Raialyoum gazetesi editörü Abdulbari Atvan, Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn’e Amerika’nın destekleri üzerinde hesap yapmamalarını tavsiye ederek, dara düştüklerinde kendilerini yalnız bırakacağını söyledi.

Welayet News - Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn’e seslenen Atvan, “Kürtleri yalnız bırakan Amerika’nın sizleri de yalnız bırakacağını bilmelisiniz” dedi. Atvan’ın konuya ilişkin yazısı şöyle: Amerika neden Kürtleri yüz üstü bıraktı? Amerika geri çekildi ve Kürtleri yalnız bıraktı, çünkü Amerika’nın verdiği desteğin maliyetini ödeyecek paraları yoktu. Trump sözleşme ve paradan başka bir şeye inanmıyor. Bu bir gerçek. Şimdi gerginliğin şiddetlenmesinin göstergeleri bölgede görülüyor.

Suriye’nin durumuyla ilgili nisbi olarak içimiz rahatlandıktan sonra şimdi de Siyonist rejim İran’a karşı gerginliği artırmaktan söz ediyor ve ABD Savunma Bakanı Mark Esper de Afkanistan’dan Brüksel’e giderken açıklanmamış gizli bir ziyaret kapsamında Riyad’a uğradı. Suudi Arabistan, dışişleri bakanını değiştirdi ve İbrahim el-Assaf’ın yerine Faysal bin Ferhan’ı getirdi. Bölgede neler oluyor? Suudi Arabistan Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Adil el-Cubeyr, İran’la görüşmemize gerek olmadığını, İran’ı müzakere masasında oturmaya zorlamak için bu ülkeye karşı bütün güç kartlarını ve baskı araçlarını kullanmalıyız, dedi. Bu açıklamalar, bir takım hızlı gelişmelerin yaşanmakta olduğunu gösteriyor. Emmanuel Macron, Suudi Arabistan’la İran’ı müzakere masasına çekip barışçıl bir çözümün bulunması için çaba sarfettiği bir sırada Adil el-Cuveyr’in açıklamaları gündeme geliyor.

Ayrılıkçılarla (Yemen’nin müstafi ve firari cumhurbaşkanı) Mansur Hadi hükümeti arasındaki Riyad anlaşması da başka bir mesele. Bu anlaşma, ayrılıkçıların Aden’den çekilmesi ve havalimanının Suudilere verilmesine ilişkin yapılan bir anlaşma oluyor. Bunlar, sıradışı olan süpriz gelişmelerdir ve bölgede bir dizi büyük gelişmelerin yaşanmakta olduğununu gösteriyor. Şimdi şunu soruyoruz, acaba Amerika ve Arabistan tarafından tansiyonun yükseltimesi ABD Başkanı Donald Trump’ın para peşinde olması yüzünden mi? Özellikle de Aramco hisselerinin tahsis edildiğine dair söylentiler gündeme geldiğine göre, işin içinde milyar dolarlık bir sözleşme mi var?

Suudi Arabistan’ın 3 bin Amerikan askerine ihtiyacı var mı? Patriot savunma sistemi hakkında da aynı şeyi gündeme getirmeliyiz. Riyad’ın bu tür savunmasistemleri var ama Ensarullah’ın füzeleri bu tür sistemleri aşağıladı, itibarını sıfırladı. O halde neden Arabistan daha fazla sayıda patriot füzelerine ihtiyaç duyuyor?

Amerika Suriye’de yenildi ve askerlerini bu ülkeden çekerek onları Katar, Kuvet ve Suudi Arabistan’a taşıdı. Ancak diğer yandan, Faysal bin Ferhan Suudi politikasını değiştimek için yola çıkmış bulunuyor. Bu şahıs, oldukça İran’a muhalif biri. Suudi dışişleri bakanlarında sorun yoktur. Önemli olan, Suudi Arabistan’ın dış politikalarıdır. Suudi Dışişleri Bakanı bu ülkenin imajını nasıl düzeltmek istiyor? Bunu kendi politikaları yoluyla yapacak. Arabistan’a şunu söylüyoruz; İsrail’le birlikte hareket ediyorsun, Filistinlilere ve Araplara karşı siber ordusunu kullanıyorsun, İsrail ve Amerika’yla yakınlaşıyorsun; peki, böyle bir durumda bu dış politikayı nasıl değiştireceksin? Arabistan’ın, Arap ülkeleriyle entegre olmayı savunan ve şu anki tutumlardan farklı tutumlara sahip bir dış politikaya ihtiyacı vardır. İsrailli bakanın katıldığı Maname toplantısına iştirak etmesine değil. Neden İsrail’le ilişkileri normalleştirmeye yöneliyor? Arabistan’a diyoruz ki, eğer kendi imajını değiştirmek istiyorsan İsrail’den uzak durmalısın. İsrail neden Fars Körfezi’ndenakliye planına müşareket ediyor? Üstelik Körfez bölgesini savunacak büyük bir deniz gücü olmamasına rağmen. Lübnan Hizbullah’ı 2006 savaşında İsrail destroyerini füzeyle vurduktan sonra Lübnan sahillerinde artık hiçbir İsrail gemisini görmedik. İsrail ne diye Körfez güvenlik planına iştirak etsin ki? Atalarının bölgesi Fars Körfezi’nde mi?! Onlar Filistin’de bile işgalci, ırkçı ve yasa dışı girişimlerde bulunuyorken şimdi Fars Körfezi’ndeki bazı Arap ülkelerini mi destekleyecekler? Arabistan’ı, Birleşik Arap Emirlikleri’ni ve Bahreyn’i mi savunacaklar?

