Mossad’ın eski yetkilisi, Siyonist Rejimin, Suudi Arabistan’ın ve Amerika’nın gizlice İran’daki rejimi değiştirmeye yardım edebileceğini iddia etti.

Welayet News - Mossad’ın üst düzey eski yetkililerinden Hayem Tamer, Siyonist Rejim gazetelerinden The Jerusalem Post’a verdiği röportajda; Siyonist Rejimin, Suudi Arabistan’ın ve Amerika’nın gizlice İran’daki rejimi değiştirmeye yardım edebileceğini iddia etti.

2014 yılına kadar Mossad'da üst düzey görevlerde bulunan Tamer, operasyon ve teknolojik alanlarda ve diğer birimlerde yabancı istihbarat teşkilatlarıyla iş birliği yapmış “İran karşısında nasıl caydırıcı olunabilir ve İran’daki rejim nasıl değiştirilebilir?” olmak üzere İran ile ilgili iki konuya odaklanmıştır.

Büyük sorunun, geleneksel füzelere ve hatta daha da kötüsüne sahip olan İran olmadığını belirten Hayem Tamer şu iddialarda bulundu: ‘Sorun, Humeynici bu İslam ülkesinin İsrail’i yok etme hedefinin bulunması ve kitle imha silahlarına sahip olmasıdır.

Biz, tehdidin kendisiyle yani İran'ın nükleer silahları ve geleneksel füzeleriyle karşı karşıya kalabiliriz. Onlar karşısında kendimizi savunabiliriz. Fakat Donald Trump'ın İran üzerindeki eylemleri büyük bir pencere açtı yani, resmi bir hedef olarak İran'da rejim değişikliğinin ilerlemesinin kapsamlı olarak gözden geçirmesini …

Eğer bütün taraflar tutarlı bir stratejinin parçası olarak iş birliği yaparlarsa, İsrail, İran'daki rejim değişikliğini gizli bir şekilde kolaylaştırabilir ve aynı zamanda Suudiler de bunu finanse edebilir ve Amerika Birleşik Devletleri de bunu farklı cephelerden destekleyebilir.

Bir savaş olursa, İran tüm füzelerini Tel Aviv ve Hayfa'ya fırlatacak ve Hizbullah’ı günlük 300-400 füze fırlatması için harekete geçirecek güce sahiptir... İran’ın İsrail’e karşı çok zor bir cephe açma potansiyeli vardır. Ama eğer İran ile İsrail arasında kapsamlı bir savaş yaşanırsa, biz tüm silahlarımızı hızlı bir şekilde kullanamayız.

Önemli olan, İsrail'in İran'ın füze saldırısının hedefi olması halinde İran'ın hangi bölgelerini hedef alacağını İran’a açıkça söylemesidir. "Eğer siz bize füze fırlatırsanız, bire bir olacaktır.”