Karamollaoğlu: Erdoğan'ın Kudüs Önerisi Savsaklamadır
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin genel merkez binasında gerçekleştirdiği haftalık olağan basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Welayet News - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Kudüs, 3 dinin temsilcilerinden oluşan bir komisyon tarafından yönetilmeli” önerisini değerlendiren Karamollaoğlu, “Çözüm olarak ortaya konulan, ‘Bu bölgede yaşayan üç din mensubu burayı yönetsin’ fikri savsaklamadır. Oyalamaktan öte bir şey değildir. Bir şey yapıyormuş gibi gözüküp hiçbir şey yapmamaktır. Yaşanan vahşetin son bulması için ilk olarak Kürecik ve İncirlik üsleri kapatılmalıdır.” dedi.
Karamollaoğlu, “Hiç kimse unutmasın; devlet, adil olduğu sürece güçlüdür. Hükümet adamları kanun çerçevesinde kaldıkları zaman itibar görürler. Hâkimin davacı, mübaşirin şahit olduğu davada verilen hükme kimse itibar etmez. Eğer İçişleri Bakanı aklanmak istiyorsa görevi terk etmeli. Soruşturma süreci böyle başlatılmalıdır.” açıklamasında bulundu.
Gençliğin bir milletin geleceği olduğu ve yarına umutla bakabilmek için en büyük yatırımın gençliğe yapılmasına vurgu yapan Karamollaoğlu, paylaştığı bazı istatistikler ile ülkemizde gençliğin içinde bulunduğu duruma dikkat çekti. Karamollaoğlu, “Yurtdışına gitmek, orada yaşamak isteyen gençlerin oranı yüzde 63. Bir yerlere gelebilmek için yetenek ve çabanın önemsiz olduğunu, bunun için torpile ihtiyaç olduğunu düşünen gençlerin oranı ise yüzde 80. Bugün TÜİK rakamlarına göre her 4 gençten biri işsiz. Ancak bu rakam gerçekte daha çok. Okullarından mezun olup, hayata borç batağı ile başlayan ve bir de iş imkânı olmayan gençler, gelecekten ümidini kesiyor.” diye konuştu.
Hem gençlerin hem de toplumun tamamının içinde bulunduğu zorlukların ortadan kaldırılmasının gerekli olduğunu belirten Karamollaoğlu, “Bunun için öncelikle iktidarın bu kesimlerin dertleri ile dertlenmesi gerekir. Kamplaşma ve çifte standart ortamı bitmeli. İşsizliği azaltacak üretime yönelik ekonomi politikalarına ihtiyaç vardır. Gençlerin fikir ve düşüncelerini rahatça söyleyebilecek bir ortam oluşturulmalıdır” ifadelerini kullandı. Basın toplantısına Filistin’de devam eden Siyonist terör ve katliamları kınayarak devam eden Karamollaoğlu, “Filistin’de bir vahşet ve katliam yaşanıyor ancak İsrail üzerinde etkili olabilecek kesimlerden ses çıkmıyor. Şair Zarifoğlu, ‘Filistin bir sınav kâğıdı, her mümin kulun önünde’ demişti. Bugün maalesef İslam dünyasının bu sınav kâğıdı boş, dolduramıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Filistin ile ilgili partilerinin çözüm önerilerini paylaşan Karamollaoğlu, şunları kaydetti:
“Yaşanan vahşetin son bulması için ilk olarak Kürecik ve İncirlik Üsleri kapatılmalıdır. Terör devleti katliamlarını durdurup işgal ettiği topraklardan geri çekilene kadar tüm ticari, askeri ve siyasi ilişkiler askıya alınmalıdır. Filistin için bir barış gücünün kararının alınmasına çalışılmalıdır. UCM’nin İsrail için aldığı savaş suçu soruşturmasında UCM harekete geçirilmelidir. ABD eski Başkanı Donald Trump döneminde taslak olarak sunulan ve Filistin’i tarih sahnesinden silmeyi hedefleyen sözde ‘Yüzyılın Anlaşması’ gibi yol haritalarının yok hükmünde olduğu ve asla kabul edilmeyeceği açıklanmalıdır.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kudüs 3 dinin temsilcilerinden oluşan bir komisyon tarafından yönetilmeli” önerisini değerlendiren Karamollaoğlu, “Çözüm olarak ortaya konulan bu bölgede yaşayan üç din mensubu burayı yönetsin fikri savsaklamadır. Oyalamaktan ibaret bir şey değildir. Bir şey yapıyormuş gibi gözüküp hiçbir şey yapmamaktır.” dedi.
Gündemde geniş yer tutan Sedat Peker’in iddiaları ile ilgili de konuşan Karamollaoğlu, “Türkiye’den firar etmiş bir kişi bir takım açıklamalarda bulunuyor. Ancak bir tane bile savcı bunu görmüyor. Çünkü iktidar yetkilileri bu işin içinde. Hiç kimse unutmasın devlet adil olduğu sürece güçlüdür. Hükümet adamları kanun çerçevesinde kaldıkları zaman itibar görürler. Hâkimin davacı, mübaşirin şahit olduğu davada verilen hükme kimse itibar etmez. Eğer İçişleri Bakanı aklanmak istiyorsa, görevi terk etmeli. Soruşturma süreci böyle başlatılmalıdır.” açıklamasında bulundu.
Koronavirüsün ekonomimiz üzerindeki etkilerine değinerek sözlerine devam eden Karamollaoğlu, “Ekonomi çok büyük bir zarar görmüştür. Burada en büyük zararı görenlerin başında ise esnaf geliyor. Geçtiğimiz hafta sonlanan kapanma sonrası esnafa üç beş bin lira hibe edilme kararı alındı. Ancak bu durum esnafın derdine derman olmaktan uzak. Derdi bilmeden, dinlemeden çözüm üretemezsiniz. Türkiye’nin bu problemlere çözüm üretebilmesi için bir an önce zihniyet değişikliğine ihtiyacı var” diye konuştu. Afganistan’ın başkenti Kabil’de, meydana gelen onlarca kişinin hayatını kaybetmesine neden olan patlama ile ilgili de konuşan Karamollaoğlu, “Okul önünde meydana gelen patlamada iki yüz insan yaralandı seksen beş kişi hayatını kaybetti. Suç, Taliban’a atılda ama Taliban ‘ben yapmadım’ dedi. Saldırıyı şu ya da bu yaptı denilecek ama bunun arkasından Batı âlemi ve başta ABD çıkacak. İslam âlemi bu tip saldırıların üstesinden gelebilmek için bir araya gelmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Yeni yorum ekle