Suudi Arabistan İsrail’le ilişkileri normalleştirme yöneldiği sürece, gizli veya açıktan İsrail’le ilişkileri geliştirdiği sürece kendi imajını düzeltmesinin imkanı yoktur. Bu bir geçrektir. Arap milletlerinin desteğini elde ederse ancak kendi imajını düzeltebilir. Suudi Arabistan ilk önce Arap ve Müslüman milletlerin desteğini kazanmalıdır. İmajı ondan sonra düzelecektir. Suudi Arabistan’ın itibarını, imajını yok eden şey, Yemen’deki savaşıdır, İsrail’le ittifak kurmasıdır, milyarlarca doları Trump’a vermesidir ve İran’a karşı gerginliği tırmandırmasıdır üstelik tamamen kabul edilmeyecek bir şekilde. Sizin kendi askeri gücünüz var. Ona dayanarak kendinizi savunun. Daha sonra İran meselesine gelirsiniz.

Şu anda Lübnan ve Irak’ta yaşanan gelişmeler Amerika’nın bölgedeki planıylairtibatlıdır. Kuşkusuz Lübnan halkının sokaklara çıkma hakkı vardır, zira onların servetlerini yağmalamışlar ve yolsuzluk dibe vurmuş durumda. Başbakan ve bütün bakanlar milyarder oldukları halde Lübnan büyük bir borç altında. Bir yetkili milyarder ise halkın yoksulluğunu, açlığını ve işsizliğini nasıl hissedebilecek. Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrullah, konuşmasında bazı elçiliklerin gösterilere destek verdiklerini ve dış mihraklara çalışan unsurların gösterilere sızdığını söyledi.

Irak’ın bazı bölgeleri de gösterilere tanık oluyor. Irak’ın kimi yetkilileri de taifeci ve rantcıdırlar. Ancak bu ülkelerde istikrarın sağlanmasına ihtiyaç var; dış güçlerin mevcut koşulları, halkın fakirliğini ve açlığını kullanmasına değil. Biz sosyal adeleti, yolsuzluğa karışanların tutuklanmasını ve kamu mallarının onlardan alınmasını istiyoruz. Ama İran’la bir savaşın yaşanmasını istemiyoruz. Allah’a and olsun, eğer İsrail İran’ı hedef alırsa İran buna cevap verecektir. İran’ın elinde 500 bin füzenin bulunduğu söylenebilir. Ne diye savaş olsun, Amerika ülkelerimizi soyup para kazanması için mi savaş olacak? Neden Lübnan’da, Irak’ta, Cezayir’de ve bütün bölgede kaos ve hercümerc var? Bundan hangi taraf fayda sağlıyor? Amerika bölgenin istikrarlı olmasını istemiyor. İsrail hiçbir Arap ülkesinin istikrarlı olmasını istemiyor. Bu ülkelerin viran olmasını istiyorlar. Bu bir gerçek. Realist olmalıyız. Körfez ülkelerinin siyasileri uyanık olmalı. Kürtleri terk eden Amerika’nın kendilerini de terk edeceğini ve yüz üstü bırakacağını bilmeliler. İsrail’in de arkasından çekilecektir. Amerika’nın dostu ve müttefiki yoktur. Aldığı bütün tutumlar ani koşulların sonucudur. Sizlerden rica ediyorum, artık uyanın, Arap ve Müslüman ülkeler olarak hareket edin ve Amerika’nın sizleri yüz üstü bırakacağını unutmayın. 

Welayet News