İçtimaî ve siyasi nifakın ferdî ve içtimaî nifakın en kötü türü olduğunu belirten Ayetullah Cevadi Amûlî, nifak hastalığının kansere değil, insan için hürmet bırakmayan vebaya benzendiğini söyledi.

Welayet News - Tefsir dersinde Kuran’ın bazı ayetlerine işaretle, İslam Peygamberi’nin (s.a.a) dönemindedeki içtimaî ve siyasi nifaklara dikkat çeken Ayetullah Cevadi Amûlî, münafıkların İslam hükümeti ve İslam Peygamberi’ne engel çıkardıklarını ve epistemolojik açıdan hisle, deneyle malûl olduklarını diyerek, şöyle dedi: “Hisleri aşan bir şeyi kavramayan ve bir şeye inanmayan bu kişiler, ayrıca mal ve çocuklar dışında insanı varlıklı kılacak bir şeyin olmadığını, insanın doğumuyla verilen payın ölümüyle sona erdiğini düşünürler; inanç bakımından bundan fazlasına inanmazlar ve ekonomik olarak ise tek sermayeleri mal ve çocuklardır”.

Hayatın mezara girmekle sona erdiğini, ölüm sonrası diye bir şeyin olmadığını ve her şeyin mal ve çocuklardan ibaret olduğunu düşünen bir kimsenin nifaka düçar olacağını ifade eden seçkin Kuran’ı Kerim müfessiri, böyle bir kimsenin siyasi ve içtimaî gücünün olması halinde usulsuzlükler çıkarmaya çalışacağını, aksi halde ise ikiyüzlü bir durumda hayatını sürdüreceğini belirtti.

Içtimaî ve siyasi nifakı, ferdî ve içtimaî nifakın en kötü türü olarak niteleyen Ayetullah Cevadi Amûlî, “Bu tip münafıklar en kötü münafıklardır, eğer insan yılan ve akrepe karşı bir şey yapmak istese, onların zahirleri de batınları da aynıdır ama bazen bir kimsenin zahiri insan iken batını yılandır ve bir insan onunla ilişki kurduğunda zehirlenir” diye ifade etti.

 Bu tip kişilerin dini emirler karşısında zahiren bir türlü ve batınen başka türlü davrandığını diyen Ayetullah Cevadi Amûlî, bu durumun insanı meşkul ettiğini ve oyuna getirdiğini belirterek, şöyle konuştu: “Eğer yılanlar ve çıyanlar insan kılığına girip toplumda yaşarlarsa böyle bir toplum nasıl sağlıklı yaşayabilir? Eğer bir kimse bu kişilerle ilişki kurarsa zehirlenecektir. Kitap ve sünnetin bütün beyanatı tahkir değil, tahkiktir”.

“Münafıklar rızkın bazı insanların elinde olduğunu sanıyorlar, o yüzden, yaptırım uygulamanız halinde İslami toplumun sorun yaşayacağını ve dinden el çekeceğini diyorlar”.

“Eğer bir kimse nifaka yakalanırsa insan görüntüsü verse de batını hayvan ve tehlikelidir. İnsanın nifakı köklü olursa kendisinin ve toplumun zararına olacaktır. Küffar da düşmandırlar ama münafıklarınki kusursuz düşmanlıktır. İnsan ne oyun peşinde olmalı ne de başkası tarafından oyuna getirilmeye müsaade etmeli. Oyun peşinde olmayan kimse, oyuna gelmemek için de çaba sarfetmelidir. İlahi şahsiyetler her iki açıdan da başarılıydılar”.

Bu şekavetin lehv’u laip ile dünya malıyla iştigalden kaynaklandığını vurgulayan Ayetullah Cevadi Amûlî, şu ifadelere yer verdi: “İblis insanı sadece kafirleştirmekle yetinmez, münafık ve kafir hale getirdikten sonra insanın hürmetini bitirmediği sürece peşini bırakmaz, İblis’in bütün çabası insan için hürmet ve onur namına bir şey bırakmamaya ayarlıdır”.

“İnsan kafir de olsa haysiyetli, onurlu yaşamalı, topluma zulüm ve kötülük yapmamalıdır. Kimi zaman insan kanser gibi ağır hastalıklara müptela olur ve bir süre sonra ölür ama onun hürmeti gitmez. Fakat nifak hastalığı kansere benzemez, insan için hürmet bırakmayan vebaya benzer”.

“Yolsuzluk, ihtilas, dolandırıcılık ve halkın hukukunu paymal etmek insanın haysiyetini bitirir”.     

Çev: Mehmet Gönül

Welayet News