Seyyid Hasan Nasrallah’tan Önemli Açıklamalar
Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, pazartesi akşamı yaptığı konuşmada; Lübnan ve bölgedeki son gelişmeleri değerlendirdi ve Filistin halkının mücadelesini kaybetmeyeceğini vurguladı.
Welayet News - Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, pazartesi akşamı yaptığı konuşmada; Lübnan ve bölgedeki son gelişmeleri değerlendirdi ve Filistin halkının mücadelesini kaybetmeyeceğini vurguladı.
Filistin’in yenileceğini düşünenler hayal kuruyorlar
Hizbullah Genel Sekreteri konuşmasının başında Filistin meselesine değindi ve şunları söyledi: ‘Filistinli gençlerin, kadınların, çocukların, erkeklerin ve aynı zamanda Filistinli şehitlerin ailelerinin kahramanlıkları ve kararlı duruşları karşısında tüm ihtiram ve saygımızla durmalıyız.
İşgal altındaki Filistin'deki olayların, düşmana karşı savaş ve Siyonist rejimin geleceği hakkında birçok anlamı bulunmaktadır. Siyonist rejim eğer Filistin halkının umutsuzluğuna ve yenileceğine güveniyorsa, bir yanılsama içindedir.
1996 savaşındaki direniş, düşmana ve uluslararası topluma, Lübnan'daki sivilleri destekleme ve direnişin devamı denklemini dayatmayı başardı. İşgal altındaki Lübnan topraklarındaki direniş, Siyonist düşmanla savaştı ve işgalci askerleri hedef aldı.’
Amerika her zaman işgalcilerin destekçisidir
Seyyid Hasan Nasrallah, Kana Katliamı hakkında ise şunları söyledi: ‘ABD, Kana Katliamında Güvenlik Konseyi'nin bu katliamdan dolayı Siyonist düşmanı kınayan bir karar çıkarmasına izin vermedi. Amerika ve uluslararası toplumun tutumu buydu. Amerika; düşmanı, işgalcileri ve savaşı başlatanları savunur ve onlara yaptırım uygulamak bir kenara dursun, onların kınanmasına bile engel olur.’
Seyyid Hasan Nasrallah, Lübnan'ın iç işlerine ve özellikle bu ülkedeki parlamento seçimlerine değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘ABD büyükelçiliğinde ve bazı büyükelçiliklerde ve bazı siyasi taraflarda bizim bağlı olduğumuz siyasi grubun parlamentoda çoğunluğu elde edeceğine dair bir atmosfer var. Siyasi grubumuzun hedefi koltukların üçte ikisini kazanmak değil. Bu, mantıklı ve gerçek bir hedef değildir. Siyasi grupların hiçbiri bu hedefi gerçek ve mantıklı görmez. Ülkenin anlaşma ve anlayışa dayandığına inanıyoruz.’
ABD, Lübnan seçimlerini engellemeye çalışıyor
Seyyid Hasan Nasrallah sözlerine şöyle devam etti: ‘Kültürümüz ve tutumumuz, ülkenin anayasası ve bileşenleri ve kimliği ile ilgili herhangi bir temel değişikliğin, kuvvet veya çoğunluk veya silahlarla değil, anlaşma ve ulusal mutabakat sağlanarak gerçekleşmesidir. Karşı grubun durumunu iyileştirmek için parlamento seçimlerinin erteleneceği konuşuluyor. ABD büyükelçiliğini ve diğer siyasi grupları seçimleri engellemeye çalışmakla suçlamak bizim hakkımızdır.’
Seçimlerin siyasi savaşına tüm gücümüzle giriyoruz
Hizbullah Genel Sekreteri şunları söyledi: ‘Seçimlerin ertelenmesi konusunu gündeme getirmenin amaçlarından biri belki de vatandaşların seçimlere katılma isteklerini azaltmaktır. Biz, bir seçim savaşına girdiğimize ve var gücümüzle sandık başına gitmemiz gerektiğine inanıyoruz. Anketlere ve araştırma gruplarına bel bağlamamalı ve sandıklar kapanana kadar tüm gücümüzle bu siyasi savaşa girmeliyiz.’
Seyyid Hasan Nasrallah, Suudi Arabistan’ın 2009 Lübnan seçimlerindeki büyük harcamalarına değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘Suudilerin paralarının çoğu Lübnan seçimlerine harcandı ve bu, siyasi liderlerle yaradı. Bu parayı medyaya, seçim kampanyalarına ve oy satın almaya harcadılar. Belki de şu anda da parlamentoda çoğunluğu elde edeceğimizin açıklanması, taraftarlarımızın sandık başına gitmemesi için yapılıyor. Ancak adaylarımızın ve müttefiklerimizin kazanması için çalışmalıyız. Birlikte sorumluluk alabilmek için müttefiklerimizin bu seçimi kazanmasını istiyorum.
