Zamahşeri, Mübahele'nin kıssasını Ayşe'nin şu sözlerinden nakleder: Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- siyah kalın desenli bir kaftanla  çıktı. Bunun üzerine Hasan(s.a) geldi ve Peygamber -sallallahhu aleyhi vesellem- onu içeri aldı . Derken Hüseyin (a.s) gelip o hazret Hüseyin'i de Kafta'(kisa)nın içine aldı. Sonra Fatıma (a.s) ve ardından Ali (a.s) gelip Kafta'na (kisa) girdiler.Bunun üzerine Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdu: " Ey Ehli Beyt! Şüphesiz Allah, (tekvini iradeyle) sadece sizden her türlü pisliği gidermek ve sizi tertemiz kılmak ister."(Ahzab suresi 33)

Bu Allah'ın Ehl-i Beyt'teki her türlü pisliği daima sizden uzaklaştırmak ve sizi olması gerektiği gibi temiz ve saf kılmak istemesinden başka bir şey değildir." Fahr Râzî de aynı şeyi nakleder ve der ki : "Bu rivayet, hadis ve tefsir ehli arasında ittifak edilmiştir."

Welayet News