Katar eski Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Hamid bin Casim, Pazar akşamı yaptığı açıklamada, Ürdün'deki son krizin ABD tarafından planlandığını ve Kral II. Abdullah’ı tutarsız duruşundan dolayı cezalandırmak adına onun yerine başka birini getirmek için bölgedeki bir ülke tarafından koordine edildiğini söyledi.

Welayet News  - Hamid bin Casim bin Cabir es-Sani şu ifadelerde bulundu: ‘Kardeş ülke Ürdün'de yaşananlar, Kral II. Abdullah liderliğindeki Ürdün'deki mevcut rejimi değiştirmek amacıyla, eski ABD yönetiminin bazı yetkilileri ve bölge ülkelerinden biri tarafından uzun süredir planlanmıştı.

Bu başarısız girişimin temel nedeni, II. Abdullah'ın Filistin davası pahasına veya İbrahim Anlaşmaları pahasına herhangi bir normalleşmeye karşı olmasıydı ve Ürdün’ün bu duruşu, Amerika’nın bu planlarına engel teşkil ediyordu. Bölgemizi zayıflatan ve başkalarının bizi küçük düşürmesine neden olan maceraları durdurmanın zamanı gelmedi mi?’

Gözlemciler, bin Casim’in eski Başkan Donald Trump'ın önceki yönetimine ve danışmanı Jared Kushner'a atıfta bulunduğu sonucuna vardı. Ayrıca, bu konuda ABD ile koordineli çalışan bölgedeki bir ülke konusunda da tüm gözler doğrudan Abu Dabi'ye çevrildi.

Açıklamaları sosyal medyada geniş yankı bulan Katarlı bu eski yetkili, tweetinin sonunda şunları söyledi: ‘Ürdün'ün istikrarı, aslında İşbirliği Konseyi için önemlidir ve Ürdün hükümetinin istikrarı ve onu desteklemek gereklidir, çünkü önceki tweet'imde de söylediğim gibi, bizim Ürdün’ün çıkarları doğrultusunda istikrar ve güvenliğe ihtiyacımız var.’

Ürdün'deki son krizin sonuçları, daha fazla ayrıntının ve gerçekte ne olduğuna dair çelişkili yorumların ortaya çıkmasıyla birlikte hala etkili olmaya devam ediyor.

Geçtiğimiz günlerde, Prens Hamza Ürdün'ü istikrarsızlaştırmak için plan yapmakla suçlandı ve Ürdün hükümeti, eski Veliaht Prensi ve diğer Ürdünlüleri Ürdün'ün istikrarını bozmak için komplo kurmakla suçladı ve bu olayın ardından çok sayıda kişi tutuklandı ve Prens Hamza ev hapsine alındı.

Ancak Prens Hamza, darbe girişimini reddetti ve ardından Ürdün kralının amcasının aracılığı ile Ürdün ve kralına bağlılığını ilan etti.