Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti Savunma Bakanı, eğer Suudi Arabistan sözünde durmazsa savaşın Yemen topraklarıyla sınırlı kalmayacağını söyledi.

Welayet News  - Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti Savunma Bakanı Tuğgeneral Muhammad Nasır el- Atıfi, Perşembe günü ülke donanma komutanlarının katıldığı bir toplantıda şunları söyledi: ‘Yemen'in stratejik konumu nedeniyle işgalciler tarih boyunca hep bu ülkeyi işgal etmeye çalışmışlardır.

Ama bu defa işgalcilerin ve yeni sömürgecilerin çabaları başarısız oldu ve yenildiler. Yemen düşmanları, halkımızın duruş ve kararlılığının ışığında Yemen'in işgal altındaki bölgelerinde varlıklarını sürdüremezler.

Yemen'in silahlı ve halk güçlerinin direnişi, bu şehrin saldırganlar tarafından işgalini engelledi.’

Muhammed Nasır el-Atıf konuşmasında Suudi koalisyonuna da değindi ve bu koalisyonu, "Siyonist-Amerikan sömürge güçleri" olarak nitelendirdi.

Yemen Savunma Bakanı konuşmasının devamında şu ifadelerde bulundu: ‘Allah'ın lütfuyla, devrimin bilge liderliği, silahlı kuvvetlerin sebat ve cesareti ve askeri güçlerin yanında duran ve işgalcilerin gözünde diken, boğazında kemik olan Yemen'in asil ve sadık evlatlarının desteği sayesinde düşman güney ve doğu şehirleri gibi Hudeyde’yi de işgal edemedi.’

Muhammed el-Atıfi konuşmasının başka bir bölümünde Yemen Donanması'nın savaş gücü ve hazırlık durumuna değinerek, bu gücün Yemen kıyılarından gelebilecek her boyuttaki tehdidi püskürtebilecek güçte olduğunu söyledi.

Yemen Savunma Bakanı aynı zamanda Abdülmelik Husi’nin liderliğine değinerek, onun siyasi ve askeri konulardaki yönetimini ve Yemen'in birliğini, bağımsızlığını ve özgürlüğünü korumasını takdir etti.

Muhammed el-Atıfi, Suudi hükümeti ile yapılan müzakerelere de değinerek şunları söyledi: ‘İnkılap lideri ve siyasi ve askeri makamlar, Allah'ın ve Resulü’nün rızası doğrultusunda saldırgan ülkelerle müzakere yapmayı kabul ettiler. Allah'ın “Ama onlar eğer barıştan yana eğilim gösterirlerse, sen de barıştan yana ol ve Allah'a güven” sözüne istinaden bu müzakereler de Yemen halkının iyiliği için ve işgalci ülkelerle olan mücadeleyi tamamlamak içindi.

Ama Suudi koalisyonu hâlâ kaytarıyor ve Yemen halkına yalan söylüyor.’

Yemen Savunma Bakanı daha sonra Suudi hükümetini uyararak şunları söyledi: ‘Eğer saldırgan ülkeler dürüst olursa biz galibiz ve eğer yalan söylerlerse yine biz galibiz ve önümüzdeki savaş asla Yemen topraklarıyla sınırlı kalmayacak ve işgalci koalisyon ülkelerinin derinliklerine taşınacaktır.’

El-Atıfi, Suudi Arabistan'a verdiği taahhütlere ve açıkladığı pozisyonlara uymaması konusunda uyarıda bulunurken, daha önce de diğer Yemenli yetkililer Riyad'dan pratik eylemlerde bulunmasını istemişti.

Bu bağlamda Yemen Yüksek Siyasi Konseyi üyesi Muhammed Ali el-Husi geçtiğimiz günlerde Suudi-ABD cephesinin pratik eylemlerle müzakerelerde ilerleme kaydetmesi gerektiğini söylemişti.

Yine bu bağlamda, Yemen Ulusal Kurtuluş Hükümeti Başbakanı Abdülaziz bin Habtur geçen hafta şunları söyledi: ‘Suudi Arabistan'ın vaatlerini yerine getirdiğine dair bir işaret yok ve bu ülke yükümlülüklerini yerine getirmekten kaçınmaya çalışıyor.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı 22 Nisan’da şu açıklamalarda bulundu: ‘Muhammed el-Cabir başkanlığındaki Riyad müzakere heyeti, San'a'da bir dizi toplantı düzenledi ve insani durum, tüm tutukluların serbest bırakılması ve kapsamlı bir siyasi çözüme ulaşılması konularında ciddi, derin ve şeffaf görüşmeler gerçekleştirildi.’ Bu açıklamanın ardından, “Böyle bir olaya şahit olmadığımız için ikinci tur müzakereler, Ramazan Bayramı sonrasına ertelendi” açıklaması geldi.

Yemenli yetkililerin sözlerinden anlaşılan o ki, San'a ile Riyad arasındaki temel ihtilaf, Suudi hükümetinin Yemenli çalışanların maaşlarının San'a hükümeti tarafından ödenmesine hâlâ karşı çıkmasıdır.