Nükleer Anlaşmayı Denetleme Kurulu Başkanı şu ifadelerde bulundu: ‘İslam İnkılabından 40 yıl sonra, İran İslam Cumhuriyeti'nin hiçbir şekilde Amerika’nın zorbalığına teslim olmayacağı kanıtlanmıştır.’

Welayet News - Nükleer Anlaşmayı Denetleme Kurulu Başkanı Ali Ekber Velayeti, Türkmenistan Dışişleri Bakanı ile yapılan basın toplantısında, Amerika’nın Nükleer Anlaşmadan çekilmesi hakkında şunları söyledi: ‘ABD, geri çekilmesiyle, geçmişte olduğu gibi, fırsat bulduğu anda, anlaşmaları ihlal ettiğini ve güvenilir olmadığını kanıtlamıştır.

İnsan unutkandır, zamanın geçmesi ve unutmanın kendisi, Amerika'nın güvenilir olmadığı zihniyetinin zayıflamasına neden olur ama Amerika’ya güvenilmeyeceği bir ilkedir.

Rusya, Çin, Fransa, Almanya ve İngiltere, Amerika’nın Nükleer Anlaşmadan çıkmaması gerektiğini vurguladılar. Amerika'nın yeni cumhurbaşkanına karşı yapılan bu isyan düşünüldüğünde, bu kişi, dünyanın Amerika Birleşik Devletleri'nin olduğunu zannediyor. Oysaki bu tür iddialar on dokuzuncu yüzyılla aittir ve şimdi Amerikalılar, sanki başka ülkeler ABD başkanının söylediği gibi hareket etmeliymiş gibi bir beklenti içerisinde olmamalıdır. Çünkü bazı ülkeler, maalesef, hükümetlerinin zayıflığı nedeniyle, herkese aynı gözle bakmak istiyorlar, ama sıra İran İslam Cumhuriyeti'ne geldiğinde, bu ülkenin farklı bir zihniyete sahip olduğunu görüyorlar.

İslam İnkılabından 40 yıl sonra, İran İslam Cumhuriyeti'nin asla Amerika’nın zorbalığına teslim olmayacağı kanıtlanmıştır ve buna rağmen Rusya, Çin, Almanya, Fransa ve İngiltere gibi diğer ülkelerin ABD'ye bu uluslararası anlaşmadan çekilmemeleri gerektiği tavsiyesinde bulunduğunu biliyoruz.’

Nükleer Anlaşmayı Denetleme Kurulu Başkanı, Avrupalılar ve diğer ülkeler hakkında şu hatırlatmalarda bulundu: ‘Rusya ve Çin söz konusu olduğunda, onlar şimdiye kadar anlaşmayı ihlal etmediler ve her zaman taahhütlerine bağlı kaldılar. Avrupalılar da söz verdiler ancak İran İslam Cumhuriyeti hükümetinin de belirttiği gibi, bu iki üç hafta Avrupalıların taahhütlerine gerçekten bağlı olduklarını ya da ABD'ye uymak istediklerini göstermeleri için bir sınavdır ve eğer Amerika’ya uymak isterlerse, bunun İran İslam Cumhuriyeti'nden çok Avrupa'nın politik prestijine zararı olacaktır.

Amerika’nın anlaşma ihlalinde bulunmasının haddi hududu yoktur, bir gün çevre sözleşmesinden çıkar, bir başka gün sera gazı emisyonlarına ilişkin anlaşmayı ihlal eder ve bugün de Nükleer Anlaşma yükümlülüklerini ihlal etmiştir ama İran İslam Cumhuriyeti, Amerika’nın tehditleri karşısında duracak güce sahiptir.