Amerika ve İsrail Müslüman Ümmeti'nin Bir Numaralı Düşmanıdır

Çar, 30/09/2020 - 10:04

Bahreyn'in önde gelen alim ve kanaat önderi Şeyh İsa Kasım, "Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail, Müslüman Ümmeti'nin bir numaralı düşmanıdır ve İsrail ile ilişkileri normalleştiren kişi aslında kendisini Müslüman Ümmeti'nden ayırmıştır." açıklamasında bulundu. 

Welayet News  - Ali Ekber Velayati ve Yüksek Konsey üyelerinin huzurunda Salı günü düzenlenen İslami Uyanış Yüksek Kurulu'nun sanal toplantısında, Bahreyn'in önde gelen âlimlerinden Ayetullah Şeyh İsa Kasım, Siyonist rejimin Müslüman Ümmet ile uzun süredir devam eden düşmanlığına işaret etti.

Şeyh İsa Kasım, Arap ve İslam topraklarının işgalini ve çok sayıda Müslüman Ümmeti (Filistin milleti) çocuğunun yerinden edilmesini ve Filistinlilere yönelik suçların ve saldırganlığın devam etmesini Siyonist rejime karşı savaşmanın önemli nedenleri olarak gördü.

Şeyh İsa Kasım, "İsrail, Müslüman Ümmeti'nin en büyük düşmanıdır. İsrail, uzun yıllardır Filistin Müslüman milletine karşı saldırı ve suç işlemekte ve onları yerlerinden etmiştir." dedi.

Bahreynli lider, yaptığı açıklamanın devamında, "Dolayısıyla çok önemli olan konu, bu Amerikan-İsrail eksenine katılmanın İslam dininden ayrılmaya yol açmasıdır." diye belirtti. 

Şeyh İsa Kasım, "Yöneticileri Siyonist rejimle ilişkilerini normalleştiren ülkelerin halkı bu eyleme karşı çıkıyorlar ve muhalefetini pratikte ve güçlü bir şekilde göstermeli ki bu adımın tehlikeli etkilerini ve sonuçlarını silip ülkelerini kurtarabilsinler." dedi.

Şeyh Kasım, "Siyonist rejimle herhangi bir ilişki kurulması bölgede güvensizlik ve istikrarsızlık yaratacaktır ve bu, bölgedeki hegemonyalarını sürdürebilmeleri için Siyonistlerin ve ABD'nin çıkarına olacaktır." açıklamasında bulundu. 

Şeyh İsa Kasım son olarak, "Arap ve İslam milletleri, Siyonist rejimle ilişkilerin normalleşmesine her kapıyı kapatmalı ve diğer ülkelerin buna cesaret etmemesi için İslam toplumlarının ilişkilerin normalleşmesine tepkisi çok güçlü olmalıdır. Düşman, gençlerimizi kültürel saldırganlıkla, ilişkilerin normalleşmesinin ekonomik ve geçim sorunlarından çıkmanın tek yolu olduğuna ikna etmeye çalışıyor. Gençlerimizi bu büyük tehlikeye karşı uyarmalı ve İslam dünyasının gerçek liderlerini takip etmeliyiz." diye belirtti. 



Yeni yorum ekle