Hizbullah'ın Yürütme Konseyi Başkan Yardımcısı Ukrayna'daki gelişmelere değinerek, "ABD, savaş sırasında müttefiklerine vaatler ve sözler dışında yardım etmiyor" dedi.

Welayet News - Hizbullah Yürütme Konseyi Başkan Yardımcısı Şeyh Ali Damuş, Ukrayna'daki gelişmelere değinerek şunları söyledi: ‘Bugün Ukrayna'da olan şey, ABD'nin müttefiklerini ve unsurlarını savaşa ve çatışmaya yönlendirdiğini ve daha sonra onlara sırt çevirdiğini ve savaş sırasında söz ve vaatten başka bir yardımda bulunmadığını vurguluyor.

Amerikalılar Ukrayna'yı Rusya ile kaybedeceği bir savaşa teşvik etti ve ardından savaşın ilk gününde ABD başkanı Ukrayna'da savaşa girme niyetinin olmadığını söyledi. Fransa Savunma Bakanlığı da bugün Avrupa ve ABD'de kimsenin Rusya ile savaşa girmek istemediğini söyledi.

Tüm geçmiş ve şimdiki deneyimler, Amerika Birleşik Devletleri'nin unsurlarını savaşa yönlendirdiğini ve hedeflerine ve çıkarlarına ulaşmak için onları cepheye gönderdiğini açıkça ortaya koyuyor. Eğer başarılı olurlarsa, onların başarılarından yararlanacaklar ve eğer güçsüz ve mağlup olurlarsa onlara sırt çevirip, onları sahada yalnız bırakacaklar ve bu, Afganistan'da, Lübnan'da ve diğer bölgelerde oldu.

ABD, Afganistan'daki dostlarını, Lübnan'daki unsurlarını birçok aşamada yalnız bırakarak onlara ihanet etti ve aşağıladı ve bugün de Ukrayna'daki dostlarını yalnız bıraktı ve bu tecrübe Amerikalılara güvenilmeyeceği konusunda ibret olmalıdır.’

Şeyh Damuş, hâlâ ABD’ye umut besleyen Lübnanlılara hitaben, onları geçmiş deneyimlerden, şu anda Ukrayna'da ve geçmişte Afganistan'da yaşananlardan ders almaya çağırdı.

Şeyh Ali Damuş sözlerine şöyle devam etti: ‘Lübnan'da ABD'nin Lübnan'ı destekleme vaatlerine ve garantilerine bağlı olanlar, Ukrayna'daki gelişmelere bakmalı ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski'nin bu sabah söylediklerini dikkatle dinlemelidir. Zelenski şunları söyledi: “Batı Ukrayna'yı yalnız bırakıyor ve sadece vaatlerde bulunuyor. Bu savaşta yalnızız ve gerçek şu ki kimse bizimle birlikte savaşmıyor.”

Amerika bir dost ve müttefik tanımıyor ve onun için sadece çıkarları önemlidir. Lübnanlılar ülkelerini milletleri ve direnişleri, orduları ve güvenlik güçleri ile destekleme yeteneğine sahiptir ve daha önceki deneyimlerin ve güncel olayların kanıtladığı gibi ABD'nin ülkemizi desteklemesine gerek yoktur.’

Hizbullah Yürütme Konseyi Başkan Yardımcısı, Lübnan Dışişleri Bakanlığı'nın Ukrayna'daki gelişmelere ilişkin tutumunu eleştirdi ve şu ifadelerde bulundu: ‘Lübnan Dışişleri Bakanlığı'nın Ukrayna'daki gelişmelere ilişkin tutumu tartışmalıdır. Rusya ile Batı arasında Ukrayna'da sürmekte olan savaşta ABD'nin duruşunu sergilemek Lübnan'ın çıkarına mıdır?

Lübnan'ın dış politikası, ABD'nin çıkarlarını değil, Lübnan'ın çıkarlarını dikkate almalıdır. Lübnan'ın dış politikası seçeneklidir, çünkü konu Amerika'nın düşmanlarına geldiğinde kınama bildirisi yayınlıyor ve tarafsızlık politikasını bir kenara bırakıyorlar ama ABD ve Yemen savaşındaki gibi müttefikleri söz konusu olduğunda, tarafsızlık konusu gündeme geliyor. Bu bir dış politika değil, Lübnan'ın imajına ve ülkemizin çıkarlarına zarar veren yabancıları takip etme politikasıdır.’

Lübnan'ı güvende tutmanın tek yolu anlayış ve işbirliğidir

Ali Fazlullah, Lübnanlıların anlamak ve ülkelerini desteklemek için işbirliği yapmaktan başka alternatiflerinin olmadığını açıkladı.

Ali Fazlullah şu ifadelerde bulundu: ‘Siyonist rejim, Lübnan'ı istikrarsızlaştırma, güvenliğini bozma ve unsurlarını kullanarak fitne yaratma hareketlerine devam ediyor. Bu rejim, ülkemizin zor ekonomik durumundan ve iç sorunlarından istifade etmekte ve bu durum Siyonist rejimin çıkarına olduğu için, fitneci duruştan kaçınılmasını gerektirmektedir.’

Ali Fazlullah, Lübnan güvenlik ve istihbarat güçlerinin Lübnan'ı istikrarsızlaştırmaya çalışan ağları ortaya çıkarma konusundaki çalışmalarını takdir etti ve Lübnanlıları diyaloga girmeye çağırdı ve şunları söyledi: ‘Güvenlik güçleri, Dahiya ve Lübnan'ın diğer bölgelerinde patlama yapmak isteyen casus ağı ve terörist grupları tespit etmeyi başardı. Hizbullah, güvenlik kurumlarının Lübnan’ı destekleme konusundaki bu çabalarını takdir ediyor.

Lübnanlıların ülkelerini ve istikrarlarını desteklemek için diyalog ve anlaşmaya varmaktan başka seçenekleri yoktur.’