Hizbullah kazanmak istiyor ama büyük bir parti oluşturmak için değil. Müttefiklerimizle birlikte çalışabilir ve ulusal sorumluluklar üstlenebiliriz. Gizli bir şey yok. Seçimlerde kullandığımız oylar da açık ve aleni ve Hizbullah tarafından ve Hizbullah adına yazılan her şeye inanmayın. Sahip olduğumuz en önemli şey dürüstlüktür ve bunu şehitlerin kanına ve mücahitlerin alın terine borçluyuz. Biz bu sadakat ve itibara zarar vermeyeceğiz.’
Hizbullah, 2005'ten beri bir ulusal birlik hükümeti kurulması çağrısında bulunuyor
Hizbullah Genel Sekreteri sözlerine şöyle devam etti: ‘Hizbullah, 2005'ten beri bir ulusal birlik hükümeti kurulması çağrısında bulunuyor. 2008'de çoğunluğu kazandığımızda, herkesin hazır bulunduğu bir ulusal birlik hükümeti kurduk ancak bazıları, Otuz Üç Gün Savaşı'nda Hizbullah’ı ortadan kaldırmaya odaklandı. Hatta Amerikalılarla düzenledikleri toplantılarda, bu savaşın durmamasını ve İsrail tam olarak zafer kazanana kadar devam etmesini istediler. Bu insanlar her zaman kendilerini dışarıya göstermeye ve Lübnan'ı yok etmek için bir iç savaş başlatmaya hazırlar.’
Hizbullah muhaliflerinin amacı Suudi Arabistan ve ABD'yi memnun etmektir
Seyyid Hasan Nasrallah, Hizbullah muhaliflerinin “Silahın siyasi hayatın kontrolünü ele geçirdiği” yönündeki iddialarına değindi ve şunları söyledi: ‘Siz, seçimlerde birkaç kez meclis çoğunluğunu kazanıp hükümet kurmuşken, nasıl oluyor da silahın siyasi hayata hakim olduğundan bahsediyorsunuz? Lübnan halkını kandırmak isteyen kişi, direnişin silahını krizin nedeni olarak gösterir. Neden yolsuzluktan ve 30 yıllık ekonomi politikalarından bahsedilmiyor? Elbette bazı seçim listelerinin planı, Hizbullah'ın hükümet üzerindeki hegemonyasını ortadan kaldırmak, onunla mücadele etmek ve direnişi silahsızlandırmaktır. Ama bu hareketler, halk için yaptıklarını anlatmak adına 2005'te Hizbullah’la ittifak kurdular.
Bu tür seçim programlarının amacı, mali, siyasi ve manevi desteklerinden yararlanabilmek için Suudi Arabistan'ı, Batı toplumunu ve ABD'yi memnun etmektir. Önümüzdeki haftalarda seçim programlarını görmeyi umuyoruz. Bütün seçimlerde ülkeyi inşa etmekten ve bu krizden kurtarmaktan bahsettik. Son dört yılda kazanımlar elde ettik ve bunu halka da gösterdik ama rakip siyasi gruplarımız hiçbir şey yayınlamadı. Çünkü hiçbir başarıları yoktu.
Hiçbir zaman hükümetten direnişi desteklemesini istemedik ama direniş ülkeyi ve hükümeti destekledi. Direniş olmasaydı, hükümet olmazdı. Bu, ülkeyi destekleyen altın denklemin bir parçasıdır. Hükümeti direnişe karşı kullanmak isteyen siyasi grupların veya yabancı tarafların çabalarını engellemek için hükümete katılmak istiyoruz. Hükümetten direnişe hançer saplamamasını istiyoruz. Direniş, düşmana karşı caydırıcılık denklemiyle ülkeyi destekledi ve hükümetin desteğini istemiyor.’
Hizbullah Yemen'deki ateşkesi memnuniyetle karşılamaktadır
Seyyid Hasan Nasrallah, Suudi Arabistan'ı, Arap ülkeleri arasındaki ilişkileri bozmaya ve Yemen'i ve halkını yok etmeye çalışmasından dolayı eleştirdi ve şunları söyledi: ‘Savaşı başlatan ve savaş isteyen, Arap-Arap ilişkilerini bozan mıdır yoksa mazlumların yanında duran mıdır? Yemen halkı kendini dünyaya kabul ettirdi ve bu siyasi sonucu kazandı.
Hizbullah, Yemen'deki ateşkesi memnuniyetle karşılamaktadır. Siyasi söylemimiz Suudilerin saldırılarının durmasıdır. Bu ateşkesin siyasi diyaloğa kapı açmasını ve savaşı durdurmak, kuşatmayı kaldırmak ve siyasi çözüme doğru ilerlemek için bir giriş olmasını umut ediyoruz. Suudi yöneticilere bir nasihatte bulunuyor ve mazlum Yemen halkının dostlarının, Yemen halkına haklarından vazgeçmeleri konusunda baskı yapmasını beklememelerini söylüyorum. Yemen krizinin tek çözümü San’a ile müzakere etmek ve doğrudan diyalog kurmaktır.’
Yeni yorum ekle