Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkileri normalleştirme çabaları hız kazandı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Mısırlı mevkidaşı Samih Şukri ile telefonda görüştü.

Welayet News  - Türkiye Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakan Mevlüt Çavuşoğlu, Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri ile görüşme gerçekleştirdi. Telefon görüşmesinin, Ramazan ayını karşılıklı tebrik amacıyla yapıldığı belirtildi. 

Görüşmenin, Mısır ile ilişkilerin normalleştirileceğinin açıklanmasının ardından gelmesi dikkati çekti.  

İlişkileri normalleştirme açıklamaları

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu 12 Mart'ta yaptığı açıklamada, Mısır ile hem istihbarat düzeyinde, hem de dışişleri bakanlıkları düzeyinde temasların olduğunu belirtmişti.

Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da "Mısır'la istihbari, diplomatik ve ekonomik olarak zaten işbirliği sürecimiz devam ediyor. Bunda herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. En üst düzeyde değil de en üst düzeyin şöyle bir tık altında bu devam ediyor" açıklaması yapmış ve Mısır'la bu süreci çok daha güçlü bir şekilde devam ettirmek istediklerini kaydetmişti.

Türkiye'den gelen açıklamaların ardından Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri, Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesinin "Türkiye'nin politikasında gerçek bir değişim" görülmesine bağlı olduğunu söylemişti.

Bu açıklamaların ardından, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli El Arabiye televizyonu, Türkiye'nin İstanbul'da yayın yapan Müslüman Kardeşler bağlantılı televizyon kanallarına Mısır'a yönelik eleştirel yayınlarını durdurmaları talimatı verdiğini iddia etmişti.

İlişkiler maslahatgüzar düzeyindeydi

Mısır'da Türkiye'nin desteklediği Müslüman Kardeşler hareketinin lideri devlet başkanı Muhammed Mursi'ye yönelik 2013 yılındaki darbenin ardından iki ülke ilişkileri maslahatgüzar seviyesine indirilmişti.

Ülke tarihinde ilk kez demokratik seçimlerle göreve gelen Mursi, dönemin Genelkurmay Başkanı ve şimdiki Devlet Başkanı Abdülfettah Sisi tarafından devrilmişti. Müslüman Kardeşlerin Mısır'da terör örgütü ilan edilmesinin ardından hareketin pek çok üyesi Türkiye'ye kaçmıştı.